İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, son günlerde kent gündeminde sıkça yer alan çöp sorunu ve kooperatif sürecine ilişkin açıklamalarda bulundu. Düzenlenen basın toplantısında değerlendirmelerde bulunan Tugay, İzmir’in atık sorununu aylar içinde kökten çözeceklerini ve Harmandalı Katı Atık Depolama Tesisi’ne ihtiyaç kalmayacağını belirtti. Kooperatif sürecine ilişkin de açıklamalarda bulunan Tugay, bu konuda herhangi bir makama şikayette bulunmadıklarını belirterek inşaatların mümkün olan en kısa zamanda bitirileceğini aktardı.
Başkan Tugay, 11 bertaraf tesisi için ön etüt alanı olduğunu ve bunlar için çalışmaların devam ettiğini belirtti. Tugay, “11 yeni etüt alanı için çalışmalarımız devam ediyor ve buralardan sonuç almayı umuyoruz” dedi. Harmandalı Katı Atık Depolama Tesisi’nde bir kayma olup olmadığına bu alanda depolama yapılıp yapılmayacağına dair neoteknik ve jeolojik analiz raporu hazırladıklarını ifade eden Tugay, “Bu rapor üniversitede onaylandı. Ve bu raporla beraber bakanlığa başvurduk. Ve bakanlığın değerlendirmesi sonrasında 31 Ekim’e kadar geçici olarak İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bu süreçte bazı şartlar getirildi ve biz bu sorumluluğu aldık” diye konuştu.
“Atık bertaraf tesisi yapmaya uygun alan yok”
İzmir’de günlük yaşamında üretilen atıkların mutlaka bir şekilde çözümlenmesi gerektiğine değinen Tugay, “Bunun da çağdaş modern tesislerle gerçekleştirilmesi gerekiyor. Ancak İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak bu alanları belirlemek için ya bir alanımız olması ya da uygun gördüğümüz bazı alanları sahibi kimse onlardan istememiz lazım. Şu an 11 tane ön etütle incelediğimiz alanın hiçbirisi İzmir Büyükşehir Belediyesine ait değil. Çünkü İzmir Büyükşehir Belediye’sinin atık bertaraf tesisi yapmaya uygun bir alanı yok. Bunların bir kısmı maden, orman ve mera alanı. Dolayısıyla bu alanların bize tahsis edilmesi gerekiyor. Öte yandan kendimize bu değişiklikleri yapmak için yetki ve ruhsat veremiyoruz. Bu yetki bakanlık tarafımızca veriliyor. Ve dolayısıyla bu süreçte her aşamada bakanlıkların diğer kurumların onayına muhtaç durumdayız. O nedenle İzmir Büyükşehir Belediyesi bu süreci yönetmekte zorlanıyor” ifadelerinde bulundu.
Çöp ve atık konusunun siyasete malzeme edilmemesi gerektiğini belirten Tugay, “Bu konuya siyaset üstü bakılması gerekiyor. Çünkü bir metropolde, 4,5 milyon insanın yaşadığı bir şehirde yaşıyoruz. Her gün 6 bin ton civarında atık çıkıyor şehrimizden. Bu atıkların bertarafı halk ve çevre sağlığı gözetilerek yapılması gereken bir iş. Bunun siyaseti olmaz” dedi.
“Ortak çalışmaya ihtiyacımız var”
Atıkların evde ayrıştırılması ilgili çalışma başlattıklarını da sözlerine ekleyen Tugay, “Bunu mümkün olan en hızlı şekilde ilerleteceğiz. Çöpün yüzde 50’sini oluşturan geri dönüşüm atıklarını bütün şehirde toplamak üzere 2 yıllık sürede çalışmayı sonlandıracağız. Bunu yapınca sadece Türkiye’de değil, Avrupa ve yakındaki şehirlerde bu işi en başarılı yapan şehir olacağız. Organik atıkların komposta dönüşmesi için ciddi hazırlığımız var” diye konuştu.
“Herhangi bir kuruma şikayette bulunmadık”
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kentsel dönüşüm projelerinin kooperatifler eliyle yaptırılmasına ilişkin sürece yönelik açıklamalarda bulunan Tugay, “Kooperatif konusunda biz hiçbir makama, savcılığa üzerimizdeki herhangi bir kuruma herhangi bir şikayette ve bildirimde bulunmadık. Ve şu andaki yargılamaların tutuklu olarak yapılmasını doğru bulmuyoruz. Bu yargılamalar tutuksuz yapılmalı. Tutuklu olarak yargılanan kişilerin serbest bırakılması bizim de talebimiz” dedi. İnşaatların tamamlanacağını belirten Başkan Tugay, mümkün olan en uzun vadeli en düşük ödemelerle çalışmanın yapılması için hesaplama yapıldığını, kooperatif üyelerinin üzerine yük binmemesi, masrafların azaltılması, o alanda yapılacak bazı çalışmalarla ek gelir sağlanması amacıyla en ince noktasına kadar düşünerek çalıştıklarını vurguladı.
Örnekköy’de iki etabın ihalesinin yapıldığını ve çalışmaların sürdüğünü anlatan Tugay, “Önümüzdeki mart ve nisan aylarında teslim etmeyi planlıyoruz. Uzundere’deki inşaatların ihalesini yaptık. Yakında yapımı başlayacak. Mümkün olan en kısa sürede bitirmeyi hedefliyoruz. Bu binalar hak sahiplerine teslim edilsin diye çalışıyoruz” dedi.
İşin iki boyutu olduğunu vurgulayan Tugay, şunları söyledi: “İnşaatlar yapılıyor muydu, ilerliyor muydu, tamamlanıyor muydu? Buna böyle bakmamız lazım. Eğer ilerlemiyorsa bu durumda kimin mağdur olduğuna bakmamız lazım. En önemli mağduriyet hala arsalarını ve tapularını veren hak sahipleri. Hak sahiplerinin belediyeden aldığı bir söz var. Eğer bu inşaatları yaparak teslim etmezsek, taahüdümüzü yerine getirmemiş oluruz. O inşaatlar yapılmıyorsa, biz bunu yapmak zorundayız. Kendi haline bırakmamız mümkün değil. İkinci konu değişik makamların, müfettişlerin bağlı olduğu üst makamların uyarılarını dikkate almamak, onları dinlememek gibi bir durum olamaz. Böyle yaptığımız zaman üst makamlarla sorun yaşayacağımız çok açık. Sayıştay, bakanlık müfettişleri ‘İleride kamu zararı oluşmaması adına ivedi şekilde inşaat faaliyetlerinin durdurulması’ ifadelerini kullandı. İçişleri Bakanlığı müfettişi bunu bize raporladığında Temmuz 2024’tü. Ondan sonra biz bazı kararlar almak zorunda kaldık.”
