Salı, Temmuz 8, 2025

Finansman giderlerinin faaliyet karına oranı %81

İstanbul Sanayi Odası (İSO), “Türkiye’nin İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu-2024” Araştırmasının sonuçlarını açıklamıştı. Araştırmanın sonuçlarını değerlendiren İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, yükselen faizlere rağmen finansman ihtiyacının sürmesi nedeniyle mali borçlar ve finansman giderlerinin önemli ölçüde arttığını belirtti. Bahçıvan, bu durumun finansman giderlerinin faaliyet karına oranını yüzde 45’ten yüzde 81’e sıçratmış olduğunu vurguladı.

Bahçıvan, İSO İkinci 500 araştırmasının sanayinin içinden geçmekte olduğu zorlu süreci ortaya koyması açısından önemli bilgiler içerdiğini söyledi. İSO İkinci 500 şirketlerinin 2024 sonuçlarına bakıldığında; satışlarda zayıf performans, maliyetlerde yükseliş ve karlılıkta bozulma şeklinde bir tablo olduğunu belirten Bahçıvan, “İSO 500’le kıyaslandığında İSO İkinci 500’ün bazı göstergelerinde daha olumlu, bazılarında ise düşündürücü gelişmelerin yaşandığını söyleyebiliriz. Öncelikle 2024’te İSO İkinci 500’ün üretimden satışları üretici enflasyonuyla paralel bir artış kaydederek reelde binde 1 ile sınırlı düşüş göstermiş. Buna rağmen, üretimden satışları reel olarak yüzde 3,4 daralan İSO 500’e göre nispeten olumlu bir performans söz konusu” diye konuştu.


“İSO İkinci 500’ün faaliyet karlılığında belirgin aşınma var”

İSO İkinci 500’ün üretimden satışlarında son üç yıldır reel düşüş yaşanmasının dikkat çekici olduğunu kaydeden Bahçıvan, “Diğer taraftan, İSO İkinci 500 şirketlerinin ihracatındaki yüzde 6,2’lik artışı ve istihdamdaki istikrarlı genişleme eğiliminin altıncı yıla taşınmasını da çok değerli buluyorum” dedi.

Önceki yıllardan farklı olarak İSO İkinci 500’ün faaliyet karlılığında belirgin bir aşınma gördüklerinden söz eden Bahçıvan, “İSO İkinci 500’de satışların maliyeti ile faaliyet giderleri 2024’te uzun yıllardır görmediğimiz düzeylere ulaşmış bulunuyor. Yükselen faizlere rağmen finansman ihtiyacının sürmesi nedeniyle mali borçlar ve finansman giderleri de önemli ölçüde artmış. Dolayısıyla finansman giderlerinin faaliyet karına oranı da çarpıcı bir şekilde yüzde 45’ten yüzde 81’e sıçramış durumda” diye konuştu. 

Tüm zorluklara rağmen İSO İkinci 500’ün AR-GE eğiliminde artış görüldüğünü vurgulayan Bahçıvan, “İSO İkinci 500’de düşük teknoloji yoğunluklu sektörlerden orta-düşük ve orta-yüksek sektörlere doğru bir kayma olmasını, gelecek adına umut verici bir eğilim olarak görmeliyiz. İSO 500’e göre nispeten daha küçük ve orta işletmeleri kapsayan İSO İkinci 500’ün sonuçlarını değerlendirirken, kuşkusuz şirketlerimizin 2024 yılını nasıl bir ekonomik atmosferde geçirdiğini de unutmamalıyız” ifadelerini kullandı.


“Enflasyonla mücadele, sanayi kuruluşları için belirleyici”

Bahçıvan, dünyada artan ekonomik ve ticari kutuplaşmanın Avrupa’nın geleneksel imalat sektörlerinde derinleşen kriz ve genel anlamda sıkı seyreden dış finansal koşulların damga vurduğu 2024 yılında, Türkiye’nin enflasyonla mücadele adımlarının sanayi kuruluşlarının ekonomik faaliyetleri açısından belirleyici önemde olduğuna dikkat çekti. Bahçıvan, bir yandan enflasyonu kontrol altına almak, diğer yandan dış kırılganlıkları azaltmak, büyümeyi dengeli ve sürdürülebilir bir patikaya taşımak gibi hedefler doğrultusunda hayata geçirilen ekonomi programının, özellikle 2024’ün ikinci çeyreğinden itibaren daha kapsamlı bir şekilde uygulanmaya başlanmasının finansman maliyetlerini arttırdığını ve iç tüketimde ivme kaybına yol açtığını belirtti.

İSO İkinci 500 verilerinin bütün dış ve iç ekonomik gelişmelerin sanayi sektörleri üzerindeki baskıyı artırdığını açıkça ortaya koyduğunun altını çizen Bahçıvan, şöyle konuştu: “Özellikle gerek üretim gerekse işletme faaliyetleri açısından krediye erişime duyarlılığı daha yüksek olan küçük ve orta ölçekli işletmelerimizin bunu güçlü bir şekilde hissettiğini görüyoruz.  Bu faaliyet koşullarına karşın sanayimiz, ekonomimizin daha sağlıklı ve rasyonel bir zemine oturması için verilen mücadeleye, güçlü bir sorumluluk anlayışıyla; üreterek, ihracat yaparak ve istihdam yaratarak destek vermeye devam ediyor. Bu nedenle, yaşadıkları birçok sıkıntıya karşın 2024 gibi zorlu bir yılda sanayi sektörlerimizin göstermiş olduğu bu performans takdire şayan.”

İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM