DİA Yazılım, dijital çözümlerle çevresel etkileri en aza indirmeyi amaçlayan sürdürülebilirlik vizyonunu kararlılıkla hayata geçiriyor. Yeşil yazılım stratejileri doğrultusunda karbon ayak izini azaltmayı, enerji verimliliğini arttırmayı ve kaynak kullanımını daha verimli hale getirmeyi hedefliyor. DİA Yazılım Genel Müdürü Suha Onay, dijital teknolojilerin sürdürülebilirlik stratejilerindeki belirleyici rolüne dikkat çekerek, teknolojinin çevresel dönüşümdeki gücüne vurgu yaptı.
Onay, sürdürülebilirlik anlayışlarını şöyle anlattı: “Sürdürülebilirlik kavramını, gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak adına bugün aldığımız kararların ve uyguladığımız stratejilerin çevresel, ekonomik ve sosyal dengeleri gözeterek şekillendirilmesi olarak tanımlıyorum. Bu bağlamda DİA Yazılım olarak dijital teknolojilerin sürdürülebilirlik stratejimizde kritik bir rol oynadığını vurgulamak isterim.”
“Veri merkezlerimizin enerji verimliliğini arttırmayı hedefliyoruz”
Onay, şirketlerinin bulut tabanlı çözümlerinin çevresel faydalarına dikkat çekerek, “Fiziksel altyapı ihtiyacını azaltarak enerji tüketimini minimize ederken, veri analiz araçlarımız kaynak kullanımını optimize etme noktasında önemli avantajlar sağlıyor. Somut hedeflerimiz arasında karbon ayak izimizi azaltmaya yönelik veri merkezlerimizin enerji verimliliğini artırmak ve müşterilerimizin sürdürülebilir iş süreçleri geliştirmelerine destek olmak yer alıyor” ifadelerini kullandı.
DİA Yazılım, yapay zeka, büyük veri ve IoT teknolojilerinin de sürdürülebilirlik hedeflerine önemli katkılar sağlıyor. Bu teknolojilerin karbon ayak izi takibi ve tedarik zinciri yönetimindeki etkilerini vurgulayan Onay, “Büyük veri analizleri sayesinde tedarik zincirindeki israf oranlarını minimize edebilir, IoT ile enerji tüketimini anlık olarak izleyip optimize edebiliriz” dedi. Ayrıca, yeşil yazılım kavramına da değinen Onay, uygulamalarındaki enerji verimliliğini artıracak optimizasyonlar ve gereksiz veri işlemeyi azaltacak kodlama yaklaşımlarını benimsediklerini belirtti.
“Enerji tüketim oranları, başarıyı ölçmede önemli”
Kurumsal sürdürülebilirlik stratejilerinde dijital araçların entegrasyonunun, planlı ve ölçülebilir bir süreç olarak ele alınması gerektiğini ifade eden Onay, bu süreçte kullanılan performans göstergelerinin önemine dikkat çekerek, “Enerji tüketim oranları, karbon emisyonları, veri işlem verimliliği gibi kriterler başarıyı ölçmede önemli. Ayrıca kullanıcı memnuniyeti ve süreçlerdeki hızlanma da dikkate alınmalı.
Avrupa Birliği’nin Dijital Sürdürülebilirlik Regülasyonu Türkiye’deki teknoloji firmalarını önemli ölçüde etkileyecek. Bu regülasyonlar dijital teknolojilerin çevresel etkilerini minimize etmek ve şirketlerin karbon ayak izlerini şeffaf bir şekilde raporlamasını sağlamayı amaçlıyor” diye konuştu.
Türk firmalarının bu regülasyonlara uyum sağlamak için öncelikle karbon izleme altyapılarını güçlendirmeleri gerektiğini dile getiren Onay, “Sürdürülebilir dijital dönüşüm için Türkiye’deki kamu, özel sektör ve sivil toplum kuruluşları arasında güçlü bir iş birliği modeli gerekli. Kamu desteğiyle geliştirilecek teşvik programları, özel sektörün sürdürülebilir dijital çözümler üretme motivasyonunu artırabilir. Ayrıca sivil toplum kuruluşları ile yapılacak ortak çalışmalar, farkındalık yaratma ve iyi uygulamaların yaygınlaştırılmasında etkili olabilir” ifadelerini kullandı.