Mayıs ayında fiyatı markette ve üreticide en fazla artan ürün limon olurken, fiyatı en fazla düşen ürün ise sivri biber oldu
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, mayıs ayı üretici market fiyatlarını, girdi fiyatlarında yaşanan değişimleri ve 1 Haziran Dünya Süt Gününü yaptığı basın açıklaması ile değerlendirdi. Mayıs ayında üretici ve market arasındaki fiyat farkının en fazla yüzde 283 ile sivri biberde görüldüğünü belirten Bayraktar, “Sivri biberdeki fiyat farkını yüzde 278 ile kuru soğan, yüzde 217 ile kuru fasulye, yüzde 213 ile nohut, yüzde 203 ile kuru incir takip etti. Sivri biber ve kuru soğan 3,8 kat, kuru fasulye 3,2 kat, nohut 3,1 kat, kuru incir ve kabak 3 kat fazlaya satıldı. Üreticide 13 TL olan sivri biber 49 TL’ye, 5 TL olan kuru soğan 19 TL’ye, 33 TL olan kuru fasulye 105 TL’ye, 31 TL olan nohut 99 TL’ye, 170 TL olan kuru incir 515 TL’ye ve 12 TL olan kabak 35 TL’ye markette satıldı. Mayıs ayında fiyatı en fazla artan ürün hem markette hem üreticide limon olurken, fiyatı en fazla düşen ürün hem markette hem üreticide sivri biber oldu” dedi.
Üreticide 28 ürünün 8’sinde fiyat artışı
Mayıs ayında markette 36 ürünün 17’sinde fiyat artışı, 19’unda ise fiyat azalışı görüldüğünü belirten Bayraktar, “Mayıs ayında markette fiyatı en fazla artan ürün yüzde 22 ile limon ve elma oldu. Limon ve elmadaki fiyat artışını yüzde 8 ile kuru üzüm, yüzde 6 ile kuru kayısı ve maydanoz takip etti. Markette fiyatı en fazla azalan ürün ise yüzde 49 ile sivri biber oldu. Sivri biberdeki fiyat düşüşünü yüzde 39 ile salatalık, yüzde 36 ile kabak, yüzde 34,5 ile patlıcan izledi” diye konuştu.
Mayıs ayında üreticide 28 ürünün 8’sinde fiyat artışı olurken 13’ünde fiyat düşüşü görüldüğünü aktaran Bayraktar, şunları söyledi: “7 üründe ise fiyat değişimi olmadı. Üreticide en çok fiyat düşüşü yüzde 72 ile sivri biberde görüldü. Sivri biberdeki fiyat düşüşünü yüzde 53 ile kabak, yüzde 41 ile patlıcan, yüzde 36 ile kuru soğan izledi. Üreticide en çok fiyat artışı yüzde 112,5 ile limonda görüldü. Limondaki fiyat artışını yüzde 25 ile havuç, yüzde 17 ile kuru kayısı, yüzde 13 ile marul izledi.”
Kayısıda üretici fiyatları artış gösterdi
Limonda bayramın yakınlaşmasıyla birlikte talepte görülen artışın fiyatları yükselttiğini ifade eden Bayraktar, “Havuçta hasadın bitmesi nedeniyle depolanan ürüne, depo maliyetinin eklenmesi fiyatların artmasına neden oldu. Marul ve maydanozda ürün arzındaki azalma fiyatları yükseltti. Yaşanan zirai dondan etkilenen kayısıda üretici fiyatları artış gösterdi. Sivri biber, kabak, patlıcan, domates ve salatalıktaki fiyat düşüşü tarla üretiminin başlaması nedeniyle arzda yaşanan artıştan kaynaklandı. Kuru soğanda ekim alanlarının artması sebebiyle rekolte yükseldi. Üretimdeki bu artış fiyatların gerilemesine neden oldu” ifadelerini kullandı.
En fazla fiyat artışı %47,08 ile elektrikte
Bayraktar, açıklamasında girdi fiyatlarında yaşanan değişimlere değinerek, “Ziraat Odalarımız aracılığıyla girdi piyasalarından aldığımız fiyat verilerine göre; mayıs ayında, nisan ayına göre amonyum sülfat gübresi yüzde 4,9, üre gübresi yüzde 2,3, DAP gübresi yüzde 0,8, 20.20.0 kompoze gübresi yüzde 0,7 artış gösterdi. Buna karşın amonyum nitrat gübresi yüzde 0,5 düştü. Geçen yılın mayıs ayına göre son bir yılda üre gübresi yüzde 46,2, DAP gübresi yüzde 36,9, amonyum nitrat gübresi yüzde 33, 20.20.0 kompoze gübresi yüzde 31,4 ve amonyum sülfat gübresi yüzde 28,6 arttı. Mayıs ayında nisan ayına göre süt yemi yüzde 2,7, besi yemi yüzde 2, son bir yılda besi yemi yüzde 27,2, süt yemi yüzde 26,4 arttı. Elektrik fiyatları yıllık olarak yüzde 47,08 oranında artarken tarım ilacı fiyatları yüzde 14,94 arttı. Mayıs ayında mazot fiyatı aylık olarak yüzde 1,7 artarken, yıllık yüzde 13,9 arttı. Girdi fiyatlarında yıllık bazda en fazla artış yüzde 47,08 elektrikte görüldü” dedi.
Çiğ süt fiyatındaki istikrarsızlık üreticiye yansıyor
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün almış olduğu kararla 1 Haziran tarihi ‘Dünya Süt Günü’ olarak kutlandığını ifade eden Bayraktar, “İnsan beslenmesinde önemli bir protein kaynağı olan süt, hayvancılık sektörünün de en önemli ürünü. Çünkü kırmızı ete giden yol süt üretiminden geçiyor. Ülkemiz 934 bin ton koyun sütü üretimiyle dünyada 2’nci, 543 bin ton keçi sütü üretimiyle 6’ncı, 20 milyon tonluk inek sütü üretimiyle 9’uncu sırada yer alan önemli bir ülke. 2024 yılında toplam çiğ süt üretimimiz bir önceki yıla göre yüzde 4,7 artarak 22 milyon 487 bin 757 tona çıktı. Ancak üreticilerimiz çiğ süt fiyatlarındaki istikrarsızlıklar nedeniyle emeğinin karşılığını alamıyor. 27 Avrupa Birliği üyesi ülkenin çiğ inek sütü fiyatlarına bakıldığında ülkemiz son sırada yer alıyor. Ülkemizde 100 litre çiğ süt yaklaşık olarak 37 euroya üreticiden alınırken İtalya’da 57, Yunanistan ve Hollanda’da 55, Almanya’da 54, Fransa’da 50 euroya alınıyor” dedi.
Sektörün sürdürülebilirliği tehlikede
Ulusal Süt Konseyi tarafından 1 Ocak’tan itibaren geçerli olmak üzere çiğ süt tavsiye satış fiyatının 17,15 TL olarak açıklandığını hatırlatan Bayraktar, “Ziraat Odalarımızdan aldığımız verilere göre, haziran ayına gelmemize rağmen üreticilerin eline geçen net fiyat hala bu rakamın altında seyrediyor. İllere göre değişmekle birlikte ortalama çiğ süt fiyatı 16,32 TL seviyesinde. 1,5 seviyesinde olması gereken çiğ süt/yem paritesi ise 2022 Eylül ayından bu yana en düşük seviyesini gördü ve mayıs ayı sonu itibarıyla 1,14’e geriledi. Üretim maliyetleri her geçen gün artarken çiğ süt fiyatlarının düşük seyretmesi hem üreticilerin gelirlerini azaltıyor hem de sektörün sürdürülebilirliğini tehlikeye atıyor. Üretimde sürdürülebilirliğin sağlanması amacıyla özellikle çiğ sütte üreticinin kazanç elde etmesi sağlanmalı. Girdi fiyatlarını düşürmeye ve kontrol etmeye yönelik tedbirler alınmalı” diye konuştu.