Cumartesi, Kasım 23, 2024

Vurursan çiftçiye kim görür etkiyi…

Emekli maaşlarına temmuzda yapılan pardon yapılmayan zamlara tepki gösterildi mi? Gösterildi.  Çarşıda, pazarda, sokaklarda halk ve sendikal örgütler tepki gösterdi. Medyanın özgür kanadı buna destek verdi, kamuoyuna yansıttı.

Diğer kesim, yani yandaş medya destek veriyor gibi yaptı, iktidar ara zam yağacak dedi. Sonra ara zam planlanıyor diye çevirdiler. Bir kısmı Erdoğan çok zam yapacak dedi. Sonra ortaya 29 Ekim için emeklilerin tümüne seyyanen para ödenecek iddiası da epeyce konuşulur oldu.
 
Geldik Kasım ayının ikinci yarısına.  Durum nedir?
 
Emekliye ara zam yapılmadı. 29 Ekim’de, Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında, ödenecek para, yani 5 bin lira tüm emeklilere 15 Kasım’a kadar yatacak dediler. Bir de baktık ki, çalışan emekliler bundan hariç tutulmuş. Gerekçesi şöyle açıklandı: çalışıyorlar para kazanıyorlar.
 
Emekli keyfinden mi çalışıyor? Aldığı 7 bin 500 lira maaş ile, kirada ise kirasını, elektrik, su, doğalgaz yoksa tüp gaz, internet parasını ödeyince elinde para mı kalıyor?  Bundan 10 yıl önce emekliler torunlarına harçlık verebiliyordu, şimdi gözleri yaşlı.  Bizim emeklilerimizin Avrupalı emekliler gibi tatile çıkma oranı çok düşük. Emekliler sadece çocuklarının yanına gitmeyi tatil sayıyor, ya da köyündeki komşusuna…
 
Çalışan emeklilerin yanında Tarım Bakanlığının Çiftçi Kayıt Sisteminde (ÇKS) yer alanlara da ödeme yapılmadığı ortaya çıktı. Tarım Bakanının kapısından genelde büyük üreticiler ve büyük şirketler girdiği için bakan bey herhalde çiftçiyi zengin sayıyor.

Birkaç dönüm tarlası olup da sebze yetiştirenlerin çokluğu muhtemelen hatırlanmıyor bile. Bu üretici çiftçiler gece gündüz, yağmur, çamur, sıcak soğuk demeden her mevsim toprağı işliyorlar, sebzelerini sürekli izliyor, sulamasını, gübrelemesini yapıyorlar.
 Şimdi bunlara çalışma denirse ne olur?
 
Bu çalışan insanlara yılda ödenen mazot gübre desteği zaten üç yüz beş yüz lira.  Ben sana üç yüz lira veriyorum, beş bin liranı kesiyorum demek hangi mantığa sığar ki acaba?
 
Çiftçilerin bir kısmı ÇKS kaydını sildiriyor. Bu yıl için zaten konu kapandı. İleride benzer durum olursa devlet desteği hakkını kaybetmemek istiyorlar. Bu eylem ister istemez istatistik açısından sıkıntı yaratacak.

ÇKS kaydı olan çiftçiler bahçesinde ne kadar ağaç olduğunu, ne kadar meyva hasat ettiğini, kaç dönümde ne tür sebze ektiğini, kaç hayvanı olduğunu ve cinslerini, arıcılık yapanlar kovan sayılarını her yıl İlçe Tarım Müdürlüklerine bildiriyorlar.  Tarım Bakanlığı da ülkemizde şundan bu kadar yetişiyor, üretiliyor diye kamuoyuna ve TBMM’ye bilgi veriyor.
 
Bundan sonra kimin ne ürettiğini önemsemeyen bir Tarım Bakanı göreceğiz. Eskiden öğrenciler olmasaydı maarifi idare etmek çok kolaydı diyen bakan gibi, çiftçisi olmayan Tarım Bakanına sahip olacağız.
 
Kraldan fazla kralcı olanlar her zaman kralın devrilmesine yol açmışlardır.  Şimdi yandaş medya Erdoğan sorunu inceletecek mesajını veriyor.  Yani Erdoğan yine mi kandırıldı? Paraları ondan habersiz mi dağıttılar?
 
Emeklinin tepesine vurdular. Sanki emeklinin çocuğu, torunu, arkadaşı yokmuşçasına…
 
Çiftçiye vurdular, sanki ürettiğini satmak için ona muhtaçmış gibicesine. Ver yetkiyi gör etkiyi deyip bir güzel destek alanlar, şimdi emekli ile çiftçiyi vuruyor.  Emekliyi bilmem ama çiftçi geçinmek için ürününü ederinden satarsa domatesi yüz liraya yeriz. Olan yine emekliye, halka olacak. Zira saray, adı üzerinde farklı bir yaşamda olacak yine.

İzkender Odabaşoğlu

Diğer Yazarlar