Yeni yılda çalışanların alacağı asgari ücreti belirlemek için yapılan Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun ikinci toplantısı bugün gerçekleşecek. Komisyonda hükümet temsilcilerinin yanı sıra işçiyi temsilen TÜRK-İŞ ve işvereni temsilen TİSK yer alıyor. 12 Aralık’ta yapılan ilk görüşmelere işçi tarafını temsil eden TÜRK-İŞ, komisyon yapısının düzenlenmemesi gerekçesiyle katılmamıştı.
Asgari ücret, 2025 yılında bir işçi için aylık brüt 26 bin 5 TL olarak belirlenmişti. Kesintiler düştüğünde çalışanın cebine giren net ücret 22 bin 104 TL olarak uygulanıyor. Asgari ücretin işverene toplam maliyeti bir işçi için 30 bin 621 TL olarak yansıyor. Asgari ücrete gelebilecek zam yüzdeleri olarak 20 ve 25 seçenekleri değerlendiriliyor. Asgari ücrete yüzde 20 zam gelmesi halinde yeni ücret net 26 bin 584 TL, yüzde 25 zam gelmesi halinde 27 bin 630 TL olacak.
TÜRK-İŞ katılmamıştı
TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar, geçen hafta görüşmelere ilişkin yaptığı basın açıklamasında, Asgari Ücret Tespit Komisyonunun üye sayıları ve yapısı tartışılabilir olmasıyla birlikte, asgari ücretin seviyesini belirleyen esas unsurun ekonomik göstergelerin gerçeğe uygun biçimde değerlendirilmesi olduğu ifade edildi. Ağar, üye sayılarındaki değişimlerden bağımsız olarak, ücret tespitinin ekonomik veri temelli yapılmasının zorunluluğuna değindi.Geçen yılki enflasyonun yüzde 44,38 olmasına rağmen asgari ücrete yalnızca yüzde 30 oranında zam yapıldığını vurgulayan Ağar, çalışanların yarısından fazlasınına asgari ücretle ya da asgari ücrete çok yakın bir ücretle çalışmak zorunda olduğunu dile getirdi. Asgari ücretin artmasının enflasyonu da artacağı yönündeki iddiaları değerlendiren Ağar, enflasyonu yalnızca asgari ücret artışına bağlamanın, ekonomik sorunların yapısal ve çok boyutlu nedenlerini göz ardı etmek anlamına geldiğini söyledi. Ağar, TÜRK-İŞ olarak mücadeleye devam edeceklerini vurguladı.
Sosyal diyalog vurgusu
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, komisyonun ilk toplantısı için “Asgari Ücret Tespit Komisyonu süreci boyunca özellikle, sosyal diyalog mekanizmasının güçlendirilmesini önemli görüyoruz. Çalışanlarımızın gelirlerini koruyacak, istihdamı ve makroekonomik dengeleri gözetecek bir anlayışla çalışmalar yürütülecektir” dedi.
