İzmir Sanayici ve İş İnsanları Derneği (İZSİAD) ile Yaşar Üniversitesi iş birliğinde 24.Uluslararası İşletmecilik Kongresi’nin açılışı gerçekleştirildi. Kongrenin açılışında konuşan İzmir Ticaret Odası (İZTO) Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, işletmelerin en büyük sorunlarından birinin ucuz ve uzun vadeli finansmana erişim olduğunu söyledi. Enflasyonla mücadele kapsamında kredi faizlerinin yakın zamanda keskin şekilde inişe geçmesinin zor olduğunu kaydeden Özgener, geliştirilecek farkındalık ile ekonomik şoklara karşı dayanıklılığın artırılabileceğini belirtti.
İşletmecilik kavramının üzerinde konuşulması gereken bir husus olduğunu söyleyen Özgener, küresel bir sistem değişikliği içerisinde olunduğuna dikkat çekti. Özgener, bu sistemde var olabilmek için sadece İzmir’in ve Türkiye’nin şartlarını değil, uluslararası gelişmeleri ve trendleri de takip etmenin zorunluk olduğunu söyledi. Ekonominin sürükleyici güçlerinin; verimlilik, inovasyon ve girişimcilik olduğunu da ifade eden Özgener, “Bu kapsamda ileri teknoloji kullanmaya odaklanan bir üretim kültürünü, verimliliği esas alan yenilik odaklı bir sanayi yapısının, girişimcilik ekosistemini destekleyen entegre politikaların uygulanmasının önceliğimiz olmalı” diye konuştu.
“Artan riskler, müdahale araçlarının kullanılmasını zorunlu kıldı”
Özgener, dünya ve Türkiye ekonomisinde yaşanan finansal dalgalanmaların, artan riskler ve öngörülemeyen olayların tüm müdahale araçlarının uyum içerisinde kullanılmasını ve rekabet avantajı sağlamak için stratejiler geliştirilmesini zorunlu kıldığını aktardı. Özgener, işletme yöneticilerinin veri analizi yeteneklerinin geliştirmesini ve veri pazarlarına yönelik ayrıntılı araştırma yapmasının firma başarılarını doğrudan etkileyeceğinin yadsınamaz olduğunu belirtti. Özgener; dijitalleşme, inovasyon, yazılım, tasarım, Ar-Ge çalışmaları ile güçlenen bir işletme kültürünün pazarda kalıcı olabilmek için rekabetçilik adına önemli avantaj sağlayacağını vurguladı.
İşletmelerin en büyük sorunlarından birisinin ucuz ve uzun vadeli finansmana erişim olduğunun altını çizen Özgener, “Enflasyonla mücadele kapsamında kredi faizlerinin yakın zamanda keskin bir şekilde inişe geçmesi zor. Böyle bir dönemde finansal okuryazarlığın artırılması ile işletmelerin mali yönetiminin ve çalışanların daha bilinçli kararlar alması sağlanabilir. Geliştirilebilecek bir farkındalık ile ekonomik şoklara karşı dayanıklılığın da artacağı kanaatindeyim” ifadelerini kullandı.
“Kredilere ulaşmak, kritik bir gereklilik”
Krediler, devlet destekleri, sermaye piyasası araçları ve girişim sermayesi gibi alternatif fon kaynaklarına ulaşmanın da kritik bir gereklilik olduğunu dile getiren Özgener, şöyle konuştu: “Bunun yanında şirket kaynaklarının yetkin kullanımı, kur riskinden korunma ve yatırımların geri dönüş sürelerinin doğru hesaplanması gibi finansal stratejiler de şirketlerimiz için hayati önem taşıyor. Bu bağlanma yeni finansman enstrümanlarının tanıtılması, ekonomik risklerin analizinin ve uluslararası rekabette güçlü kalmayı sağlayacak yöntemlerin uygulanmasını kıymetli buluyorum.”
“KOBİ’lerin gelişmeleri takip edilmeli”
Dijital dönüşüm, yapay zeka ve yeni teknolojilerin etkisinin iş yapış biçimlerini dönüşüme tabi tuttuğunu söyleyen Özgener, yapay zeka uygulamalarının işletmelere verimlilik, maliyet ve rekabet avantajı sağladığını aktardı. Özgener, dönüşüm sürecinde özellikle KOBİ’lerin gelişmelerinin yakından takip edilmesi, dijitalleşme ve yapay zeka entegrasyonuna bir an önce yönelmelerinin önem taşıdığını belirtti. Özgener, bu noktada İZTO’nun ve İzmir’deki tüm paydaşların elini taşın altına koyması gerektiğinin altını çizdi.
