Urla’nın önemli kültür etkinliklerinden Uluslararası 2. Urla Zeytin ve Sanat Festivali, bir dizi etkinlik programıyla başladı. Festivalin ilk gününde, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan ve Urla Ziraat Odası Başkanı Muharrem Uslucan açılış konuşmalarını gerçekleştirdi.
Festivalin hem zeytinin kalitesini hem de Urla’nın kendine özgü kültürünü daha geniş kitlelere duyurabilmek için önemli bir fırsat sunduğunu dile getiren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, “Bu köklü kültürü geleceğe taşımak amacıyla zeytinciliği bütüncül bir yaklaşımla destekleyecek beş stratejik adımı hayata geçireceğiz. Birincisi, Zeytin Araştırmaları Enstitüsü’nü kuracağız. Zeytinciliği bilim, Ar-Ge ve modern yöntemlerle güçlendirecek bir merkez olacak. İkincisi, Zeytincilik Akademisi’ni kuruyoruz. Üreticilerimizin, gençlerimizin ve sektör çalışanlarının eğitim ihtiyaçlarına yanıt verecek; ustalıkla bilimi buluşturan bir yapı oluşturacağız. Üçüncüsü, İzmir Zeytinyağı Kalite Programı’nı başlatacağız. Kaliteyi artırmayı, uluslararası standartlara uyumu güçlendirmeyi ve İzmir’in zeytinyağını dünya sahnesine taşımayı hedefliyoruz. Dördüncüsü, İzmir Zeytin Rotası’nı tanımlayacağız. Zeytinin kültürünü, mutfağını ve hikâyesini turizmle buluşturan özel bir deneyim rotası hazırlıyoruz. Beşincisi, İzmir Zeytin İhracatı Merkezi, yani İzmir Olive Export Hub’ı kuracağız. Kooperatifleri ortak bir marka altında ihracata hazırlayan, uluslararası pazarlardaki rekabet gücünü artıran güçlü bir merkez oluşturacağız” açıklamasında bulundu.
“Zeytinimiz hem kültürel hem de estetik yönüyle sahnede”
Bu beş adımla birlikte zeytinin kapsamlı bir şekilde ekonomik ve kültürel değerinin ele alınarak sadece geçmişin mirası ve yerel üretimin bir parçası olmaktan çıkarılacağını belirten Tugay, “Urla, meyveciliği, zeytinciliği, bağcılığı ve zanaatıyla İzmir’in en özel ilçelerinden biri. Bu topraklarda yüzlerce, binlerce üretici yıllardır aynı ağaçlara emek veriyor. Kirazdan üzüm bağlarına, mandalinadan incire uzanan üretim çeşitliliği, Urla’mıza benzersiz bir karakter kazandırıyor. Zeytin ise bu karakterin tam merkezinde, kalbinde yer alıyor. Festivalimiz, zeytinin hem kültürel hem estetik yönünü görünür kılan özel bir sahne sunuyor” ifadelerinde bulundu.
“Markalaşma ve pazarlama konusunda geriyiz”
Zeytinin, İspanya’da Endülüs, İtalya’da Toskana, Yunanistan’da Girit olmak üzere Akdeniz’in her ülkesinde özel bir yere sahip olduğunu belirten Başkan Tugay, bu bölgelerin tanınırlığının daha yüksek olmasının güçlü bir hikâye üreticisi olmalarından kaynaklandığını söyledi. Tugay, “Bu bölgeler yalnızca üretim yaptıkları için değil, ürünlerine güçlü bir hikâye kattıkları ve marka değerlerini yükselttikleri için dünya çapında biliniyorlar. Bizim de zeytin konusunda köklü bir kültürümüz, büyük bir üretim kapasitemiz ve çok güçlü bir potansiyelimiz var. Ancak markalaşma ve pazarlama konusunda hak ettiğimiz yeri tam anlamıyla alamadığımızı hepimiz görüyoruz. Bir ürünün gerçek değerine ulaşması için sadece üretmek yeterli değil. Anlatmak, görünür kılmak ve dünyanın bu hikâyeyi duymasını sağlamak gerekiyor. İşte tam da bu nedenle bu festival ve benzeri etkinlikler büyük önem taşıyor” dedi.
Balkan: Üretici güçlendikçe gastronomi turizmi de zenginleşiyor
Zeytinin tarihsel yolculuğunun ege bölgesinde başladığını söyleyen Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan, “Dünyanın bilinen ilk zeytinyağı işliğinin burada bulunması da bu kadim hafızanın en güçlü kanıtlarından biri. Bu topraklarda başlayan hikâye, bu festivalde sanatla buluşacak, bilimle güçlenecek, gastronomiyle zenginleşecek” dedi. Tarımsal üretimde sürdürülebilirliği arttırma bilinciyle hareket ettiklerini belirten Balkan, “Biliyoruz ki üretici güçlendikçe gastronomi turizmi de zenginleşiyor. Tarımsal faaliyetlerimiz mutfağımızı çeşitlendirdiği sürece ilçemizde gastronomi turizmi gelişmeye devam ediyor. Bu noktada ‘Gastrofarm Urla’ hem sürdürülebilir tarımsal üretimin devamı hem de gastronomi turizminin güçlenmesi için oluşturduğumuz çok önemli bir konsept. Son 23 yılda, zeytinliklerin imara, sanayiye ve madenciliğe açılması için tam 10 kez girişimde bulunuldu. 11’nci girişimde ise ne yazık ki zeytin yasasında değişiklik, Meclis’te 56 oy farkla kabul edildi. Bu süreç, bizlerin toprağa ve bu kadim ağaca duyduğu sorumluluğu daha da artırıyor” ifadelerinde bulundu.
“Atatürk’ün vasiyeti olan Urla Zeytin Koleksiyon Bahçesi’ni oluşturuyoruz”
Bölgede zeytincilik çalışmalarının kapsamını geliştirebilmek için gerçekleştirdikleri faaliyetleri açıklayan Balkan, üreticilere 15 bin adet zeytin fidanı dağıttıklarını belirterek, “Tarım alanlarımızın tamamını iş birliği protokolleriyle kooperatiflerimize teslim ettik. İlçemizdeki zeytin ağaçlarının ve zeytin üreticilerinin envanterini oluşturduk. 200 üreticimizi uzman eğitmenlerle buluşturarak kapsamlı eğitimler verdik. Hurma zeytini için eğitim ve üretim rotamızı belirledik. Coğrafi işaret alımı için Bakanlığımıza resmi başvuruda bulunduk. Köy okullarından esinlenerek hazırladığımız Tarım Okulu Projesi’ni yakında hayata geçireceğiz. 1930 yılında Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün valiliklere gönderdiği ve bir vasiyet niteliği taşıyan telgrafından ilham alarak Urla Zeytin Koleksiyon Bahçesi’ni oluşturuyoruz. Bugün bu festivalde bir araya gelerek hem zeytinin kadim mirasını yaşatıyor hem de geleceğin daha güçlü bir tarım ve gastronomi kültürünü inşa ediyoruz. Sürdürülebilir kalkınma anlayışımızla bugüne kadar 4 ayrı ödüle layık görüldük” açıklamasında bulundu.
Uslucan: 1448 kişiye ekmek kapısı açıldı
Urla Ziraat Odası Başkanı Muharrem Uslucan ise Urla Ziraat Borsası olarak üreticilerin yanında olmaya, onların sesini duyurmaya zeytine ve zeytinyağına değer katacak her çalışmanın içinde yer almaya devam edeceklerinin altını çizerek, “İlçemizde yağlık zeytin üretimi yapan bin 94, sofralık zeytin üretimi yapan 354 üreticimiz bulunuyor. Bu üreticilerimizin emek verdiği yağlık zeytin alanı 10 milyon 348 bin metrekare, sofralık zeytin üretim alanımız ise 219 bin 260 metrekare. Bu rakamlar sadece sayı değil. İklimle, hastalıkla, maliyetlerle mücadele eden çiftçimizin kahramanlığı. Bugün burada bu emeği, bereketi ve kültürü hep birlikte kutluyoruz. Hedefimiz, Urla Zeytini’nin ve Urla Zeytinyağı’nın hem ülkemizde hem de dünyada hak ettiği değere ulaşması” diye konuştu.
