Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, katıldığı bir televizyon programında ekonomiye dair soruları yanıtladı. Bakan Şimşek, enflasyon ve büyümeye dair değerlendirmelerde bulunurken, ekonomik programa siyasi desteğin yüksek olduğunu ifade etti. Geçici olarak büyüme yavaşlasa da orta-uzun vadede perspektifin güçlü olduğunu söyleyen Şimşek, cari açığın programda öngörülenden daha düşük olmasını beklediklerini belirtti.
Uyguladıkları ekonomik programa siyasi desteğin yüksek olduğunu söyleyen Şimşek, ne gerekiyorsa yapmaya devam edeceklerini belirtti. Yatırımcılarla yaptıkları toplantılarda konuşma arasında en çok geçen sözcüğün belirsizlik olduğunu dile getiren Şimşek, “Belirsizlik sözcüğünün ilk kez bu kadar yaygın kullanıldığını gördüm. Küresel büyüme muhtemelen yüzde 3’ün altına düşecek. Küresel büyüme düştüğü zaman riskli varlıklardan çıkış oluyor. Bizim gibi ülkelerde risk iştahındaki azalma fon çıkışını tetikliyor” diye konuştu.
“Büyümede orta-uzun vadede perspektif güçlü”
Türkiye ekonomisini sürükleyen faktörün net dış talep değil, daha çok iç talep ve yatırım olduğunu vurgulayan Şimşek, “Bu bizi küresel belirsizliğe karşı göreceli olarak daha dayanıklı kılıyor. Geçici olarak büyüme yavaşlasa da orta-uzun vadede perspektif güçlü” dedi. Asyalı ülkelerden Türkiye’ye yatırım geleceğini kaydeden Şimşek, bu konuda görüşmeler olduğunu söyledi. Küresel korumacılığa karşı en büyük ilacın bölgesel entegrasyon olduğuna da değinen Şimşek, Avrupa Birliği ile entegrasyonun güçlenebileceğinin altını çizdi.
Cari açığın programda öngörülenden daha düşük olacağına dikkat çeken Şimşek, “Petrol böyle kalırsa cari açık 7-8 milyar dolar düşecek. Euro/doların 1,10’un üzerine çıkması cari açığı 4 milyar dolar iyileştirecek. Böylece milli gelirin yüzde 1’i kadar iyileşme olacak. Cari açığın milli gelire oranı yüzde 2’nin oldukça altında olacak” diye konuştu.
“Enflasyonla ilgili tereddüt yok”
Enflasyonun Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) hedef patikasında gerçekleşeceğini kaydeden Şimşek, “Beklentilerde sınırlı kötüleşme var, lirada kayıp var ama petrol fiyatlarında düşüş net şekilde dezenflasyonist. Program da tepki verdi ve finansal koşullar sıkılaştırıldı. Finansal koşullar enflasyonu aşağı çekecek. Enflasyonla ilgili kafamızda herhangi bir tereddüt yok” ifadelerini kullandı.
6 yılın ardından ilk kez Yüksek Düzeyli Ekonomik Diyalog toplantısını Brüksel’de yaptıklarını da kaydeden Şimşek, Türkiye-AB entegrasyonunu nasıl hızlandırabileceklerini konuştuklarını ifade etti. Şimşek, siyasi gelişmeler ne olursa olsun carry pozisyonuyla ilgilenmediklerinin altını çizerek, carry trade çekmek gibi bir çabaları olmadığını söyledi.
“ABD ile ticaret hacmini üçe katlamak istiyoruz”
ABD ile ticaret hacmini üçe katlamak istediklerini vurgulayan Şimşek, bunun altyapısını oluşturmaya çalıştıklarından bahsetti. Şişek ayrıca, Rusya-Ukrayna Savaşı’nın sona ermesinin Türkiye için büyük fırsatlar oluşturduğunu belirtti. Kalkınma bankalarının önümüzdeki 3 yıl 40 milyar doların üzerinde 10 yıl ve daha uzun vadeli düşük maliyetli imkanlar sağlanacağını kaydeden Şimşek, Türkiye’nin kaynak sorunu olmadığının altını çizdi.
Rezerv kaybının olduğuna dikkat çeken Şimşek, şöyle konuştu: “Biz bu rezervleri cari fazlayla biriktirmedik. Portföy değişikliği ve kısmen de dış portföy girişleri oldu. Rezervler tampon görevi görüyor. Rezerv kaybının yüzde 58’i dış kaynaklı. Ama çıkışlar duruldu. Hane halkı ilk defa programa güvenerek bu çıkışa ilgi göstermedi. Rezerv kaybının yüzde 34’ü firmalardan geldi, vatandaşın talebi yüzde 7-8 seviyesinde.”
Vergilerle ilgili de konuşan Şimşek, “2024’te yaklaşık 2,3 milyon yoklama yapıldı. İlk defa Türkiye’de beyanname sayısı 5 milyonu aştı. Şu anda ilave yapay zeka algoritmaları geliştiriyoruz. Gelir İdaresi’ni güçlendireceğiz. 473 bin mükellef ilk defa bu sene beyanname verdi. Matrah yüzde 115 arttı. Hesaplanan vergi yüzde 111. Gelir İdaresi Başkanı ile görüşeceğim, kurumlar vergisi beyanname verme sürelerini gerekirse belki 1-2 gün uzatabiliriz” ifadelerini kullandı.