Armatür, valf, vana, musluk ve sıhhi tesisat ekipmanları sektörünün 2024 yılı Ocak-Eylül dönemi ihracat rakamları açıklandı. Sektör, eylül ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 6,14 düşüşle 335,6 milyon dolar ihracat gerçekleştirirken, 2024 yılının ilk dokuz ayında ise toplam ihracat 2 milyar 986 milyon dolara ulaştı. Eylül ayı itibarıyla kapasite kullanım oranı yüzde 70 seviyelerinde olan sektör, ihracat birim fiyatlarında yüzde 5 artış sağlayarak kilogram başına 6,38 dolara ulaştı.
ARMATÜR Derneği’nden yapılan açıklamada; 2023 yılında 4,22 milyar dolar ihracat gerçekleştiren sektör büyüme ve çeşitlenme trendini sürdürdü. Özellikle Asya pazarında kalite ve standartlarıyla, Avrupa pazarında ise rekabetçi fiyatlarıyla öne çıkan sektör, daha büyük bir ihracat payı hedefliyor. Otomasyon, Ar-Ge, Ur-Ge, yerel yan sanayi, e-ihracat, marka ve belgelendirme alanlarında yapılacak yatırımların, sektörün daha rekabetçi hale gelmesi açısından büyük önem taşıdığı belirtildi.
2024 yılı eylül ayında en büyük ihracat pazarları arasında Almanya, Rusya ve Irak ilk sıralarda yer aldı. Almanya 37,5 milyon dolarlık ihracatla en büyük pazar konumunu sürdürdü. Almanya’nın ardından, 19,3 milyon dolarlık ihracatla Rusya ve 15,7 milyon dolarla Irak geldi. Suudi Arabistan’a yapılan ihracatta ise yüzde 75,05 artış yaşandı ve bu pazar 6,2 milyon dolarlık ihracatla dikkat çekti.
“Sanayiciler yüksek faiz oranlarıyla mücadele ediyor”
Açıklanan rakamları değerlendiren ARMATÜR Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Turhan, sektörde yaşanan gelişmeler ve ekonomik zorluklar hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu. Turhan, sanayicilerin uzun bir süredir yüksek faiz oranlarıyla mücadele ettiğini belirterek, “Eylül 2024’teki enflasyon verilerinin beklenenden yüksek çıkması, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) faiz indirimi beklentilerini askıya almış görünüyor” dedi. Piyasalardaki beklentilere göre yakın zamanda faiz indirimi olmayacağını tahmin eden Turhan, TCMB’nin faizleri düşürebilmesi için enflasyonun sürdürülebilir bir düşüş trendine girmesi gerektiğini vurguladı.
Yüksek faiz oranlarının sanayi yatırımlarının cazibesini azaltarak sermayeyi bankalara yönlendirdiğine dikkat çeken Turhan, “Sanayiciler olarak, enflasyonun kontrol altına alınmasıyla faizlerin düşmesini bekliyoruz. Faiz oranlarındaki düşüşler, yatırımları hızlandırmak, üretimi ve ticareti canlandırmak ve istihdamı artırmak açısından önemli” diye konuştu.
“Lojistik altyapının güçlendirilmesi gerekiyor”
Turhan, ayrıca bölgedeki siyasi ve askeri gerginliklerin ihracat üzerindeki etkisine de değindi. Rusya-Ukrayna savaşı, İsrail-Filistin çatışması ve İran ile İsrail arasındaki gerginliklerin, yakın coğrafyada ticaretin durma noktasına gelmesine neden olduğunu belirten Turhan, “Bu tür krizler, ticaret hacmini daraltarak ihracatçılar için büyük zorluklar yaratıyor. Özellikle çevre ülkelerdeki gerginlikler, bizim için önemli pazarların kapanmasına ve gümrüklerin durmasına yol açabiliyor” dedi.
Turhan, ihracatın artırılması ve ticaretin sürdürülebilirliği için lojistik altyapının güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Yüksek inşaat ve arazi maliyetlerinin lojistik merkezlerin kurulmasını zorlaştırdığını belirten Turhan, “Ucuz arazi maliyetleriyle pazara yakın lojistik merkezlerinin oluşturulması zorunlu” dedi. Türkiye’nin gelişmiş lojistik merkezleri ve insansız çalışma sistemleri gibi yenilikçi çözümler konusunda dünya ile rekabet edebilmesi için daha fazla yatırım yapması gerektiğini dile getirdi.
“Lojistik masrafları rekabet gücünü azaltabilir”
Lojistik merkezlerinde yaşanan sorunların, pandemi döneminde olduğu gibi konteyner maliyetlerini artırabileceğine dikkat çeken Turhan, “Pandemi sırasında konteyner maliyetleri ciddi şekilde yükselmişti. Benzer bir durumun Süveyş Kanalı, Akdeniz ve Orta Doğu’daki gerginlikler nedeniyle tekrar yaşanabileceğini düşünüyorum” dedi. Turhan, lojistik masraflarının yükselmesinin ihracat giderlerini artıracağını ve ihracatçıların rekabet gücünü azaltabileceğini belirtti. Armatür, valf, vana, musluk ve sıhhi tesisat ekipmanları sektörünün gelecekte büyüme potansiyeline sahip olduğunu, ancak mevcut ekonomik zorluklar ve bölgesel gerginliklerin sektördeki performansı etkilediğini vurgulayan Turhan, ihracatçıların bu tür zorluklara rağmen rekabet gücünü artırarak global pazarda daha güçlü bir yer edinmeye kararlı olduklarını belirtti.
