İş ve yaşam dengesi, artık dünya çapında üst düzey liderler için en önemli endişe kaynağı olarak maaş ve kariyer başarısını geride bırakıyor. Son dönemde netlik, şirketler için bir lüks değil, rekabet avantajı sağlayan bir özellik olarak öne çıkıyor. Çünkü yöneticiler nerede durduklarını, nereye gittiklerini ve değerlerinin kuruluşun misyonuyla nasıl uyumlu olduğunu artık daha açık olarak bilmek istiyor. Hızlı teknolojik gelişim ve değişen iş yeri beklentileriyle tanımlanan bir çağda netlik, amaç ve kapsayıcı liderliğe yönelik talepte artış dikkat çekiyor.
Page Executive Ülke Direktörü Melih Mümünoğlu, artık yöneticilerin refahını tehlikeye atacak terfii önerilerini ret etme eğiliminde olduğuna dikkat çekerek, özellikle kadın liderler arasında prestijden çok, amaca yönelik tercihlerde artışın göze çarptığını ifade ediyor. En iyi yetenekleri elinde tutmak isteyen kuruluşların, liderliğin her seviyesine eşitlik, açıklık ve güveni yerleştirmesi gerektiğini vurgulayan Mümünoğlu, geleceğe yönelik liderlik stratejilerini güvence altına almak için kuruluşların, bu talepleri ve niyetleri dikkate alarak, eylem planına entegre etmelerini tavsiye ediyor.
Çalışma hayatında dengeler değişiyor
Yakın zamanda altı kıtada 4 binden fazla yöneticinin görüşleri alınarak hazırlanan Page Executive’in yeni küresel raporu, Yetenek Trendleri 2025, liderlerin ve yöneticilerin önceliklerinde çarpıcı değişimleri ortaya koyuyor. Bu raporda dikkati çeken çarpıcı sonuçlardan birkaçı şöyle sıralanıyor:
• Güven karar verici bir faktördür: Yöneticilerin neredeyse yarısı, kurumlarının iş ihtiyaçları ile çalışanların refahı arasında denge kuracağına güveniyor; ancak yüzde 15’i şirketlerine çok az veya hiç güven duymadığını söylüyor.
• İş-Yaşam Dengesi öne çıkıyor; yöneticilerin yüzde 29’u bu dengeyi maaş ve kariyer ilerlemesinden daha önemli bir öncelik olarak görüyor.
• Yapay Zekanın benimsenmesi hızlanıyor; yöneticilerin yüzde 60’ı üretken yapay zekâ kullanırken, ancak yüzde 32’si ise sınırlı eğitim ve net olmayan strateji nedeniyle kendini hazırlıksız hissediyor.
• Kapsayıcılık hala geride: Sadece yüzde 38’i iş yerinde gerçek benliklerini yaşayabildiklerini düşünüyor; yöneticilerin yüzde 27’si işyerlerinin gerçekten kapsayıcı olduğuna inanıyor.