Kadınların çalışma hayatında daha çok yer edinmesi ve istihdamın güçlenmesi hedefiyle Hem İşte Hem Eğitimde programı kapsamında; ‘Birlikte Mümkün’ etkinliği; İzmir Ticaret Odası’nda Kamu, STK ve özel sektör temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Etkinliğin açılış konuşmalarını İnci Vakfı Güç Kaynağı Yönetim Kurulu Başkanı Ece Elbirlik Ürkmez ile İnci Vakfı Gelişim Atlası Genel Müdürü Elif Türkmen Elbirler üstlendi. İlk panel Elif Türkmen Elbirler moderatörlüğünde ‘Kamu ve STK Çalışmaları’ kapsamında düzenlenirken konuşmacılar arasında; İZİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Özden Monkul Erten, Konak Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu, Manisa Büyükşehir Belediyesi İnsan Kaynakları ve Eğitim Danışmanı Hale Kuzucu yer aldı. İkinci panel ise ‘İyi Uygulama Örnekleri ve Zorluklar’ kapsamında Serap Manisalı Moderatörlüğünde gerçekleştirilirken konuşmacılar arasında; Kastaş Sızdırmazlık Teknolojiler İnsan Kaynakları Kıdemli Müdürü Serap Manisalı, İnci GS Yuasa İnsan Kaynakları Yöneticisi Yağmur Kınık, KOSBİ Eğitim ve Sürdürülebilirlik Sorumlusu Esra Özkeskin Yazıcı ve Norm Holding İnsan Kaynakları Direktörü Filiz Ergin yer aldı.
Ürkmez: Sanayinin kadına ihtiyacı olduğunu gördük
Kadın istihdamı konusunu el aldıklarında ilk olarak fabrikalarda kadın çalışan sayısının oldukça düşük seviyelerde kaldığına dikkat çeken Ece Elbirlik Ürkmez, “Genel söylemlerde sıkça ‘kadınların işe ihtiyacı var’, ‘kadınların güçlenmesi gerekir’ deniyor ama biz kendi içimize baktığımızda, sanayinin kadına ihtiyacı olduğunu gördük çünkü asıl mesele yalnızca kadının işe ihtiyacı olması değil; sanayinin de kadının emeğine, yeteneğine ihtiyacı var. Bunu fark ettiğimizde, sanayide yer alan işverenler olarak iş yerlerimizi bu farkındalıkla dönüştürmeye başlamalıyız. Biz bu programın ilk adımlarını kadınlara yönelik mesleki eğitimlerle açtık” dedi.
Elbirler: Kadınların olduğu yerde verimlilik artıyor
Kadınların iş dünyasında eşit fırsatlarla çalışabilmesinin önemine değinen Elif Türkmen Elbirler, “Çalışmalarımızı, mesleki eğitim yoluyla üretimde kadın istihdamını artırmak amacıyla yürütüyoruz. Hedef kitlemiz, en başta ‘ne eğitimde ne istihdamda yer alan’ yani NEET olarak tanımlanan 18-30 yaş arası genç kadınlar. Elbette özel sektör kuruluşları da hedef kitlemiz arasında. Çünkü yalnızca mesleki eğitim verilmesi yeterli değil bu eğitimlerin istihdamla taçlandırılması da gerekiyor. Hedefimiz fırsat eşitliğini sağlamak. Mesele sadece kadınların istihdama ihtiyacı olması değil. Aksine, istihdamın da kadına ihtiyacı var. Kadınların daha çok yer aldığı işletmelerde verimlilik artıyor, ürün hataları azalıyor, iş ortamı daha pozitif hale geliyor. İster toplumsal bakış açısıyla ister bir işveren gözüyle bakalım kadınların üretimde daha fazla yer alması herkes için kazanç demek” diye konuştu.
Coşkun: Kadın elinin değdiği her yer güzelleşir
Etkinliğin ‘Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Kadınların Sanayideki Yeri’ kısmında etkinlik kursiyerlerinden Eyhan Coşkun, yaklaşık 12 yıldır sanayi sektöründe çalıştığını ve bu süreçte yaşadığı zor koşulları paylaşarak, “İşe korkarak başladım. Hem ortama yabancıydım hem de çalıştığım bölümde tek kadın bendim. 12-13 yıl önce, sanayide kadın çalışan neredeyse yok gibiydi. Bazı erkek çalışma arkadaşlarım açıkça beni istemediklerini hissettirdiler. ‘Ayağımızın altında dolaşma,’ ‘Sen ne anlarsın ki bundan?’ gibi sözlere maruz kaldım. Bir gün bir çalışma arkadaşım, yine ‘Sen çekil, ben yaparım’ dediğinde içimde bir şey koptu. Dedim ki: ‘Yeter artık!’ O kişi, bana sürekli direktifler veriyordu ama kendisi gömleğinin iki düğmesini bile ilikleyemiyordu. Neden ben yapamayacakmışım? İşte o gün içimde bir şey değişti. Bu öfkeyi motivasyona dönüştürdüm. Şu an fabrikada hâkim olmadığım bir iş yok. Aynı zamanda çalışan temsilcisiyim. Bu yüzden, hiç sanayi ortamında bulunmamış kadın arkadaşlarıma şunu söylemek istiyorum: Korkmayın. Kimsenin sizi küçük düşürmesine, ‘Yapamazsın’ demesine kulak asmayın. Sanayi de kadın elinin değdiği her yer gibi güzelleşir” dedi.
Erten: Eşitliğin sağlanması için 134 yıl gerekiyor
İZİKAD olarak, kadınların ekonomik, siyasi ve sosyal alanda var olmasının bir tercih değil, bir zorunluluk olduğuna inandıklarını dile getiren İZİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Özden Monkul Erten, “Amacımız, toplumsal cinsiyet eşitliğini benimseyen bir yapı kurmak. Ne yazık ki yapılan çalışmalar gösteriyor ki, toplumsal cinsiyet eşitliğinin tam anlamıyla sağlanması için mevcut hızla devam edilirse 134 yıl gerekiyor. Bu süre kabul edilemez. Tıpkı bu salondaki herkes gibi biz de bunu kabul etmiyoruz ve süreci hızlandırmak için projeler üretiyoruz. Herkesin daha eşit bir geleceğe sahip olması için bu sorunu hala utanarak konuşmamak adına, İş Kadını Dernekleri gibi örgütler altında değil, toplumsal olarak ortak bir çaba sarf etmeliyiz. Kadınların söz hakkı var, ama belki de en çok ihtiyaç duyduğumuz şey, meslek gruplarının cinsiyetle anılmadığı bir dünya. Kadın pilot, kadın mühendis, kadın şoför demek zorunda kalmadığımız; kadınların sadece istediklerini yapabilmek için güçlü olmak zorunda kalmadığı, güçlü olmanın övülmediği bir toplum hayal ediyoruz” ifadelerinde bulundu.
Mutlu: Konak kadına şiddetin yoğun olduğu ilçelerden
Konak’ta kadın belediye başkanı olarak görev yapan ikinci kişi olduğuna dikkat çeken Nilüfer Çınarlı Mutlu, kadın emeğinin görünürlüğünü artırma amacında olduklarını belirterek, “Belediyemizin istihdam politikalarını da bu doğrultuda önceliklendirdik. Yerel Eşitlik Eylem Planı çalışmalarımız devam ediyor. Konak, kadına yönelik şiddetin sıkça yaşandığı ilçelerden biri. Bu gerçekle yüzleşiyor ve kadın dayanışma örgütleriyle iş birliği içinde çeşitli projeler yürütüyoruz. Hedefimiz; toplumsal cinsiyet eşitliğini belediyemizden başlatarak tüm ilçeye yaymak. Biz belediye olarak kadınlara yönelik pozitif ayrımcılığın da aslında bir ayrımcılık biçimi olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle kadınları dezavantajlı grup olarak görerek onların güçlenmesini desteklemeye çalışıyoruz. Bu kapsamda CEİT (Cinsiyet Eşitliği İzleme Topluluğu)’ne üye olduk. Yerel eşitlik birimi kurduk ve bu birimde sadece kadın STK’larıyla değil, toplumsal cinsiyet odaklı çalışan tüm STK’larla iş birliği yapıyoruz. Türkiye Belediyeler Birliği tarafından pilot bölge olarak seçildik. 2023-2024 Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Raporu’na göre 15-24 yaş grubundaki kadınların yüzde 29’u, erkeklerin yüzde 15’i ne eğitimde ne istihdamda yer alıyor. Bu tabloyu değiştirmek istiyoruz” açıklamasında bulundu.
Kuzucu: Kadın liderler daha az tanınıyor
Kadınların da yer aldığı karma ekiplerde iş birliğinin, yaratıcılığın ve çeşitliliğin arttığına dikkat çeken Hale Kuzucu, “Kadınları dahil ettiğimizde sadece asker koğuşu gibi tek sesli ortamlardan çıkmış olmuyoruz; aynı zamanda daha renkli, üretken ve adil bir zemine kavuşuyoruz. Bugün dünya liderlerine baktığımızda kadınların oranı yalnızca yüzde 10. Microsoft’un kurucusu Bill Gates hemen bilinirken, IBM’in eski CEO’su Virginia Rometty gibi kadın liderler daha az tanınıyor. Çünkü kadınlar tarih boyunca daha az görünür olmuş. Hâlâ 2002’den bu yana toplumsal cinsiyet eşitliği verileri birçok ülkede olumlu yönde değil, olumsuz yönde ilerliyor. Cinsiyetten bağımsız bir şekilde, yetkinliğe ve yeterliliğe odaklandığımızda verim de beraberinde geliyor” diye belirtti.
Ergin: Hala yapacağımız çok şey var
İkinci panel konuşmacılarından Filiz Ergin ise “Kadınlara uygun çalışma ortamları sağlamak için çok çaba gösteriyoruz. İş ortaklıklarımız devam ediyor ve bu projeyle birçok istihdam sağladık. Ne kadar çok kadın arkadaşımız gelirse, bu dönüşümü içeride daha fazla görüyoruz. Kadının değiştiği yerde bir şeyler açılıyor. Belki yaratılışımızın getirdiği özelliklerle birçok şeyi aynı anda yapabilme kabiliyetine sahibiz. Bir de çok detaycı yaklaşabiliyoruz. Bu anlamda işbirliği ve dayanışmayı çok güçlü bir şekilde yapabiliyoruz. Bu iyi uygulamalarla beraber içeride hala yapacağımız çok şey var” dedi.
