Geçen yazımızda doğal gübreler ile yazmıştık. Şimdi de isterseniz hayvan gübrelerine tek tek bir göz atalım. Sığır gübresi, yavaş yavaş etkisini gösteren ve her bitkiye itici kuvvet olan bir gübredir. NPK (Azot-Fosfor-Potasyum) oranları dengeli olduğundan bitki köklerini yakmaz. Toprak yapısını süratle iyileştirir. Belki içinde bir iki tane çimlenebilecek kalitede tohum olsa da, o kadar kusur kadı kızında da olur diyelim. Biz, bahçe işlerine yeni girenlere öneriyoruz.

At gübresi de çok hafif ve lifli yapısı nedeniyle her toprak gibi killi topraklarda rahatlıkla kullanabilirsiniz. Sanki büyükbaş hayvan gübresinden biraz daha besleyici gibi, ama içinde hazmedilmemiş bir yığın tohum olduğundan bu gübreyi attığınız yerlerde bir yığın ayrık otu çıkarsa sakın şaşırmayın. Soğuk bölgelerde toprağın ısısını kaybetmemesi için iyi bir seçenek olabilir. Bunu da hazmedilmemiş ve oksidasyonu devam eden organik içeriğine borçluyuz.
Bizim en sevdiğimiz gübre ise, tavşanlardan alınanlardır. Tavşan gübresi son derece dengeli ve hızla çözünen bir gübredir. Üstelik hiç yanmasına ya da dinlendirilmesine gerek olmadan bitki köklerine atabileceğiniz yapıdadır. Tahmin edebileceğiniz gibi, yeterli miktarda bulabileceklere aşk olsun diyoruz. Ancak yakınlarınızda bir tavşan çiftliği olursa o başka.
Koyun gübresini, beraberinde sığır gübresini anlayabilmek için geviş getiren hayvanların sindirimini de anlamak gerekir. Söz konusu hayvanların mideleri 4 bölümden oluşur. Biliyorsunuz işkembe çorbasından keyif alanlar, bu işlere aşinadır. Bu 4 bölümler işkembe, kırkbayır, börkenek, şırdan ya da şirden olarak adlandırılır. Besinler koyun ve sığırların (genel olarak geviş getiren hayvanların) mide-bağırsak sistemlerinde iner çıkar ve iyice sindirilirler. Bu nedenle, koyun ve sığır gübrelerinde at gübresi ile kıyaslandığında canlılığını koruyan pek bir tohum artığı bulunmaz.

Koyun gübresini iyice yanmadan kullanılması önerilmez. Azot ve potasyumdan son derece zengindirler. Hem bu zenginlikten dolayı hem de hem de içerdiği başta E.coli basili nedeniyle yanmadan, un gibi iyice unufak olmadan kullanmayınız. Besleyicilik açısından tavuk ya da güvercin gübresinden daha az ama sığır gübresinden daha besleyicidir.
Son olarak ise bizim kullandığımız kanatlı hayvan gübresinden söz etmenin tam da zamanı. Genel olarak kanatlı hayvanların gübreleri azottan çok zengin olur. Bu nedenle taze kullanımını düşünmeyin bile diyoruz. Tabii, bitkileri öldürmek istiyorsanız ona karışmayız.
Kanatlı hayvan gübresini kullanacaksanız en az 6 ay dinlendirmeniz yerinde olacaktır. Azot içeriği nedeniyle özellikle yaprak veren bitkiler için kullanmanız yerinde olacaktır. Genel olarak şerbet haline getirerek kullanmanız tavsiye edilir. Biz, kanatlı hayvan gübresini bir bez torbaya dikerek, ağırlığının 5 misli suyun içinde 5 gün, 1 hafta bekletip, bu suyu da tekrar 4 misli suyla seyreltip kullanmayı öneriyoruz.

Pekiyi, bahçemizde hangi çeşit gübreyi kullanalım dersiniz? Yukarıda da okuduğunuz gibi her bahçeye uyan harika bir çeşit yok. Her bitkiye olsun, her şarta uysun diyorsanız, sığır gübresinin bileğini bükene rastlamadık desek yeridir. NPK oranları dengeli ve kökleri yakma olasılığı yok denecek kadar azdır.
Kanatlı özellikle tavuk gübresi, azottan zengin olduğu için yeşil yaprak vermesini istediğiniz sebze, süs bitkisi için en iyisidir. At gübresi, killi topraklar için tavsiye edilir ama daha sonra çıkacak istemediğiniz bir yığın yabani otu göz ardı etmeyin. Kaybedecek zamanı olmayanlara tavşan gübresini tavsiye ederiz ama onu da istenilen miktarda bulmak başlı başına bir sorun oluyor.
Tavşan gübresi dışında hiçbir gübreyi taze kullanmayın. Zaten taze olanlar bitki köklerini yakar ve hastalık yapıcı bakterileri barındırdığını unutmayın. İyice yanmış dinlenmiş gübreyi bahçede 1 ya da 2 parmak kalınlığında yayabilirsiniz. Genel olarak sonbaharda ya da erken ilkbahar aylarında gübreleme işlemini yapmakta fayda vardır. Bunun yanında dikim yapmak için açtığınız çukura biraz atmanız çok az kompost ile ve bahçenizin toprağı ile karıştırmanız öğütlenebilir.

Dinlenmemiş gübrenin içindeki fazla azotun bitkileri yakabileceğini unutmadan bakterilerin de size zararlı olabileceğini akılda tutalım bu nedenle bir hekim tavsiyesi olarak, yenecek kısımları toprağa değen havuç, marul, şalgam, brokoli gibi sebzelerde gübrelemeyi hasattan 4 ay önce kesiniz. Diğer sebzeler için 3 aylık bir ara harika olacaktır. Son olarak ise bitkileri çok fazla beslerseniz bol yaprak az yemiş elde edersiniz.
Bir kez daha yazımızın sonuna geldik. Sayfamızın destekçileri, bu hafta da bizi yalnız bırakmadılar. Süheyla Kılavuz bizi menekşeleri ile, Nuray Sönmez ise çarkıfelek ile selamlıyorlar. Bu fotoğrafları gazetemizde görmek için sadece gazetemizi satın almanız yeterli olacak. İnternet gazetemizde ise bunlara ek olarak Fadime Can hocamızdan “at yemliği” (Tragopogon dubius) çiçeği ve Prof Günay Anlaş’ın çektiği bir kenger, diğer adıyla şevketi bostan fotoğrafını paylaşıyoruz.
Keyifli Bahçeler…