Millet bankasının CHP’ye vermiş olduğu kredi ancak hizmet üretimiyle geri ödenmelidir
Sevgili okurlarım,
Konuya bir önceki yazımdan devam ediyorum:
Tarihteki örneklerine baktığımızda da çağın getirdiği değişimleri izlemeyen hatta reddeden imparatorlukların dağılmaya başladıklarını görmekteyiz. Kültürel değişmenin, toplumun kültürel yapısında meydana gelen değişmeler olduğu değerlendirilmektedir. Örneğin, gelişmiş ülkelerdeki doğurganlık oranlarının azalması, insanlara sağlanan eğitim olanaklarının yükseltilmesi, toplumsal değişme olarak açıklanırken, bunun yanı sıra, tarımdaki mekanikleşmenin de kültürel değişme olarak değerlendirilmektedir.
Seçim sonunda CHP kuruluşunun kazandığı belediyelerde ciddi performans göstermesi gereklidir. Bu nedenle bazı önemli hususlara dikkat edeceklerini ümit ederek kısa not halinde hatırlatmalar yapmak isterim;
Seçilen belediye başkanları öncelikler CHP rozetlerini çıkarıp, parti kimliklerini bir kenara bırakarak, yöre halkına hiçbir ayırım gözetmeden hizmet üretmeli ve aynı zamanda bunu seslendirerek tüm kamuoyuyla interaktif bir iletişim kurmalıdır.
CHP’nin genel başkanı, il, ilçe başkanları belediye başkanlarına müdahale ederek işe insan almasını önermemelidirler. Bunun acısı, yıllardır partizan uygulamalar nedeniyle çekilmektedir. Belediyeler iş bulma kurumu değildir. Hamili kart yakınımdır uygulaması kesinlikle yapılmamalıdır. İzmir’de, ben şahsen, gerek Aziz Kocaoğlu gerekse Tunç Soyer dönemlerinde birçok uygulamaya şahit oldum.
Seçilen belediye başkanları, bir ULUSLARARASI BAĞIMSIZ DENETİM KURULUŞUNA görev vererek belediyenin son 10 yıllık denetimini içeren bir rapor hazırlatmalıdır. Ancak bu raporun gerçekleri yansıtması çok önemlidir. Bu bağımsız denetim kuruluşunun vereceği raporu da tüm kamuoyuna açıklayarak, belediyenin internet sitesine de koymalıdır. Böyle bir denetim raporunun hazırlanması ortalama 4 ay gibi bir zaman alacaktır ancak, belediyenin uluslararası kredi kaynak ve özel fonlar ile yatırım bankalarından, kredi sağlama yolunu da açacaktır. Bağımsız denetim kuruluşunun hazırlayacağı bu raporun, aynı zamanda eğer var ise, Sayıştay denetim raporu ile de mukayesesi gündeme gelebilecektir ki, bu durumda yanlı hazırlanmış Sayıştay raporlarının da gündeme getirilmesi söz konusu olabilecektir. Bu denetim raporlarının hazırlanması belediye şirketlerinde de uygulanmalıdır. Eğer her bir şirket için ayrı ayrı yapılırsa kamuoyu için daha tatmin edici olacağı dikkate alınmalıdır. Günümüzde hangi siyasi partinin yönetiminde olursa olsun hiçbir belediye şirketinin bağımsız denetim kuruluşu tarafından hazırlanmış raporu olmadığı gerçeği gözden uzak değildir ve kamuoyu sadece spekülasyonlar, dezenformasyonlar çerçevesinde yönlendirilmektedir.
CHP genel başkanı, belediyelere personel alınsın diye yönlendirme kesinlikle yapmamalıdır. Günümüze kadar, partizanlık yapıldığı için belediyelerde hizmetlere yeterli personel haricinde fazla kadrolar ihdas edildiği bir sır değildir. Belediye başkanı bir büyük üniversiteye veya bağımsız bir denetleme kuruluşuna performans analizi ile fizibilite etüdü yaptırmasının çok önemli olduğunu bir teknik uzman olarak vurgulamak isterim.
Kazanılan belediyelerde, öncelikle imar durumlarının kontrolü ve analizi yapılarak kaçak yapılan inşaat veya kısmi izinsiz tadilatların tespit edilerek yasal işlemlerin yapılması belli bir düzenin başlangıcı olacaktır.
Kazanılan belediyelerin, tarımsal alanlarının geniş olmasından faydalanılacak yörelerde muhakkak surette, özel tarımı geliştirme projeleri uygulanmalıdır. Bu projeler için üniversitelerden veya münferiden bilgili deneyimli teknik uzmanlardan da yararlanılması çok önemlidir.
Kazanılan belediyelerde halk ile devamlı temas edilerek, enerjinin ucuzlatılması için bazı ek önlemlerin veya yatırımların belediyeler tarafından yapılması da mümkündür. bu durum halkın alım gücüne ve refahına doğrudan etkili olabilecektir.
Kazanılan belediyelerde başkana bağlı bir birim ile muhakkak surette yöredeki SOSYO – KÜLTÜREL değişmeler takip edilmelidir. Toplumsal değişimin özelliklerine bakılacak olursa; öncelikle bu değişimin devamlılık gösteren bir süreç olduğu bilinmelidir. Toplumun temel bir karakteristiği ile de yakından ilgili olduğu unutulmamalıdır. Bu değişimin, bazı toplumsal sorunlara çözüm getirirken, bazen de sorun yarattığı görülmektedir ki bunların izlenmesi ve değerlendirilmesinin yapılması esastır.
Kazanılan belediyelerde halk ilişkileri için devamlı 7/24 çalışan bir mekanizma kurularak her konu en kısa zamanda, yaratılacak hiyerarşik uygulama ile cevaplanmalıdır. Bu cevaplamalar e-posta olarak ta yapılabilmelidir.
