Petrol Ürünleri İşverenler Sendikası (PÜİS), akaryakıt bayilerinin gündemindeki sorunları görüşmek amacıyla 15 Bölge Başkanı, 81 İl Başkanı, İlçe Başkanları, Yüksek İstişare Konseyi ile Gençlik Konseyi Üyeleriyle toplandı.
PÜİS Başkanlar Kurulu Toplantısı’ndan sonra bir açıklama yapan PÜİS Genel Başkanı İmran Okumuş şunları söyledi:
“Dolar kuru ve brent petroldeki artışa bağlı olarak akaryakıta gelen zamlar, akaryakıt ürünlerindeki ÖTV ve KDV artışı ile sektördeki son gelişmeleri değerlendirmek üzere 81 il başkanımız, 15 bölge başkanımız, ilçe başkanlarımız, Yüksek İstişare Konseyi ile Gençlik Konseyi üyelerimizle bir toplantı yaptık. Yaklaşık 3 saat süren toplantıda bayilerimizin yaşadıkları tüm sorunları ayrıntılarıyla görüştük, atılması gereken adımları değerlendirdik.
“Bayilerin kar payları maktudan yüzdeye dönüştürülmeli”
Toplantıda görüşülen konuların başında bayilerin kar payları geldi. Akaryakıta doların ve brent petrolün artışından dolayı gelen zamlar ve akaryakıt ürünlerindeki ÖTV ve KDV artışı bayilerin maktu bir rakamdan oluşan kar paylarını yüzdesel olarak düşürdü.
Okumuş, “Başta asgari ücret artışı olmak üzere, istasyondaki gider kalemlerine gelen zamlar bayilerin maliyetlerini katlayarak arttırdı. Bayilerin bu maliyetlerin altında kalkabilmesi ve ayakta kalabilmesinin tek yolu bayilerin kar paylarının maktudan yüzdeye dönüştürülmesi ve verilecek yüzdesel kay payının hesaplanmasında enflasyon, asgari ücret ve döviz kuru ile enerji maliyetlerindeki artışların göz önüne alınmasıdır.
Bayilerin TSE vizeleri, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı denetimleri, yeni nesil yazarkasalar gibi görünmeyen birçok gider kalemi de mutlaka düzenleme yapılırken değerlendirilmelidir. Toplantıya katılan tüm başkanlarımız bu konudaki görüşlerini aynı şekilde dile getirerek, bu düzenlemenin yapılmaması ve çözüm getirilmemesi halinde başta kırsal kesimde faaliyet gösterenler olmak üzere birçok istasyonun tek tek kapanacağı, atadan babadan bu mesleği yapan, dürüst çalışan bayilerin sektörden çekileceği ve sektörde tekelleşme oluşacağı konusunda görüş birliğine vardı” dedi.
“Bayilerin finansman ihtiyacı için özel kredi imkanı sağlanmalıdır”
Toplantıda görüşülen bir diğer konu bayilerin finansman ihtiyacındaki artış oldu. Okumuş, “Özellikle ÖTV ve KDV artışından sonra bayilerin finansman ihtiyaçları katlanarak arttığı, ancak bankalar bayilerin artan kredi taleplerine yanıt vermek bir yana, kredi limitlerini düşürmeye başladı. Tarım bölgelerinde faaliyet gösteren bayilerimizin önemli bir kısmı çiftçiye vadeli yakıt veriyor.
Dağıtım şirketlerinin bayilere uyguladıkları vadeleri tamamen kaldırarak peşin parayla yakıt satma yoluna gitmeleri bu sorunu daha da ağırlaştırdı” diye konuştu.
Bayilerin bu yükün altından kalkmasının mümkün olmadığı dile getiren Okumuş, finansman sıkıntısı bu şiddette devam ettiği takdirde, özellikle satışı düşük olan, kırsal bölgelerde faaliyet gösteren akaryakıt bayilerinin yakıt alıp faaliyetlerini sürdürmelerine imkan olamayacağını söyledi.
Okumuş, “Petrol piyasası mevzuatına göre 6 ay pompadan satış yapılmadığı takdirde istasyonların lisansları sona erdirilmektedir. Yılın 365 günü, günün 24 saati vatandaşlara hizmet veren istasyonlarımızın yarattıkları istihdam ve katma değer, özverili bir şekilde vergi tahsildarı gibi çalışarak hazineye topladığı vergiler göz önüne alınarak akaryakıt bayilerine özel kredi imkanı sağlanmalıdır. Bu yapılmadığı takdirde bayilerimiz tefecilerin eline düşecek ve istihdam yaratan, devletin tahsildarlığını yapan, vergisini son kuruşuna kadar ödeyen akaryakıt bayileri istasyonlarını tefecilere bırakmak zorunda kalacaktır” şeklinde konuştu.
Kredi kartı ile satışların yükü bayide
Akaryakıt sektöründe kredi kartı ile yapılan satışların payı her geçen gün artıyor.
Bayiler kredi kartı ile yaptıkları satışların bedelini ertesi gün bankadan tahsil etmek istedikleri takdirde bankalar bayilerden POS komisyonu alıyor. Şu anda yürürlükte olan ve Bankalararası Kart Merkezinin belirlediği komisyon oranı yüzde 1,58’dir.
Bir başka ifadeyle bayi zaten çok düşük olan kar payının yüzde 1,58’ini bankalara vermek zorunda kalıyor. Ayakta kalmak için çırpınan bayilerden alınan bu yüksek komisyonların yapılacak bir düzenlemeyle çok cüzi miktarlara düşürülmesi, bayilere bir nebze de olsa nefes aldıracaktır.
“Nakliye ücretleri bayinin cebinden çıkıyor”
Akaryakıt fiyatlarının artması sonucunda nakliye ücretleri de yükseldi. Nakliye ücretleri bayi ve dağıtıcı entegre kar payının içinde yer alıyor. Bir başka ifadeyle akaryakıt fiyat oluşumunda nakliye ücreti dikkate alınmıyor. Dolayısıyla nakliye ücretlerindeki artışlar bayinin kar payından, hatta bazı zamanlar cebinden gidiyor.
Hemen hemen her sektörde bir gider kalemi olan nakliye ücretlerinin kar payından bağımsız olarak fiyat oluşumunda yer alması ve kilometre bazında günün ekonomik koşullarına uygun olarak belirlenmesi talebimizi tekrar dile getiriyoruz.
“Fatura ticareti yeniden ivme kazandı”
Sektörün en büyük sorunlarından birinin akaryakıt ürünleri üzerinden yapılan vergi kaçakçılığı olduğunu aktaran Okumuş, “Akaryakıt ürünlerinden alınan KDV’nin devlet hazinesine değil, fatura ticareti yapılarak birilerinin cebine girmesine yol açan bu kaçakçılık, bir yandan devletimizin vergi kaybına neden olurken, diğer yandan da sektörümüzde haksız rekabete yol açmaktadır.
Sektörümüzün adını lekeleyen, akaryakıt bayilerinin meslek onurunu zedeleyen ve geleceğini çalan bu kaçakçıların sektörden temizlenmesi için, TBMM’de sektörün tüm paydaşlarıyla görüşülerek hazırlanan ‘7318 Vergi Usul Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’ 30 Nisan 2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmişti. Kanun yürürlüğe girdikten sonra bu sorun oldukça azalmıştı. Ancak bugün yaptığımız Başkanlar Kurulu Toplantımızda, geçmişte olduğu gibi yine rafineri fiyatının altındaki fiyatlarla satışlar yapıldığı, fatura ticaretinin yeniden canlandığı bilgisi tüm bölge, il ve ilçe başkanlarımızca dile getirildi. Devletimizin vergi kaybının önlenmesi ve sektörümüzde yaratılan haksız rekabetin sona erdirilmesi için fatura ticareti yapanlar konusunda gerekli denetimlerin ve yasal işlemlerin yapılmasını, daha da önemlisi KDV ve ÖTV’nin birleştirilmesi talebimizin acilen değerlendirilmesini talep ediyoruz” dedi.
“Gri alan ortadan kaldırılmalıdır”
Rafineri şirketleri dağıtım şirketlerine bazı primler veya indirimler sağlamaktadır. Dağıtım şirketleri ise bu indirimleri EPDK’nın öngördüğü yasal fiyat metodolojisi içinde göstermeyip, bu indirimi sadece bazı bayilerin uygulamakta olduğunu ifade eden Okumuş, “Bu da sektörde çok büyük bir haksız rekabet yaratmaktadır. Sektörün yapısını bozan ve bayilere büyük zarar veren bu uygulamanın sona erdirilmesi için gri alan mutlaka ortadan kaldırılmalıdır” şeklinde konuştu.
“Sektörde mali disiplin sağlanana kadar çalışmalarımızı sürdüreceğiz”
Okumuş, “Sektörün tüm paydaşlarının özlediği, sektörde olmasını istediği mali disiplin oluşana kadar PÜİS olarak çalışmalarımızı yılmadan sürdüreceğiz” dedi. Okumuş, “Biz ülkemizin önde gelen sektörlerinden birinin, akaryakıt sektörünün en önemli halkası olan akaryakıt bayileriyiz. Bizler yılın 365 günü, günün 24 saati yaz-kış demeden tüketicilere kesintisiz üst düzey hizmet vermekten gurur duyan bir camiayız. Yarattığımız istihdam ve katma değer, topladığımız vergi, ödediğimiz gelir ve kurumlar vergisiyle gurur duyan, her zaman devletinin yanında olan bir topluluğun üyeleriyiz.
Çoğumuz atamızdan, babamızdan kalan istasyonları kutsal birer emanet gibi devraldık ve bu emanete zarar gelmemesi için özveriyle çalışıyoruz. Dürüst ticaret yapan dürüst bayileri korumak devletimizin asli görevlerinden biridir. Cumhuriyetimizin 100. Yılında ülkemizin en önemli sektörünün en önemli halkası olan akaryakıt bayileri olarak, kapı kapı dolaşarak batmamak için mücadele eden bir sektör mensubu olmaktan çıkıp, ticaretini istikrarlı ve önünü görerek yapabilen bir sektör olmayı 100. Yılımızda çok arzuluyoruz. Önümüzdeki süreçte tüm gayretimiz de bu yönde olacaktır” ifadelerine yer verdi.