Dış Ticarete Yön Verenler Derneği (DIŞYÖNDER) Başkanı Dr. Hakan Çınar, İran Meclisi’nin Hürmüz Boğazı’nı kapatma kararının uygulamaya geçirilmesi halinde Brent petrolün varil fiyatında 30 dolara kadar artış olabileceğini söyledi. Dr. Çınar, kararın petrolde yüzde 90 dışa bağımlı olan Türkiye için de önemli riskler barındırdığına dikkat çekti.
Küresel enerji arzının kalbinde yer alan Hürmüz Boğaz’nın dünyanın en stratejik suyollarından biri olduğunu hatırlatan Dr. Çınar, şöyle devam etti: “Dünyada üretilen petrolün yüzde 25’i, doğalgazın ise yüzde 20’si Hürmüz Boğazı’ndan geçiyor. İran Meclisi’nin Hürmüz’ü kapatma kararını Dini Lider Hamaney’in de onaylaması halinde mutlaka önemli küresel sonuçları olacaktır. Bu durum jeopolitik bir kriz olduğu kadar, enerji ve lojistik sisteminde küresel ölçekte kırılganlıklar yaratabilecek bir senaryoyu da beraberinde getirecek. Brent petrol fiyatı varil bazında 30 dolara kadar artış gösterebilir. Asya ülkeleri alternatif rotalara yönelmek durumunda kalırken, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri boru hatları kapasite sınırlarına yaklaşabilir. Taşıma sigorta primleri ve navlun maliyetleri önemli ölçüde artar. Batılı ülkeler başta olmak üzere tüm dünyada enflasyon ile mücadele ve ekonomik büyüme beklentileri olumsuz etkilenir.”
“Petrolde yüzde 90 dışa bağımlıyız”
Dr. Çınar, Hürmüz Boğazı’nın kapatılmasının Türkiye’ye olası etkileriyle ilgili de şunları söyledi: “Petrol ve doğalgazda dışa bağımlı bir Türkiye için Hürmüz Boğazı’nın kapatılması önemli riskler barındırıyor. Enerji maliyetleri ülkemizde de kaçınılmaz olarak yükselecektir. Özellikle petrolde yüzde 90 dışa bağımlıyız. Ülkemizdeki önemli rafineriler tedariklerini Basra Körfezi’nden gelen tanker trafiğinden sağlıyor. Enerji fiyatlarındaki artış enflasyonla mücadeleye zarar verirken cari açığın da büyümesine neden olur. Yükselen navlun maliyetlerinin ise dış ticaretimiz açısından başlı başına bir olumsuzluk yaratacağını söyleyebiliriz. Hürmüz Boğazı’nın kapatılmasının ihracatımıza olumlu bir etkisinin de olması beklenebilir. Yemen’de Husi saldırıları sonrasında Avrupa ve Amerika menşeli şirketlerin gemileri bir süreden beri Ümit Burnunu kullandığı için transit süreleri önemli ölçüde uzadı. Bu gelişme devam ederken, Çin’in petrol ithalatanın yüzde 45’inin gerçekleştiği bir güzergahın kapatılması, yalnızca teslimat sürelerinin değil, üretim terminlerinin de uzamasına, hatta hammadde kaynaklı eksikliklerden kaynaklı üretimin durmasına da yol açabilir. Hal böyle olunca Batılı ülkeler ülkemizi tercih edebilir.”