Türkiye’nin ilk yerli ve milli haberleşme uydusu TÜRKSAT 6A’nın 17 Şubat’ta başlayan test yayınları tamamlandı. Tüm testleri başarı ile geçen yerli ve milli uydu, artık göreve hazır. Türksat 6A, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımı ile hizmete alındı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın teşrifleri, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun katılımlarıyla Türkiye’nin ilk yerli ve milli haberleşme uydusu TÜRKSAT 6A hizmete alındı.
En az 15 yıl hizmet verecek TÜRKSAT 6A ile birlikte Türksat’ın işlettiği haberleşme uydularının sayısının altıya, uzaydaki uyduların toplam mevcudunun da 10’a yükseldiğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şu şekilde devam etti: Jeosenkron, yani yersabit özelliği taşıyan, yeni haberleşme uydumuz televizyon yayıncılığı başta olmak üzere; acil durum haberleşmesi hizmetlerini de geniş bir kapsama alanında sunacak. Kesintisiz televizyon yayıncılığı açısından kritik önem taşıyan TÜRKSAT 6A ile televizyon yayını yaptığımız uydularımızı artık yedekleyebileceğiz.”
“Uydularımızın dünya genelinde ulaştığı nüfus 5 milyara yükselecek”
Yerli ve milli haberleşme uydusu ile Türksat’ın hizmet verdiği alanın Hindistan, Tayland, Malezya ve Endonezya’yı da kapsayacak şekilde genişleyeceğine dikkati çeken Erdoğan, “Uydularımızın dünya genelinde ulaştığı nüfus 3,5 milyardan 5 milyara yükselecek. Teknoloji transferi ve tecrübe kazanımı sayesinde ülkemiz artık uydu ve bileşenlerinin tasarım ve üretiminde önemli bir pazar payına sahip olacak” açıklamasında bulundu.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu törende yaptığı açıklamada, Türkiye’nin 1994 yılında TÜRKSAT 1B ile başlayan uydu serüveninin TÜRKSAT 1C, 2A, 3A, 4A, 4B, 5A ve 5B ile güçlenerek devam ettiğini kaydetti. Uraloğlu, “Bugün, yüzde 80’in üzerinde yerlilik oranıyla, 84 yerli ekipmanla üretilen TÜRKSAT 6A’yı hizmete alarak Türkiye’yi haberleşme uydusu tasarlayıp üretebilen dünyadaki 11 ülke arasına taşıdık” dedi. Uraloğlu, TÜRKSAT 6A’nın sadece bir uydu olmadığını, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın vizyonu ile şekillenen; Türkiye’nin mühendisliğinin, emeğinin ve vizyonunun uzaya kazınmış bir mührü olduğunu ifade etti.
“Bu projeyi bir şahesere dönüştürdük”
Tarihi başarının temellerinin 2014 yılında Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığına bağlı UDHAM Başkanlığı, TÜBİTAK ve TÜRKSAT arasında imzalanan anlaşmayla atıldığına dikkati çeken Uraloğlu, sözlerine şu şekilde devam etti: “Ayrıca Savunma Sanayii Başkanlığı da Aselsan tarafından geliştirilen görev yükü ile projeye paydaş olarak destek verdi. 2015 yılında açılan Kahramankazan’daki Uzay Sistemleri Entegrasyon ve Test Merkezimiz, uydunun tasarım, entegrasyon ve test süreçlerinin ana üssü oldu. TÜBİTAK UZAY, ASELSAN, TUSAŞ ve CTECH gibi milli kurumlarımız ile uydu yönetim birimi, tepki tekeri, güneş algılayıcı, antenler ve güç kontrol birimleri gibi kritik bileşenleri yerli imkanlarla üreterek bu projeyi bir şahesere dönüştürdük.”
Uydunun asıl uzay yolculuğunun 9 Temmuz 2024’te SpaceX’in Falcon 9 roketiyle uzaya başarıyla fırlatılmasıyla başladığını kaydeden Bakan Uraloğlu, “Uydumuz 20 Temmuz’da geçici yörüngesine yerleşti, 23 Ekim’de burada yapılan tüm testleri başarıyla tamamladı ve 28 Aralık’ta nihai görev yörüngesi olan 42 derece Doğu’ya ulaştı” diye konuştu.
“Hizmet verdiğimiz nüfusu 5 milyarın üzerine taşıdık”
Mevcut aktif 5 uyduyla 3,5 milyarlık bir nüfusa hizmet sunduklarını anımsatan Uraloğlu, “TÜRKSAT 6A ile Hindistan, Tayland, Malezya ve Endonezya gibi yeni coğrafyalara ulaşarak hizmet verdiğimiz nüfusu 5 milyarın üzerine taşıdık. Bu, dünya nüfusunun yüzde 65’inden fazlasına erişen bir Türkiye demektir! TÜRKSAT 6A, en az 15 yıl boyunca TV yayıncılığı, acil durum haberleşmesi ve kesintisiz iletişim hizmetleriyle milletimizin hizmetinde olacak” dedi.
TÜRKSAT 6A’nın mevcut uyduları yedekleyerek hizmet kalitesini güçlendirecek, ek kapasiteyle TÜRKSAT’ın sunduğu imkanları artıracağını belirten Uraloğlu, afet ve kriz anlarında iletişim sürekliliğini sağlayarak milli güvenliğin temel taşlarından biri olacağına ve Türkiye’nin gücüne güç katan savunma sanayisine de hizmet edeceğine dikkati çekti. Uraloğlu, TÜRKSAT 6A’nın, aynı zamanda, teknoloji transferi, yerli üretim ekosistemi, insan kaynağı yetiştirilmesi ve dışa bağımlılığın azaltılması gibi kazanımlarıyla Türkiye’nin uzay sanayiine yön verecek bir dönüm noktası olduğunu da kaydetti.
“Türkiye uydu üretim merkezine dönüştü”
Uraloğlu, yerli ekipman üretiminde uluslararası arenada rekabet edebilecek bir seviyeye ulaştıklarını da söyleyerek sözlerine şu şekilde devam etti:“Bu proje, onlarca genç mühendisin yetişmesini sağladı, uydu ve uzay teknolojilerinde insan kaynağı kapasitemizi katladı. Bir haberleşme uydusunun yaklaşık 250 milyon dolar değeri olduğu düşünüldüğünde, TÜRKSAT 6A’nın ekonomik ve stratejik kazanımları da ülkemizin ekonomik gücüne güç katacaktır. Dışa bağımlılığı azaltarak milli güvenliğimizi perçinleyen bu proje, Türkiye’yi bölgesinde bir uydu üretim merkezine de dönüştürmüştür.”
“Gökyüzünde milletimizin gururunu sonsuza dek taşıyacaktır”
TÜRKSAT 6A’nın fırlatma sürecinin TÜRKSAT A.Ş. tarafından doğrudan yönetildiğinin altını çizen Uraloğlu, “SpaceX ile imzalanan sözleşme kapsamında tüm koordinasyon ve süreçler TÜRKSAT’ın liderliğinde yürütüldü. Bu, Türkiye’nin uzay projelerinde bağımsız yönetim kabiliyetinin ve küresel liderlik gücünün bir göstergesidir. TÜRKSAT 6A, Türkiye’nin uzay teknolojilerindeki yerli ve milli vizyonunun bir yansıması olarak yalnızca bir haberleşme uydusu olmanın ötesine geçmiştir. Türkiye’nin uzaydaki izini daha da güçlendirecek, gökyüzünde milletimizin gururunu sonsuza dek taşıyacaktır” dedi. Bakan Uraloğlu ayrıca haberleşme uydularının 7’nci serilerinin hazırlık çalışmalarına da başladıklarını duyurarak “7’nci nesil uydularımız hem yerli ve milli kaynaklarımızı kullanacağımız hem de uluslararası iş birliklerinden yararlanacağımız çok güçlü uydularımız olacak” diye konuştu.