Covid-19 pandemisinin başlamasının üzerinden 3 yılı aşkın süre geçti. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünyada 770 milyon vaka, 6,9 milyon ölüm meydana geldi. Ülkemizde ise resmi rakamlara göre 17 milyon kişi hastalığa yakalanırken yaklaşık 101 bin kişi hayatını kaybetti. Birçok viral enfeksiyonda olduğu gibi Covid-19’da da güncel bilgiler ışığında hastalığın tedavisinde kullanabileceğimiz etkin antiviral ilaçlar halen mevcut değil. Aşıların ve virüste meydana gelen değişiklikler nedeniyle Covid-19 hastalığı etkisini azaltmış, diğer solunum yolu enfeksiyonu yapan virüsler gibi hareket ediliyor. Açıklamalarında ‘Son aylarda Omicron varyantından köken aldığı düşünülen Eris varyantı, şu an en yeni ve bulaşıcı Covid-19 varyantı’ açıklamalarında bulunan İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Enfeksiyon ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Servet Öztürk “Dünya Sağlık Örgütü tarafından izlenmesi gereken varyant olarak tanımlandı. Şu an için ülkemizde oldukça az sayıda Eris varyantı olup sonbahar sezonuna girmemiz ve okul sezonunun başlaması gibi etkenlerle ülke geneline yayılacağı tahmin ediliyor” dedi.
“Semptom olarak diğer Covid-19 varyantlarından farklı değil”
Eris varyantının diğer varyantlardan daha fazla bulaşıcı olduğunu söyleyen Doç. Dr. Öztürk, “Bulaş yolu genellikle damlacık yolu ve enfekte yüzeylerle temas ile meydana geliyor. Semptom olarak diğer Covid-19 varyantlarından farklı değil. Sıklıkla ateş yüksekliği, öksürük, boğaz ağrısı, kas-eklem ağrıları, baş ağrısı, burun akıntısı-tıkanıklığı, tat ve koku kaybı ve ishal olarak özetlenebilir. Covid aşışı olmak hastalığa karşı tam koruma sağlamamasına rağmen aşı olmanın hastalığa yakalanma ve hastalığın hafif geçirilmesi üzerine olumlu etkisi mevcut. Diğer varyantlarda olduğu gibi maske-mesafe-hijyen ve kapalı ortamlardan uzak durulması en faydalı koruyucu faaliyetler” dedi.
“Kapalı ortamlarda maske uygulamaları hayat kurtarıcı olacak”
Eris varyantının daha ağır hastalık yaptığına dair elimizde yeterli veri olmadığını belirten Doç. Dr. Öztürk, “Ancak diğer varyantlarda olduğu gibi Eris varyantında da ileri yaş ve ek hastalığı olanlarda Covid-19 hastalığı gençlere göre daha ağır seyredebilir. Maske, mesafe ve hijyen uygulamaları sadece Covid-19 hastalığı için değil neredeyse tüm enfeksiyon etkenlerinin bulaşının engellenmesi için oldukça önemli. Covid-19 sürecinde yapılan izolasyon tedbirleri sayesinde dünyada ve ülkemizde mevsimsel grip, tüberküloz, menenjit gibi birçok enfeksiyon vaka sayıları oldukça azaldı. Kontrolsüz kalabalıklardan uzak durma, hijyen önlemlerine riayet etme ve özellikle kapalı ortamlarda maske uygulamaları hayat kurtarıcı olmaya devam edecek” dedi.
Havaların soğuduğu ve bu nedenle insanların kapalı ve havasız ortamlarda daha fazla zaman geçirdiği kış mevsimi tüm virüsler gibi koronavirüslerin bulaşı için uygun zamanlar olduğunu ifade eden Doç. Dr. Öztürk, “Bu nedenle önümüzdeki aylar hastalığın yayılması için oldukça riskli. Açık havada mesafe ve maske önlemleri ile virüs bulaşı çok düşük iken kapalı ortamlarda özellikle havalandırılmayan ve hava sirkülasyonu olmayan mekanlarda oldukça yüksek.Eğitim sezonuna başladığımız günlerde ülkemizde bir önemli nokta da çocukların okullarda enfeksiyona maruz kalması ve aile üyelerine hastalığı yaymasına neden olmakta. Özellikle kapalı mekanlarda mesafe ve hijyen önlemlerine dikkat edin, kaliteli uyuyun, alkol ve tütün mamullerinden uzak durun, bol su tüketin ve Akdeniz diyetiyle sağlıklı beslenin” diye konuştu
