Pazar, Mayıs 19, 2024

Zeytinyağında ihracat kısıtlamasının kaldırılması için gözler Bakanlıkta

Seda Gök Ticaret Gazetesi

Sektör, zeytinyağı ihracatı ile Türkiye’ye 423 milyon dolar döviz getirisi sağladı. Bu sezon tarihi bir rekor kıran zeytin zeytinyağı sektöründe, zeytin bahçelerinden güzel haberler geliyor. Çiçeklenmenin iyi olduğu bir dönemi yaşayan zeytin bahçeleri, sektörün olası bir iklim mağduriyeti yaşamaması halinde yeni bir rekora imza atacağının sinyallerini veriyor. Bu sinyal, sektörün stok yönetimi konusunda süreci doğru yönetmesi için de bir mesaj olarak yorumlandı.

Zeytincilik sektörü ihracatta hedef olarak ise güncellemeye gitti ve yeni hedefini 1 milyar dolar olarak belirledi. Türkiye’de ‘Var Yılı-Yok Yılı’ kavramı ise ağaç varlığının 192 milyon adede yükselmesi ve 48 farklı ilde zeytincilik faaliyetinin başlamasıyla yerini ‘Az Yılı-Çok Yılı’na bıraktı. Bütün bunlara paralel bir şekilde sektör, ambalajlı ve markalı ihracatını artırmaya odaklandı. Geçtiğimiz yıllarda bakanlık nezdinde verilen desteklerin yeniden verilmesini talep eden zeytinyağı ihracatçısı, bunu ‘indirim modeli’ ile verilmesini istiyor.

Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçı Birliği tarafından Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat’a yapılan ziyarette sektör bu talebini bir kere daha yeniledi. Heyet, zeytin ve zeytinyağı sektörüne ait sorunlar ve çözüm önerilerine yönelik istişare de bulundu.  

Bu sezon sektör, tarihin en yüksek ihracat rakamına ulaştı. Sofralık zeytin ihracatı ise bir önceki sezona kıyasla tutar bazında yüzde 7 artarak 172 milyon dolardan 184 milyon dolara yükseldi. 31 Ekim’de sona eren 2022/23 zeytinyağı ihracat sezonunda ise 118 ülkeye ihracat gerçekleştirildi ve toplam zeytinyağı ihracatı miktar bazında yüzde 158 artarak 58 bin tondan 150 bin tona, tutar bazında ise yüzde 259 artarak 201 milyon dolardan 723 milyon dolara yükseldi.  

Türkiye, 2022/23 sezonuna 50 bin ton zeytinyağı stoğuyla girdi. Rekolte ise 380 bin ton olarak tahmin ediliyor. Afrin’den gelen yaklaşık 50 bin ton zeytinyağı dikkate alındığında 480 bin ton düzeyinde zeytinyağı varlığının oluştuğu öngörülüyor. İç tüketim 160 bin ton civarında,150 bin ton ise ihracata gidiyor. Türkiye’nin yeni sezona yaklaşık 170 bin ton stok fazlasıyla gireceği tahmin ediliyor.  

Tüm bunlara ek olarak, geçtiğimiz hafta UZZK 2023/24 sezonu için daha önce 179 bin ton olarak ilan ettiği zeytinyağı rekolte tahminini 185 bin ton olarak güncelledi. Sektör bu veriler ışığında Türkiye’nin zeytinyağı arzında panik olmasını gerektirecek bir durum söz konusu olmadığında birleşiyor.

Son üç yılda zeytinyağına dört kez ihracat kısıtlaması getirildi. Bu kısıtlamaların piyasa üzerinde amaçlandığı gibi olumlu bir etkisi olmadığı ifade edilirken, fiyat artışlarını yavaşlatmakta yeteri kadar etkili olmadığı gibi, aksine üretici ve mal tedarikçilerini beklenti içine soktuğu ve yeterli miktarda mal arzı olmadığı için piyasayı daha da bloke ettiği belirtiliyor.


Depoda bekliyor değerini kaybediyor

Fiyatların kısıtlama uygulamasından bu yana yaklaşık yüzde 15-20 civarında artış gösterdiği belirtiliyor. İhraç edilemediği için depolarda bekletilen zeytinyağları ise sıcak hava ve olumsuz depolama koşulları nedeniyle bozulmaya maruz kaldığı, asidite ve diğer kıymetli spektler zarar gördüğü, yüksek kaliteli sızma yağlar rafinajlık yağlara dönüştüğü ve bu da yüzde 30’luk bir değer kaybına neden olduğunda birleşiyor.

Sektör temsilcileri söz konusu kısıtlama uygulaması hem iç piyasada hem de ihracatta hiçbir olumlu sonuç doğurmadığı ve uygulanmaya devam edilmesi durumunda, sektörde telafisi mümkün olmayan hasarlara yol açacağını ifade ediyorlar. Zor şartlarda kazanılmış olan birçok pazarın bu nedenle kaybetme noktasına gelindiği belirtiliyor.

İhracatın ve sektörün daha fazla zarara uğramaması için söz konusu kısıtlama kararları bir an önce gözden geçirilmesi gerektiğinde birleşen sektörün kanaat önderleri, serbest piyasa ekonomisi şartlarının devamının sağlanması ve ihracat kısıtlama uygulamalarının sonlandırılmasını talep ediyorlar.

Ambalajlı ürünlerde uygulanan ihracat desteklerinin muhakkak tekrar getirilmesi gerektiği belirtilirken, sektör olarak zeytin ve zeytinyağına yönelik geçmişte uygulanmakta olan pozitif ayrımcılığın devam ettirilmesi ve önümüzdeki yıllarda ürünlere yönelik desteklemelerin farklılaştırılarak devamının sağlanması istendi.

İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM