Çiftçilerin açıklanan buğday alım fiyatlarına tepki gösterdiğini belirten sektör temsilcileri, bu durumun buğday üreticilerini üretimden uzaklaştıracağını belirtti
FİLİZ EROL
Buğday fiyatları için revizenin geç olmadığını vurgulayan sektör temsilcileri, fiyatların buğday ithalatını hızlandıracağını aktardı
Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) tarafından, 2024 hububat alım fiyatları ve destekleri belirlendi. TMO’dan yapılan açıklamaya göre, hububat satış fiyatları ton başına makarnalık buğdayda 10 bin TL, ekmeklik buğdayda 9 bin 250 TL ve arpada 7 bin 250 TL olarak belirlendi. TMO’nun hububat alım fiyatlarını açıklaması, serbest piyasada buğday fiyatını da geriletti. Açıklanan fiyatın maliyet ve enflasyonun çok altında olduğunu belirten sektör temsilcileri, alım fiyatlarındaki artış oranının maliyet artışının altında kalmasının gelecek yıl üretimin azalmasına neden olabileceğini ve fiyatta revize için geç olmadığını vurguladı.
Buğday alım fiyatlarını değerlendiren İzmir Ticaret Borsası (İTB) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ercan Korkmaz, “Geçtiğimiz seneye göre TMO’nun buğday alım fiyatlarında yüzde 10-15’lik bir artış yapıldı. Fakat Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıklamış olduğu istatistik sonuçlarına baktığımızda, tarımsal girdi fiyat endeksi geçtiğimiz seneye göre yaklaşık yüzde 50 artış sağladı. Alım fiyatlarındaki artış oranının maliyet artışının altında kalması gelecek yıl ekim alanlarının, dolayısıyla üretimin azalmasına neden olabilecek” dedi.

“TMO yeni ürün alımında zorluklar yaşadı”
Ülkede, geçen senelerde yaşanan kuraklık ile beraber rekoltenin düşeceği endişesiyle buğday ithalatının yapıldığını belirten Korkmaz, “İthalatla depolar dolunca yeni ürün alımında zorluklar yaşayan TMO iç piyasada çiftçilerin ürünlerini satın almak için büyük çaba harcadı. Bu durum stokların artmasına ve depolama sorunlarına yol açarak bugünkü fiyatların beklentilerin altında kalmasına neden oldu. Sektör temsilcileri ve üreticiler açıklanan fiyattaki memnuniyetsizliklerini sıkça belirtiyorlar ve üretimde sürdürülebilirliğin sağlanmasında yaşanacak sıkıntılar üzerinde duruyorlar” diye konuştu.
“Üreticiler için ödemelerinin 45 günlük süre de yapılması da sorun”
Üreticiler nezdinde tek problemin fiyatlar olmadığını vurgulayan Korkmaz, “Ürün bedeli ödemelerinin yapılacağı 45 günlük süre de ayrı bir sorun olarak görülüyor. Bankaların uyguladığı yüksek faiz politikası ve enflasyon baskısı finansmana ulaşımı giderek zorlaştırdığı için iç piyasada para akışı yavaşladı. Üreticiler bu dönemde borçlarını ödemek için tüm beklentilerini fiyatlara ve ödeneceği zamana çevirdi. Beklentileri karşılanmayan üreticilerin talepleri, şikayetleri, rahatsızlıkları ve temennileri gelecek yıllarda yaşanması ihtimal üretim azlığı açısından dikkate alınmalı. Üretimde sürdürülebilirliğin sağlanması için üreticilerin memnuniyetsizliklerinin iyi irdelenmesi ve buna uygun adımların atılması gerektiğini düşünüyorum” sözlerine yer verdi.

“Buğday alım fiyatı 15 bin TL/ton olarak revize edilsin”
CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, çiftçilerin açıklanan buğday alım fiyatlarına tepki gösterdiğini, bu durumun ilerleyen süreçte buğday üreticilerini üretimden uzaklaştıracağını ve buğday ithalatını hızlandıracağını belirtti. Gürer, “Hububat üreticisi çok zor durumda. Sürekli çağrımızı yeniliyoruz: Buğdayda taban alım ücreti en az tonu 15 bin TL olmalı. Aksi takdirde Türkiye daha çok ithalat yapacak. Yabancı çiftçiye destek vereceğimize, kendi çiftçimizi destekleyelim” dedi.
“Planlı ve öngörülebilir tarım, Türkiye için önemli ihtiyaç”
Çiftçi Kayı Sistemine (ÇKS) kayıtlı çiftçi sayısının 2 milyon 300 binlere kadar düştüğünü belirten Gürer, “Çiftçilerin hemen hemen hepsi borçlu ve tarlaları ipotekli. Şu anda çiftçilerin 700 milyar TL’ye aşkın bankalara ve şahıslara borcu var. Bu işin sürdürülebilirliği, ciddi anlamda destekleri çiftçiye vermekten geçer. Bir yılda çiftçi 3 milyar litre mazot tüketiyor. Bunun için çiftçiye verilen destek 16 milyar TL, oysa ÖTV ve KDV olarak çiftçiden alınan 45 milyar TL. Tarımda ÖTV ve KDV mutlaka kaldırılmalı. Alım fiyatı çiftçinin maliyetinin üzerinde bir fiyat olmalı. Çiftçinin yaşadığı mağduriyeti ortadan kaldıracak politikalara dönülmeli. Planlı ve öngörülebilir tarım, Türkiye tarımı için önemli ihtiyaç” ifadelerini kullandı.
Gürer, gittiği her yerde çiftçilerin haklı tepkileriyle karşılaştığını belirterek, “İlk kez bu kadar sert biçimde üreticiler tepki gösteriyor. Hububat için açıklanan TMO fiyatına gösterilen tepki, alım fiyatının maliyetlerin altında kalmasından kaynaklanıyor. Çukurova’da hasat sona erdi, İç Anadolu’da ise yeni başladı. Geçen yıl yaşanan olumsuzlukların bu kez olup olmayacağını ve gerekli önlemlerin alınıp alınmadığını süreçte göreceğiz” dedi.