Pazar, Nisan 20, 2025

İş dünyası: 2024’te mali disiplinden taviz verilmemeli

İş dünyası, 2024 yılı beklentilerini paylaştı. 2023 yılının her anlamda zor bir yıl olduğunu belirten iş dünyası temsilcileri, 2024 yılının enflasyonda zirve beklentisi, baz etkisi ile düşüş ve yerel seçimler nedeniyle farklılıklar içeren bir yıl olacağını söyledi. Türkiye’nin yeni bir seçim yılına giriyor olmasının ekonomide olumlu bir yansıması olmayacağını ifade eden iş insanları, yeni yılda mali disiplinden ve enflasyon ile mücadeleden şartlar ne olursa olsun taviz verilmemesinin, ekonominin geleceği açısından kritik olduğuna dikkat çektiler.


Baran: En temel hedef, enflasyonu düşürmek olmalı

Ankara Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran da 2023 yılını değerlendirerek, 2024 yılına ilişkin öngörü ve beklentilerini paylaştı. Dünyanın zorlu bir süreç yaşadığını ve gelişmiş ülkelerin dahi enflasyonla mücadele süreci yürüttüğünü kaydeden Baran, “Ülkemizde de politikalar bunu sağlama yönünde uygulamaya konuyor. 2024 yılının en temel hedefi de enflasyonu düşürmek olacak. Bu hedef için ortaya konan politikalar yavaşlama riski ortaya çıkarsa da, bu riskleri, daha iyi sonuçlara ulaşmak için geçici zorluk olarak görüp, hazırlığımızı doğru yapmamız gerekiyor. Ülkemize güveniyoruz. Türkiye Cumhuriyeti’nin ikinci yüzyılında, ticarette, sporda, bilimde, kültürde, tarımda, sanayide ve diğer tüm alanlarda yepyeni başarılar yakalayacağımıza inanıyoruz. Başkent’in iş dünyası olarak dünyanın dört bir yanına ‘Made in Türkiye’ damgalı ürünlerimizin yer almasını hedefliyoruz” dedi. 


Kasalı: Yılın ilk yarısında parasal genişleme olacak

Yüksek enflasyon ile sıkıntılı bir yılı geride bırakmaya hazırlandıklarını ifade eden Batı Anadolu Sanayici ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Kasalı, “Yılın ilk yarısında asgari ücretin etkisiyle sınırlı olsa da bir parasal genişlemeyi yaşayacağımızı düşünüyorum. Enflasyonun bu süreçte zirveyi göreceğini ve seçimlerden sonra hem daha sıkı para politikalarının uygulanacağına olan inancımız hem de baz etkisi ile belli bir seviyeye düşen enflasyon, 2024 yılını değişken bir yıl haline getirecek. Yılın ikinci yarısında ekonomi yönetiminin ciddi bir sınav vereceğini düşünüyorum. Baz etkisiyle yüzde 40’lara gerilemesi beklenen enflasyonu baz etkisine rağmen yüzde 40 altına getirebilmek için kararlı politikalara devam edilmesi, yeni ekonomi yönetiminin güçlü duruşuna devam etmesi önem taşımakta” dedi. 


Küçükkurt: Sıkı para politikasına devam edilmeli

Ekonomik tablonun Kahramanmaraş depremleriyle daha zor hale geldiğini söyleyen İzmir Sanayici ve İş İnsanları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Küçükkurt da “Maliye ve Hazine Bakanı Mehmet Şimşek ve Merkez Bankası Başkanı Gaye Erkan’ın yanı sıra Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile geçilen Ortodoks ekonomi politikalarının meyvelerini 2024 yılında toplayacağımızı düşünüyorum. Her ne kadar yerel seçim sıkı para politikasının uygulanmasında bir engel görünse de yeni yönetimin bunu sınırlı tutacağını ve seçim sonrası sıkı para politikasına devam edeceğini umuyorum” diye konuştu. 


Sezgin: 2024’te de enflasyon gündemdeki yerini koruyacak

2023 yılının Türkiye ekonomisi için pek çok zorluğu beraberinde getirdiğini ifade eden İzmir İş Kadınları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Betül Sezgin, “Küresel ekonomik dalgalanmalar, yaşadığımız deprem ve bölgesel gerilimler, ekonomik istikrarı tehdit etti. Ancak, mali disiplin ve realist politikaların uygulanması, 2024 için olumlu bir beklenti yarattığının da altını çizmek istiyorum. Enflasyonun kontrol altına alınması ve yerel seçimlerin ekonomik politikalara etkisi yılın ilk yarısındaki gündemimiz olacak gibi görünürken, baz etkisi ile yılın ikinci yarısındaki enflasyondaki düşüşün sürdürülmesi adına sıkı para politikalarına devam edilmesi gerektiğini de vurgulamak isterim” cümlelerini dile getirdi. 


Aşkıner: Reform sürecine odaklanılmalı

2024’e yönelik beklentilerinin yeni ekonomi yönetiminin sağlam adımlarıyla şekillendiğini belirten Ege İş Kadınları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Şahika Aşkıner de “Yerel seçimlerin öncesindeki ekonomik dinamikleri anlamak ve buna göre stratejiler oluşturmak, iş dünyamız için hayati bir öneme sahip. Enflasyonun seyrindeki değişiklikleri dikkate alarak, yerel seçimler sonrasında yeni ekonomi yönetiminin ortaya koyacağı politikalara odaklanmalıyız. Yatırım ortamının iyileştirilmesi, rekabet avantajlarının artırılması ve reform süreçlerinin hızlandırılması, ülke ekonomisinin güçlenmesi adına öncelikli hedeflerimiz arasında yer almalı” dedi. 


Telseren: Katma değerli üretim ve ihracata öncelik verilmeli

Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Erol Diren ise yeni politikaların 2024’te ekonomik toparlanma beklentilerini artırdığını söyledi. Diren, “Yüksek enflasyonun kontrol altına alınmasındaki kararlılık, yerel seçimlerin ekonomik dinamiklere etkisi ve yeni ekonomi yönetiminin sürdürülebilir büyüme hedefleri, iş dünyası için kritik öneme sahip. Yerel seçim döneminin ekonomik planlamalar üzerindeki muhtemel etkilerini öngörüyor, seçim ekonomisinin uygulanmaması, mali disiplinden taviz verilmemesi gerektiğine inanıyoruz” diye konuştu.


Ertuğrul: İhracatçıyı zor bir yıl bekliyor

Ege Giyim Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Hayati Ertuğrul ise genişleyici para ve maliye politikalarının 2023’te tüm dünyada terk edildiğini belirtti. Enflasyonist ortamda işverenlerin maliyetlerinin sürekli arttığını belirten Ertuğrul, “Üretim yapan ihracatçıya yeni destekler sağlanmalı. Aksi halde yeni yılda sektörümüzde sorunlar daha da artacak, istihdamda düşüşler meydana gelebilecek.  Hazır giyim ve konfeksiyon sektöründeki ana pazarımız olan AB’deki daralma nedeniyle de ihracatçıyı zor bir yıl beklemekte” dedi. 


Günel: 2024’te kararlı politikalara vurgu yapılmalı

Ekonominin 2023 yılındaki dalgalı seyrinin Türk iş dünyasını etkilemiş olsa da 2024’e dair umutlarını canlı tuttuklarını ifade eden Kemalpaşa Sanayici ve İş İnsanları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Mutlu Can Günel, “Yerel seçimlerin yılın ilk yarısında gerçekleşeceği bir dönemde, ekonomik politikaların doğru bir şekilde yönlendirilmesi büyük bir önem arz etmekte. Özellikle enflasyonla mücadeledeki realist politikalar, iş dünyasının güvenini kazandı. Ancak, bu güveni devam ettirebilmek için yeni ekonomi yönetiminin kararlı politikalarına vurgu yapmak önemli. Yatırımların teşvik edilmesi, büyüme potansiyelimizin artırılması ve Türk iş dünyasının rekabet gücünün güçlendirilmesi için stratejik adımların atılması gerekmekte” cümlelerini kullandı.  Bu anlamda 2024 yılında ekonomi politikasındaki doğru yoldan vazgeçilmemesi gerektiğini belirten Günel, yeni ekonomi yönetiminin arkasında durmaya devam etmenin şart olduğunu vurguladı. 


Korkmaz: 2024’ün seyrini yeni ekonomi stratejileri belirleyecek

Ekonomik politikalardaki değişimin iş dünyası ve tüketiciler arasında bir umut ışığı yarattığını söyleyen Türkiye Genç İşadamları Derneği Ege Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Engin Korkmaz da “Yüksek enflasyonun azaltılması ve yeni ekonomi yönetiminin uygulayacağı Ortodoks politikalar, 2024’ün ekonomik seyrini belirleyecek en önemli faktörler. Yerel seçimler öncesi ve sonrasında ekonomik istikrarın sürdürülmesi, Türkiye’nin güçlü bir büyüme dönemine girmesine katkı sağlayacağına inanıyoruz. Yeni ekonomi yönetimi tarafından yapılan atılımlar ve alınan kararlar, 2024 için ekonomik bir toparlanmanın işaretlerini verdiğini de eklemek gerek. Enflasyonla mücadeledeki kararlılık ve mali disiplin, ekonomik istikrarın sağlanması adına önemli adımlar. Yerel seçimlerin ekonomi üzerindeki etkisi ve yeni ekonomi yönetiminin belirleyeceği stratejiler, önümüzdeki dönemin kritik konuları olacak” dedi.


Torun: Enflasyonla mücadelede kararlılıktan taviz verilmemeli

Ege Otomotiv Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Torun, 2024 yılının yeni ekonomi yönetiminin belirlediği politikalar ve alınan önlemlerde ısrar edilip edilmeyeceğinin belirleneceği bir yıl olacağını dile getirdi.  Enflasyon ile küresel anlamda mücadelenin yöntemlerinin belli olduğunu söyleyen Torun, “Yeni ekonomi yönetimimiz göreve geldiği günden beri bu politikayı sürdürüyor olması, iş dünyasının dışında kredi derecelendirme kuruluşlarının da dikkatini çektiğini görüyoruz. Bu politikada ısrar edildiği takdirde 2024 için olumlu bir ekonomik tabloya işaret ediyor gibi görünüyor. Enflasyonla mücadeledeki kararlılık, mali disiplin ve yerel seçimlerin ekonomik dinamiklere olan etkisi, iş dünyasının stratejik planlamalarını belirlerken dikkate alması gereken kritik unsurlar olurken, seçimlerden sonra sıkı para politikalarının devam etmesini, enflasyon ile mücadelede başarının anahtarı olarak görüyoruz ve bu yönde yürütülen politikaları destekliyoruz” diye konuştu. 


Zengin: Kayıt dışı mücadele ve vergi yükünün azaltılması öncelik olmalı

İzmir Yeminli Mali Müşavirler Odası Yönetim Kurulu Başkanı Yaşar Zengin ise birçok zorluklarla dolu bir yılın geride kaldığını söyledi. Türkiye’de uygulanan büyüme odaklı düşük faiz politikasının enflasyonu fazlasıyla yükselttiğini kaydeden Zengin, “Yeni ekonomi yönetiminin reel ekonomi kurallarına uygun politik tutumları, enflasyondaki kartopu büyüme etkisini durdurdu, enflasyonun dizginlenmesi noktasında ilk adımların atılmasına neden oldu. 2024 yılında seçim ekonomisine teslim olmadan, yeni ekonomi idaresinin atmış olduğu adımların sürdürülmesi çok önemli. Kayıt dışı mücadele konusunda da 2024 yılında daha kararlı adımlar beklemekteyiz. Buna bağlı olarak vergi yükünün azaltılması özellikle yeni yatırımların önünü açması ve ekonominin daha sağlam bir temele oturması açısından da çok büyük önem arz ediyor” açıklamasını yaptı.

İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM