Cuma, Eylül 20, 2024

Oyun

Yaşam süresi boyunca her bireyin veri zaman ölçülerinde alışıklık kesbeden maluliyeti ancak farkındalıklar ve kendi haricinden müdahaleler vasıtaları ile uyarılabilir. Bir bakıma birey, alışılageldik konfor alanının kendince yeniden tartışılmaya hazır olduğu gerçeği ile yüz yüze gelir. 

Bireyin davranışları ile etrafında zuhur eden imajına dair çevresinden almış olduğu tepkiler ve zaman içinde kendi değişimine uygun anlaşılamazlık hali çatışmaları, münasebetlerini etkileyecektir. Benzer süreç, bireylerin meydana getirdiği toplumsallık için de sadece veri zamanın daha uzun standartlar gerektirmesi yönündeki farklılığı hariç benzer şekilde telakki edilebilir.

Çocuklar oyunlarının eski devirlerde var olup, zaman içinde yerel, bölgesel nihayet evrensel sıfatlar ile değişim geçirdiği bugün ki literatürden kolayca gözlemlenebilir. İlginç olan oyunların pratiğinin yetişkin bireylerin yaşamlarında geniş yer edinebilmiş bulunmalarıdır. Nerede ise projeler ile oyunların müşterek payda babında bireysel hayata, çocukluktan ergenliğe kadar refakat eden kader birlikteliği mevcudiyetidir.

Tarihi sürecin nesillere intikal etmiş, edecek dinamik süreci, tabiatın koynundaki buluntular, keşfedilecek arkeolojik kalıntılar, kontrollü yaygın eğitim zemini, henüz açıklanmamış veya ulaşılamamış arşivlerde devam ederken, takvimde dünyanın gidişâtına yön verebilecek dramatik dönüşümlerin birey’e taallük eden izleri genelde medyatik olan, olmayan, söz konusu edilmeyen suikastlerde,  kimlikler ve yetkililerin varsa kişisel biyografilerinde şifrelenir.

Eskisi yenisi ile dünya düzeni fikri alanında siyasi, kültürel, sosyal hatta ekonomik münasebetler zeminini hayli aşan fiili durumların izahını oyun metaforu ile basit izah etme biçimi ile meşhur taş- makas- kâğıt simgelerinden ilhamla maden-enerji, silah, finans gibi üç ana başlıklar altında cereyan eden amansız mücadelelerinin, insanlığın kadim değerlerini kolaylıkla göz ardı edebilen biçimdeki ve ‘zor oyunu bozar’ kuralı doğrultusunda sürdürülebilirliğindedir. 

Göründüğü kadarı ile savaşlar, krizler, terör, iklim, ihtilaflar, pandemi, vb başlıklar ve pek çok sayıda bileşenleri ile hercümerc olan düzenin “filler dövüşür, çayır ezilir” deyişinde olduğu üzere birey’in ve onun meydana getirdiği toplulukların, tüm oyunlar ve oyuncuların hedefinde olduğu neticeleri ile sabittir.

Demir Uzun

Diğer Yazarlar