Yerli casuslar, bir yörenin insanları arasından devşirilir. Dâhili casuslar, düşman görevlileri arasından, karşı casuslar ise düşmanın casusları arasından seçilir. Ölü casuslar, düşman casuslarına yanlış istihbarat gönderirler. Diri casuslar, rapor vermek için geri dönerler.
Sevgili okurlarım,
Bir önceki yazımdan devam ediyorum…
Kraliyet savcılığı, bu konuyu soruşturmaya devam etmektedir. Ancak bu casusluk ağının başka hücreleri olup olmadığı ise günümüzde hala belirsizliğini korumaktadır. Bu ciddi istihbarat operasyonunun finansörü ve yönlendiricisi Jan Marsalek olmasına rağmen onun için alınmış herhangi bir tutuklama kararı bulunmamaktadır.
Jan Marsalek’in aynı zamanda ilişki içinde olduğu, finansman desteği verdiği, bir diğer Putin’in özel görev ekibi ise, yine GRU bünyesinde yer alan BİRİM 48427 olarak kodlanmaktadır. Bu birim, havadan müdahale özel kuvvetler (SPETSNAZ) grubudur. Söz konusu bu birim, Osetya – Gürcistan çatışması ile Rusya – Gürcistan savaşında önemli görevler üstlenmişlerdir. Jan Marsalek’in 2016 yılındaki KARADAĞ – ki genelde (MONTENEGRO) olarak bilinir, içinde başarısız bir darbe girişimine de bulaştığı iddia edilmektedir. Bu darbe girişimine onunla beraber karışan iki GRU subayı vardır. Bunlardan birinci Rus subayı EDUARD SHİSHMAKOV’UN adı ve Karadağ’daki olaylar sırasında GRU bünyesinde çalıştığı, istihbarat birimleri tarafından yapılan bir dizi soruşturmayla gündeme getirilmiştir.
Karadağ’daki bu darbe girişiminin hazırlanması sırasında, kendisine verilen sahte EDWARD SIRAKOV ismini kullanmaktadır. Bu kişi deniz subayı olup yüzbaşı rütbesindedir ve GRU içinde faaliyet göstermektedir. Söz konusu darbe girişimi GRU subayının ilk vukuatı da değildir. SHİSHMAKOV, Rusya’nın Varşova (POLONYA) büyükelçiliğinde, görünür görevi itibariyle, askeri ataşe yardımcısı olarak görünmektedir, ancak Polonya içindeki istihbarat faaliyetlerine diğer arkadaşları ile devam ettiği bilinmektedir.
Haziran 2014 tarihinde diğer üç Rus vatandaşıyla birlikte Polonya’da casusluk yaptıkları gerekçesiyle, istenmeyen adam (PERSONA NON GRATA) ilan edilmiştir. SHİSHMAKOV, haftalık haber dergisi Wprost’un Haziran 2014 tarihinde, İçişleri Bakanı BARTLOMİEJ SİENKİEWİCZ, Merkez Bankası Başkanı MAREK BELKA, Dışişleri Bakanı RADOSLAW SİKORSKİ ve Maliye Bakanı JACEK ROSTOWSKİ dahil olmak üzere üst düzey Polonyalı yetkililer arasında yasadışı olarak kaydedilen konuşmaların metinlerinin yayınlamasının ardından Polonya’dan sınır dışı edildiği not edilmelidir. SHİSHMAKOV aynı zamanda, Karadağ içinde yapılan darbe girişiminde de etken olduğu bilinmektedir.
Karadağ’daki darbeyi ve CUKANOVİÇ cinayetini hazırlayan grubun başında, Karadağlı yetkililerin çıkardığı tutuklama emri uyarınca Interpol’ün kırmızı bülteninde bulunan Rus vatandaşı EDWARD SHİROKOV ismi yer almıştır. ŞİRAKOV takma adını kullanan, SHİSHMAKOV Karadağ’ın NATO’ya girmesini önlemek için GRU dan aldığı talimatlar doğrultusunda faaliyetlerini gerçekleştirmiştir.
Karadağlı Savcı MİLİVOJE KATNİC yaptığı açıklamada, “Rus devletinin 16 Ekim’de Karadağ’ın NATO’ya katılmasını engellemek amacıyla bir darbe girişimi düzenlediğini“ söyleyerek PUTİN’İ net ve açık ifadelerle, suçlamıştır. Yine aynı savcılık makamı resmi söylevinde, aralarında eski Sırp polis generali BRATİSLAV DİKİÇ’İN de bulunduğu 20 Sırp vatandaşının tutuklanmasının ardından güvenlik güçlerinin darbeyi engellediğini iddia etmiştir. Özel Savcılık, komployu organize etmekle suçladığı iki Rus’un EDUARD SHİROKOV ve VLADİMİR POPOV isimlerini açıklamıştır ki bu isimlerin her ikisinin de sahte olduklarını bilmemektedirler. Ancak bu isimlerin gerçekte Sırakov’un SHİSHMAKOV olduğu batılı istihbarat birimleri tarafından bilinmektedir. Savcılık makamı yaptığı açıklamada, “Şu ana kadar darbe girişiminin arkasında Rus milliyetçi yapılarının olduğuna dair kanıtlarımız vardı, ancak artık Rus devlet kurumlarının belli bir düzeyde olaya dahil olduğuna dair kanıtlarımız va“ diyerek soruşturmayı bir başka boyuta taşımıştır. Olay istihbarat camiasında geniş yankılar uyandırmış bulunmaktadır.
Bu darbe girişiminin ikinci GRU subayı ise, sahte olarak VLADİMİR POPOV adını kullanan, VLADİMİR NİKOLAEVİCH MOİSEEV olarak tespit edilmiş olduğu belgelerde mevcuttur. Moiseev, ÇELYABİNSK yakınlarındaki, KURGANS kasabasının 500 nüfuslu PİVKİNOVA köyünde 29 Haziran 1980 tarihinde doğmuştur. Kendisi ilk, orta ve lise eğitimini tamamladıktan sonra, TYUMEN askeri mühendislik enstitüsüne girmiş ve buradan teğmen rütbesi ile mezun olmuştur.
Buradan sonra 2005 ile 2009 yılları arasında, BİRİM 48427 de görev yaptığı bilinmektedir. Moiseev ve ailesinin 2014 yılına kadar BİRİM 48427’e ait olan Moskova, Matrosskaya TSHİNA 10 adresindeki lojmanda kaldığı BND tarafından da tespit edilmiştir. 2015 yılının Mart ayına gelindiğinde ise Moiseev ailesine aynı kampüste olan bir başka daire verilmiştir. Tapu kayıtlarında dairenin sadece eşi ve çocuklarına ait olduğu görünmekte GRU subayının adı hiçbir yerde geçmemektedir.
Bu tarihten sonra Moiseev’e VLADİMİR POPOV adına sahte bir kimlik verilmiştir. Bu kimliğe göre kendisi MORSKAYA STRAKHOVANİE sigorta dergisinde foto muhabiri olarak çalışmakta olduğu görünmektedir. Böylece bu iki GRU subayının Jan Marsalek ile koordineli olarak Karadağ’da bir darbe girişimi başlattıkları ve oradaki yöneticiler ile Rusya yanlılarından da yardım aldıkları bilinmektedir. Bu darbe ile ilgili şüpheliler arasında Rusya yanlısı muhalefet ittifakının iki lideri, Demokratik Cephe, ANDRİJA MANDİÇ ve MİLAN KNEZEVİÇ de yer alıyor olması olayın ciddiyetini bir iç savaşa dönüşebileceğini de göstermektedir.
Parlamento bu kişilerin dokunulmazlıklarını kaldırdı, böylece suçlamalarla karşı karşıya kalabilecek ve tutuklanabileceklerdi. Gelişen bu olaylar karşısında, parlamento içinde üye olarak yer alan, Mandiç ve Knezeviç komplo iddialarını asılsız olduğu gerekçesiyle reddetmişlerdir. Yüksek Devlet Savcısı IVİCA STANKOVİÇ, yapılan parlamento dokunulmazlık oylamasının hemen ardından sürpriz bir karar vererek, iki adamın serbest kalmasına izin verilmesi talimatını vermiştir. Karadağ’da NATO konusunda görüş ayrılığı devam etmekte olup, muhalefet üyelik konusunda referandum yapılmasını talep etmiştir. Hükümet ise, iktidar partilerinin çoğunlukta olduğu parlamentonun tek başına karar alma hakkına sahip olduğunu savunmaya devam etmektedir.
JAN MARSALEK, GRU ile 10 yıldan fazla çalışmıştır. Kendisine FSB ‘ye bağlı EVGENIA KUROCHKIN tarafından Ortodoks rahip KONSTANTIN BOJAZOV kimliği verilmiştir. Jan Marsalek, WIRECARD şirketinden son olarak 1.9 milyar Euro’nun kaybolduğunu kabul etmiştir 18.06.2020 tarihinde işine son verildiği görülmektedir. Ancak, toplam olarak ne kadar paranın kaybolduğu bugün bile kesin bilinmemektedir. Interpol tarafından kırmızı bülten ile aranmasına rağmen Rusya’ya BELARUS üzerinden uçabilmiştir. Bu arada Petlinsky ile beraber KIRIM’A gittiği ve orada kıyıdaki otellerde kaldıkları istihbaratlar tarafından tespit edilmiştir. 2020 yılında, FSB’NİN eğitim merkezi olan BALAŞİHADAKİ lojmanlarda kaldığı izlenmiştir.
2021 yılında ise Rus vatandaşlığı alan Jan Marsalek halen MEYENDORF kalesinde olduğu BND tarafından tespit edilmiş bulunmaktadır. Ancak PUTİN’İN onu Almanya’ya teslim etmeyeceği de kamuoyu tarafından çok iyi bilinmektedir. İşte dünya lideri diye her fırsatta öne çıkan SAVAŞ LORDUNUN bu eylem ve yaklaşımlarının değerlendirilmesini de sizlere bırakıyorum.
