Perşembe, Ekim 24, 2024

Kuru meyve ihracatında 2025 hedefi; 2 milyar $

Seda Gök Ticaret Gazetesi

      Türkiye kuru meyve ihracatında 2024 yılı için 1,8 milyar dolar olarak belirlenen hedefin 1 Ocak – 20 Ekim 2024 tarihleri arasında 1 milyar 406 milyon dolarlık bölümü gerçekleştirildi. Sektör 2025 yılı için ise 2 milyar dolar hedefe odaklandı.
      Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği bu hedefin 1,2 milyar dolarlık bölümünü gerçekleştirmeyi hedefliyor.
      İHRACAT SOHBETLERİnin bu ay ki konuğu Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı ve Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) Sürdürülebilirlik ve Organik Ürünler Koordinatörü Mehmet Ali Işık oldu. Işık ile sektördeki mevcut durum, tanıtım projeleri ve yeni hedefler üzerine konuştuk.

▶︎ 2023/24 sezonu kuru incir, üzüm ve kayısı özelinde değerlendirir misiniz?

      Türkiye’nin üretim ve ihracatında dünya lideri olduğu geleneksel ihraç ürünlerinden çekirdeksiz kuru üzümde 2023/24 sezonu bir önceki sezona göre yüzde 11’lik artışla 490 milyon dolarlık ihracatla tamamlandı. Üzüm üreticisi mutlu. Çekirdeksiz kuru üzüm ihracatı 2022/23 sezonunda 439 milyon dolar olarak kayıtlara geçmişti. Çekirdeksiz kuru üzümde döviz getirisindeki yüzde 11’lik artışa karşın, miktar bazında ihracat yüzde 20’lik düşüşle 259 bin tondan 207 bin tona geriledi. Bu azalışta çekirdeksiz kuru üzüm rekoltesindeki düşüş etkili oldu. 2023/24 sezonundaki 207 bin tonluk ihracat son 8 yıllık süreçte miktar bazında en düşük çekirdeksiz kuru üzüm ihracatı olarak kayıtlara geçti. Üzüm özelinde geçen yıl bizim stokumuz vardı. O stokla birlikte fiyatlar bin 750 dolar civarında giderken bu sene 3 bin 400 dolar civarına çıktı. Bu da sektörün ne kadar dinamik olduğunu gösteriyor.
      Cennet meyvesi kuru incir, 2023/24 sezonunu yüzde 12’lik artışla 292 milyon dolarlık ihracat tutarıyla geride bıraktı. Kuru incir ihracatı miktar bazında yüzde 13’lük düşüşle 73 bin 337 tondan 63 bin 762 tona geriledi.
      Miktar bazındaki düşüşe karşın ihracatçılarımız kuru incirin ortalama ihraç fiyatını dolar bazında yüzde 29’luk artışla 3 bin 545 dolardan 4 bin 580 dolara taşıyınca 2023/24 sezonunda Türkiye’nin döviz getirisi yüzde 12’lik artışla 292 milyon dolara ulaşmış oldu.
      Kuru kayısı özelinde 2023/24 sezonunu 399 milyon dolarlık ihracatla kapattı. Kuru kayısıda yeni sezon hedefi 100 bin ton ihracat. Türkiye’nin üretim ve ihracatında dünya lideri olduğu kuru kayısıda 2023/24 sezonu 66 bin 832 ton karşılığında 399 milyon dolar olarak gerçekleşti. Kuru kayısı ihracatı 2022/23 sezonunda miktar bazında 80 bin 388 ton olurken, döviz karşılığı 434 milyon 272 bin dolar olmuştu. 2022/23 sezonunda kuru kayısının ortalama ihraç fiyatı ton başına 5 bin 402 dolar iken, 2023/24 sezonunda yüzde 10,5’lik artışla 5 bin 967 dolara yükseldi. Bu artış sayesinde kuru kayısı ihracatı miktar bazında yüzde 17 düşerken, döviz getirisindeki azalma yüzde 8 ile sınırlı kaldı.
      2024 sezonu için Türkiye genelinde 1,8 milyar dolar hedef açıklamıştık. 1 Ocak – 20 Ekim 2024 tarihleri arasında 1 milyar 406 milyon dolarlık bölümü gerçekleştirdik. Hedefe yaklaşıyoruz. Türkiye genelinde geçen sene sezonu 1,6 milyar dolar ile kapatmıştık. Bu rakamı 2025 yılı özelinde 2 milyar dolar olarak hedefliyoruz. EİB olarak da bu hedefin 1,2 milyar dolarlık bölümünü gerçekleştirmeyi planlıyoruz.

      ▶︎ Arz talep dengesinde dalgalanmaların yaşanmaması için depolama altyapısı çok önemli. Bu bağlamda sektörün konumunu değerlendirir misiniz?
      Türkiye, kuru meyve üretiminde dünyada lider ülkelerden biri olmasına rağmen, özellikle modern depolama ve soğuk zincir altyapısı açısından gelişme alanları mevcut. Yeni soğuk hava depoları ve ileri teknolojiye sahip entegre depolama tesislerinin kurulmasıyla ürünler daha uzun süre kalitesini koruyabilir. Bunun yanı sıra, çiftçilerin kooperatifler aracılığıyla depolama tesislerine erişimini kolaylaştırmak, küçük üreticilerin de ürünlerini doğru koşullarda saklamasına olanak tanır. Devletin depolama altyapısına yönelik teşvik programları oluşturması, sektörde bu alana yapılacak yatırımları artırabilir. Örneğin, soğuk hava depolarının kurulması için sağlanacak vergi indirimleri, hibe programları veya uygun finansman seçenekleri ile üretici ve ihracatçıların bu yatırımlara yönelmesi teşvik edilebilir.
      Kuru meyve üretiminin yoğun olduğu bölgelerde örneğin Manisa, Malatya, Aydın gibi illerde stratejik bölgesel depolama merkezleri kurulabilir. Bu merkezler, sadece üretim fazlasını depolamakla kalmayıp, aynı zamanda üreticilerin ve ihracatçıların arz-talep dengesini daha iyi yönetmesine yardımcı olabilir.

▶︎ Ürün çeşidini ve katma değeri arttırmak için yapılması gerekenler neler?

      Türkiye üç ana ürünün kuru meyvede üretimi ve ihracatıyla dünyanın lideri ve ambarı durumundayız. 100’ün üzerinde bir ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz. Kaliteye verdiğimiz önem ile bu ülkelerin şartlarına uygun ürün yetiştirebiliyoruz. 40 bin üzüm, 30 bin incir ve 30 bin civarında kayısı çiftçimiz var. Gıda güvenliğini sağlamak için çiftçilerimiz ve ilgili kurumlarla birlikte el ele çalışıyoruz. Gıda güvenliğinin maksimum seviyede sağlandığı üretim tekniği organik tarımdır. Türkiye organik tarımda da kuru meyvede de dünya lideri. Genel üretimin yüzde 10’u organik olarak gerçekleşiyor.
      AB, Yeşil Mutabakat kapsamında organik tarım çiftçisini desteklemek için çok ciddi fon ayırıyor. Pandemi sonrasında edinilen tecrübe ile artık rüzgarın yönü değişti. “Küçük çiftçiler sahiplenilsin, araziler boş kalmasın, araziler verimli kullanılsın” felsefesi ön plana çıkıyor. Türkiye de bu doğrultuda adımlarını atıyor.
      Ana tüketim ürünleri olmak üzere; buğday, yem bitkileri, mısır, pamuk için bölgesel destekleri veriliyor. Aynı şekilde de organik tarım destek limitleri arttırılıyor. Bu şekilde organik tarıma hazırlanıyoruz. Bizim birinci planda arazilerimizi-ağaçlarımızı korumamız ve su-iklim krizine dayanıklı cinsleri yetiştirmemiz gerekiyor.

▶︎ Teşvik politikalarında göz önünde bulundurulması gereken hususlar neler?

      Kuru üzüm, kuru incir ve kuru kayısı gibi tarım ürünlerinde ürün çeşitliliğini artırmak ve katma değerli üretimi teşvik etmek için bir dizi stratejik çalışma yapılması gerekiyor. Ar-Ge ve İnovasyon Destekleri ile ürün çeşitliliğini artırmak için üreticilere yenilikçi üretim teknikleri ve yeni ürün geliştirme konusunda eğitim ve teşvikler sağlanmalı. Örneğin; organik üretim, GDO’suz ve kimyasal içermeyen üretim yöntemleri, farklı ambalajlama ve muhafaza yöntemleri… Kuru meyvelerin sadece ham haliyle değil, işlenmiş ve paketlenmiş formları ile de pazarlanması katma değeri artırır. Enerji barları, müsli veya sağlıklı atıştırmalık ürünler, fonksiyonel gıda ürünleri geliştirilip ihracata sunulabilir.
      Tüketici tercihleri giderek daha çevre dostu ve sürdürülebilir ürünlere yöneliyor. Organik, doğal ve çevre dostu tarım uygulamalarına geçiş için çiftçilere eğitim ve destek verilmesi katma değeri artırabilir.

      ▶︎ Organik tarım özelinde acil eylem planı oluşturulması vurgunuz var. Bu konuda ne aşamadayız?
      Üyesi olduğumuz Uluslararası Organık Tarım Hareketleri Federasyonu-IFOAM’ın çalışmalarını takip ediyoruz.
      Organik ürünlerin tanıtımı için ‘Türkiye Organik Sektörü’nün Tanıtımı, Tanınırlığının ve Güvenilirliğin Arttırılması’ projemiz kapsamında Biofach (Almanya), Foodex (Japonya), Natural Products Expo West (ABD), Summer Fancy Food (ABD), China International Import Expo (Çin) gibi büyük gıda fuarlarında Milli Katılım Organizasyonları düzenliyoruz. Söz konusu fuarlarda, farkındalık yaratarak ülkemizin organik ürünlerdeki güçlü potansiyelini ortaya koyan ürün tanıtımları yapıyoruz.
      2023 yılında çıkardığımız derslerin başında değişimin kaçınılmaz olduğu, tüketici tercihlerinin ve beklentilerinin değiştiği ve buna paralel olarak iş yapış biçimlerimizin ve anlayışımızın da değişmesi gerektiği, yeni beklentilere cevap verebilmek için şeffaf, iletişime açık yapılara ihtiyaç olduğu ve yaptığımız her işin sürdürülebilir olması gerektiği yer alıyor.

▶︎ Son dönemde ABD ve Japonya pazarına yönelik etkinlikler yaptınız. Bu etkinliklerin geri dönüşleri nasıldı?

      EİB olarak Milli Katılım Organizasyonları ve Turkish Tastes isimli Turquality Projemiz yürütülmekte.
EİB bünyesindeki gıda odaklı 6 ihracatçı birliğimiz ile yeni pazarlar konusunda ortak hareket ediyoruz.
Turkish Tastes Projesi kapsamında Nevada Üniversitesi ile anlaşma yaptık. Dünya şeflerine Türk ürünlerini daha fazla tanıtmak ve farklı kültürlere hitap etmek için ürünlerimizin nasıl kullanabileceği konusunda etkin çalışmalar yapıyoruz. Bu sürece sadece ticari olarak bakmıyoruz. Dünya mutfak kültürlerinin ve nesillerin bu ürünlere alışmasını ve kullanımının yaygınlaştırmasını sağlıyoruz. Bu proje 6 yıldır sürüyor. Yabancı şefler bir anlamda bizim gönüllü tanıtım elçilerimiz oluyor.
      6 birliğimizin güç birliği ile zaman ve genel giderler olarak ciddi tasarruf sağlıyoruz. Bir bütün içinde Türk ürünlerini sergileme imkanı buluyoruz. Geçtiğimiz aylarda New York Türk Evi’nde çok güzel bir tanıtım yaptık. 23-25 Haziran 2024 tarihlerinde New York’ta düzenlenen Summer Fancy Food Fuarı’na Ege İhracatçı Birlikleri tarafından 25. defa Milli Katılım Organizasyonu yapıldı ve 37 firmayla yer aldık. 2019 yılında ABD’de başlatılan Turquality Tanıtım Projesi, Summer Fancy Food Show Fuarı ile birleştirilerek ticarileşme yolunda büyük adımlar atıldı. Doğal ve organik ürünlerin merkez üssü olan Natural Products Expo West Fuarı’na Milli Katılım Organizasyonu düzenlendi.
      2019-2023 yılları arasında ABD’nin toplam gıda ithalatı yüzde 35’lik bir artışla 156 milyar dolardan 211 milyar dolara çıkarken, aynı dönemde Türkiye’nin ABD’ye gıda ihracatı yüzde 100’ün üzerinde artış göstererek 708 milyon dolardan 1 milyar 712 milyon dolara yükseldi.
      Foodex Japan Fuarı’na, bu yıl 26. kez Türkiye Milli Katılım Organizasyonu da düzenledik. Türk gıda sektörünün Japonya pazarında hedeflerine ulaşması için 5-8 Mart 2024 tarihlerinde Tokyo’da Foodex Japan Fuarı’na 51 firmayla katılım sağladık. Japonya’nın gıda ithalatı son 5 yılda yüzde 17’lik artışla 62 milyar dolardan 73,6 milyar dolara ilerlerken, Türkiye’nin Japonya’ya gıda ihracatı aynı dönemde yüzde 72’lik artışla 164 milyon dolardan 282 milyon dolara yükseldi.
      Amacımız Japonya’ya gıda ihracatımızı orta vadede 1 milyar doların üzerine çıkarmak. Bu tarz tanıtımları arttırmayı planlıyoruz. Önümüzdeki günlerde Japonya ve Çin’de etkinlikler yapacağız.

▶︎ Dünya Sağlık Örgütü’nün de desteklediği kuru meyve tüketimi dünyada önem arz ediyor. Türkiye olarak da dünyanın kuru meyve ambarıyız. Rakamlarla baktığımızda dünyada kuru meyve tüketimi ve Türkiye’nin konumu hakkında bilgi verir misiniz? Dünya pazarında geleceğe yönelik hedeflerimizi anlatır mısınız?

      Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve diğer sağlık kuruluşları kuru meyvelerin düzenli tüketimini tavsiye etmekte, bu da küresel talebin artmasına neden oluyor. Türkiye, kuru meyve üretimi ve ihracatında dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olup, bu alanda “dünyanın kuru meyve ambarı” olarak nitelendiriliyor. Dünya genelinde yıllık 10 milyon ton kuru meyve üretilmekte.
      Üretimin büyük bir kısmı kuru üzüm, kuru incir, kuru kayısı, kuru erik ve kuru dut gibi ürünlerden oluşmakta. Ülkeden ülkeye ve kültürel farklılıklara göre değişiklik göstermekle birlikte, başta ABD, Almanya, Fransa ve İngiltere olmak üzere gelişmiş ülkelerde kuru meyve tüketimi oldukça yüksek. Özellikle sağlıklı beslenme trendlerinin artmasıyla bu ülkelerde kişi başı tüketim daha da yükseliyor. Asya ve Orta Doğu ülkelerinde de kuru meyve tüketimi giderek artıyor.

      ▶︎ Genç nüfusun tarıma dönüşünü sağlamak için yapılması gerekenler neler?
      Genç çiftçilere yönelik devlet teşvikleri ve destekleri artırılmalı. Örneğin, tarımsal arazi satın alımı ya da kiralanmasında özel kolaylıklar, makine alımında indirimler veya düşük faizli krediler sağlanabilir.
      Tarıma yeni başlayan genç çiftçilere belirli bir süre boyunca vergi muafiyetleri ya da indirimleri uygulanabilir. Bu, gençlerin sektöre daha rahat girmesine yardımcı olabilir.
      Gençlere tarımsal üretim süreçleri, modern tarım teknikleri ve tarımsal işletme yönetimi konusunda eğitim ve danışmanlık hizmetleri verilmeli. Tarımsal üniversiteler, kooperatifler ve STK’lar bu konuda etkin rol oynayabilir.

▶︎ İç pazardaki tüketimi artırmak için yapılması gerekenler neler? İzlenecek ulusal politika nasıl olmalı?

      Dünya Sağlık Örgütü kuru meyveyi sağlıklı ürün kategorisinde değerlendiriyor. Bunu her platformda vurgulamamız lazım ki iç piyasada da insanların sağlıklı ürün kategorisinde kuru meyveyi şekere karşı alternatif olarak tüketsin.
      İç pazarda kuru meyve tüketimini artırmak, sağlıklı beslenme alışkanlıklarını teşvik etmek açısından önemli bir adımdır. Özellikle okul çağındaki çocuklara yönelik kuru meyve tüketimini yaygınlaştırmak, hem sağlıklı nesiller yetişmesine katkı sağlar hem de iç talebi canlandırarak üreticilere yeni pazar olanakları yaratır.
      Çocuklara ve ailelere yönelik kampanyalar düzenlenebilir. Okullarda kuru meyvenin sağlığa faydaları anlatılabilir.

▶︎ Ege İhracatçı Birlikleri Sürdürülebilirlik ve Organik Ürünler Koordinatörü olarak da birlik özelinde yürüttüğünüz görev var. Bu bağlamda yürütülen çalışmalar hakkında bilgi verir misiniz?

      Kuru üzüm, kuru incir ve kuru kayısı da kalite ve gıda güvenliğinin artırılması projeleri kapsamında, mikotoksin (Aflatoksin ve Okratoksin) oluşumunu engelleyebilmek, pestisit kullanımını en aza indirerek kaliteli ürün elde edebilmek amacıyla, feromon tuzak, çekici yem tuzağı, ilek filesi, kurutma kereveti, hasat filesi, kurutma tünelleri, boylama makineleri vb. yaptırılarak Tarım ve Orman Bakanlığı koordinasyonunda üreticilere ücretsiz olarak dağıtılıyor. En büyük alıcı pazarımız AB başta olmak üzere önemli ülkelerin pestisit, mikotoksin vb. limitleri yakından takip edilmekte, gelişmeler ve güncellemeler tüm bölge paydaşlarına iletilmektedir. Üniversiteler ve Araştırma Enstitüleri ile iş birliği içinde, kuru meyve işletmelerinde su kullanımının azaltılması, kuru meyvelerde kalitenin artırılması, kuru kayısıda çekirdek çıkarma makinasının geliştirilmesi vb. yeni projelere hem teknik hem de finansal açıdan proje/araştırma destekleri vererek araştırma geliştirme faaliyetlerine destekte bulunulmakta. l

İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM