Kurban Bayramı sonrası yurt içi turizm hareketliliğini değerlendiren Mehmet İşler, bazı destinasyonlarda doluluk oranlarının yüzde 90’a yaklaştığını belirtti
ŞURA NUR SAVRANOĞLU
Her sene Kurban Bayramı ile birlikte tatil sezonun açılmasının ardından turizm sektörünün bayram sonu hareket verileri de merak konusu oluyor. Bu yıl hafta sonuyla birleşerek 4 güne denk gelen Kurban Bayramı tatili, süre kısalığı ve olumsuz ekonomik koşullar nedeniyle turizm sektörüne sınırlı da olsa olumlu yansımalar sağladı. Yurt genelinde tablo böyleyken bayram vesilesiyle hem dini vecibelerini yerine getirmek hem de kısa bir tatil yapmak isteyen çoğu vatandaşın tercihi Ege Bölgesi oldu. Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı ve Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, konuya ilişkin TİCARET Gazetesi’ne açıklamalarda bulunarak bazı destinasyonlarda doluluk oranlarının yüzde 90’a yaklaştığını ve iç pazardaki daralmayı yurtdışı talepleriyle dengelemeye çalıştıklarını söyledi.
Bu sezonda turizm sektöründe karşılaşılan en büyük zorlukları ve fırsatları değerlendiren Mehmet İşler, “Bayram tatilinin kısa ve hafta sonuna rast gelmesi vatandaşımızın turistik tesislerde birkaç gün geçirmesi ve dinlenmesi için plan yapmasına engel bir durum. Ekonomik koşulların etkisi de var tabii. Geçtiğimiz yıllarda çok rahat yüzde yüzleri yakalarken bugün yüzde 75-90 bandından söz etmemizin görünür nedenleri bunlar. Biz iç pazardaki azalmayı yurtdışı talepleriyle dengelemeye çalışıyoruz. Birlik olarak yönetim ve üyelerimizle sık sık durum değerlendirmeleri yaparak yeni stratejiler belirliyoruz. Bölgemiz her bütçeden insanımıza hizmet sunacak tesislere sahip. İklimi, gastronomisi, tarihi, kültürü, ulaşımdaki kolaylıkları ve diğer birçok özelliği ile misafirlerimizin tercihlerini rahatlıkla karşılıyor. Sektör olarak maliyetlerin çok yükseldiği bu dönemde karlılıkları mümkün olduğu ölçüde düşük tutarak vatandaşlarımızın tatil yapabilme seçeneklerinin sürmesine katkı yapmaya çalışıyoruz. Çevresel etkiler, ateşi düşen ve sona eren savaşlar, pandemi ve yaşadığımız doğal felaketlerin etkilerinin azalması gibi olumlu gelişmeler ETİK olarak bizi de umutlandırıyor” açıklamasında bulundu.
“Son dakika rezervasyonlar sık karşılaşıyoruz”
Kurban Bayramı tatilinin turizm sektörüne etkilerini değerlendiren Mehmet İşler, “Bayramlar vatandaşlarımızın hem vecibelerini yerine getirdiği, aile ziyaretlerini yaptığı, hem de kendilerine kısa bir tatil ve dinlenme olanağı bulduğu önemli ve özel günler. Kurban Bayramı’ da sektörümüze olumlu yansımalarla geliyor. Ege Bölgesi özellikleri itibariyle vatandaşlarımızın çok tercih ettiği bir bölge. Bu bayramda da bu tercihlerinin sürdüğünü görüyoruz. Ancak tatil döneminin kısa ve Kurban vecibelerini yerine getirebilmeleri için zamana ihtiyaç olması nedeniyle son dakika rezervasyonlarının tercih edildiğini görüyoruz” dedi.

“Ekonomik sıkıntılar vatandaşları tatilinden ediyor”
Kurban Bayramı’nda Ege Bölgesi’ne gelen turist yoğunluğunda geçen yıla oranla azalma görüldüğünü kaydeden İşler, “Bu yıl Kurban Bayramı tatilinin hafta sonuna rast gelmesi ve 4 günle sınırlı kalması nedeniyle, geçtiğimiz yıl ve aylarda ki, 9’ar günlük tatillerde gördüğümüz yoğunluğun azaldığını söylemek mümkün. Sürenin kısa olması, kurban vecibelerini yerine getirmek ve aile ziyaretleri için bu kısıtlı zamanı kullanma durumu yoğunluğun azalmasının nedenlerinden biri. Ancak diğer bir nedeni de ülkemizin ekonomik koşullarına göre vatandaşlarımızın büyük bölümünün ücret ve maaş artışlarının düşük kalması. Aile bütçeleri dengelenmeye çalışılırken ilk vazgeçilen öğelerden biri tatil seçeneği. Vatandaşlarımız eski yıllara göre ya hiç tatil yapmamayı tercih ediyor ya da konaklama süresini azaltarak bütçelerini ayarlamaya çalışıyor” diye konuştu.
“Yılı yeni rekorla kapatacağımızı tahmin ediyoruz”
Türkiye turizminin zorluklara karşı direnç kazandığını anlık çözümler üretebilme becerisi edindiğini belirten İşler, “Türkiye, yapılan yatırımlar ve her geçen yıl yükselen hizmet kalitesiyle dünyadaki rakipleriyle güçlü şekilde rekabet eder konuma geldi. Ülkemizde maalesef maliyetler çok yükseldi. Döviz uzunca bir süredir baskılandı. Karlılık oranı düşük olmasına rağmen döviz bazında fiyatlar bazı ülkelere göre yüksek kaldı. Ama tüm bunlara rağmen sektörün edindiği tecrübeler, yurtdışı tanıtım atakları ve hizmet kalitesiyle yılı yeni rekorlarla kapatacağımızı tahmin ediyoruz. Ege Turizmi bazı yerel tercihler nedeniyle geçmiş yıllarda yakaladığı rakamları bir türlü aşamadı. Biz turizmciler olarak bu döngüyü kırmak için çabalıyoruz. Ancak turizm birlikte başarılan bir sektör. Turizmci bölgesine ve ülkesine hizmet ederken, yerel yönetimleri de ülke olanaklarını da yanında görmek ister.
Turizm barışı ve paydaşlarıyla birleşmeyi sever. Gelecek bayramlar ve sezonları daha olumlu ekonomik koşullarla karşılamayı, herkesin kolaylıkla tatil yapabilme bütçelerine erişebilmesini temenni ediyoruz. Bunun yanı sıra Ege turizminin güçlenmesi için birlik olarak planladığımız proje ve belirlediğimiz stratejilerde yerel dinamikleri, karar vericileri yanımızda görmek istiyoruz. Bölge turizmine büyük katkı yapacak, hatta bölgenin kaderini değiştirecek çok önemli projelerin siyasi beklentilere kurban edilmemesini arzu ediyoruz. İzmir’in Türkiye turizminin başlangıç noktası olduğunu ve bugün ağırladığı turist sayısı ve elde ettiği girdi seviyelerine razı olmasının mümkün olmadığını hatırlatmak istiyoruz. Sahip olduğu özelliklerle Ege Bölgesi ve İzmir gelecekte bu durumu aşacaktır buna inanıyoruz” diye aktardı.