ASO’nun raporuna göre; 2040’a kadar Ankara’da 4 bin yeni start-up kurulması ve 1,3 milyar dolara varan yatırım alması bekleniyor
Türkiye’nin girişimcilik ekosistemi, ekonomik büyüme ve kalkınma hedeflerine ulaşmada temel bir unsur olarak öne çıkıyor. Girişimcilik, Ar-Ge ve inovasyon faaliyetleri, nitelikli istihdam yaratarak küresel rekabet gücünü pekiştiriyor. Ankara Sanayi Odası (ASO), buradan hareketle Türkiye’nin kalkınma hedeflerine ulaşmasının temel unsurlarından olan girişimcilik ekosistemini tüm yönleriyle analiz ettiği bir çalışma raporu hazırladı. ‘Girişimcilik Ekosisteminde Yatırım ve Fonlama Dinamikleri: Ankara’nın Yükselen Girişimcilik Potansiyeli ve Uluslararası Karşılaştırmalar’ adlı raporda, girişim sermayesinin tüm aşamaları kapsamlı bir şekilde ele alındı. ASO’nun raporunda; ihracat içinde yüksek teknoloji ihracatı payının Ankara’da yüzde 13 iken bu oranın Türkiye ortalaması için yüzde 3,8 ve İstanbul için ise yüzde 5 olduğu belirtildi.
Rapora göre, Ankara’da 3 yıllık süreçte 10 faal teknoparkta toplam bin 391 firma kuruldu. Başkent’teki start-up sayısı ise son 10 yıllık dönemde yıllık yüzde 8 büyüyerek bin 663’e ulaştı. Türkiye’deki start-up’ların yüzde 17’si, bu alanda her geçen gün hızla gelişmeye devam eden Ankara’da bulunuyor. 2040’a kadar Ankara’da 4 bin yeni start-up kurulması ve 1,3 milyar dolara varan yatırım alması bekleniyor.
Raporu değerlendiren ASO Başkanı Seyit Ardıç, Ankara’nın sahip olduğu güçlü akademik altyapı ve gelişmiş teknoloji merkezleriyle büyük bir girişimcilik potansiyeli olduğuna dikkat çekti. Ardıç, “Odamızın hazırladığı bu rapor Ankara’nın ulusal ve uluslararası rekabet gücünü artıracak stratejik adımların atılmasına katkı sunacak” dedi.
ASO, Türkiye’nin girişimcilik ekosistemini mercek altına aldı
Hazırlanan çalışma raporunda, Türkiye’nin girişimcilikteki durumunu tüm yönleriyle ele alınırken, Güney Kore, Macaristan, Polonya ve Birleşik Krallık gibi ülkelerdeki girişimcilik ekosistemi de analiz edilerek, karşılaştırıldı.
Biyoteknoloji, yapay zekâ ve sağlık teknolojileri gibi yenilikçi sektörlerdeki yatırım eğilimlerinin ön plana çıktığı 2020-2023 yılları arasında girişim sermayesinin tüm aşamalarının kapsamlı bir şekilde analiz edildiği raporda, Ankara’nın güçlü akademik altyapısı, teknoloji geliştirme bölgeleri ve Ar-Ge merkezleriyle girişimcilik ekosistemine yaptığı katkılar detaylı olarak ele alındı.
153 Ar-Ge merkezi ile girişimcilikteki role dikkat çekildi
Raporda; 153 Ar-Ge merkezi, 37 Tasarım Merkezi ve 13 Teknoloji Geliştirme Bölgesi ile Ankara’nın girişimcilik ekosistemindeki stratejik rolüne de dikkat çekildi. Yüksek teknoloji İhracatıyla da diğer şehirlerden ayrışan Ankara yüksek katma değerli üretim ve girişimi destekler bir ekosisteme ve görece rekabetçi üstünlüğe sahip olduğu vurgulandı. ASO’nun Ankara’nın Dış Ticaret Analizi ve Teknolojik Boyut (2018-2023) Raporu da Ankara’nın bu üstünlüğünü kanıtladığı ifade edildi.
ASO, işletmekte olduğu ASO Teknopark, Model Fabrika, Mesleki Test ve Sertifikalandırma Merkezi başta olmak üzere farklı iştirakleriyle girişim ve firmaların rekabet gücünün artışına ve yüksek katma değer üretmesine önemli katkılar sağlıyor. ASO’nun ortakları arasında olduğu girişimcilik ve start-upların gelişmesi ve ekonomiye katkısının artmasına yönelik önemli projelerinden biri de GarajX Teknoloji Geliştirme Merkezi. Hazırlıkları tamamlanan ve yıl sonunda faaliyete geçmesi planlanan GarajX sayesinde, yeni girişimciler ve öğrenciler fikirlerinin ticarileşmesi için gerekli çalışmaları yapabilecekleri ortamda faaliyetlerini yürütebilecek.
Start-up’lar, sağlık teknolojileri, oyun, enerji alanında yoğunlaşıyor
Ankara’daki start-up’lar özellikle sağlık teknolojileri, oyun, enerji, elektronik, yapay zekâ ve savunma alanında yoğunlaşıyor. Biyoteknoloji, siber güvenlik, sürdürülebilirlik gibi alanlarında da faaliyetlerle hızla artıyor. 2023 yılında Ankara’da yapay zekâ, elektronik, savunma ve enerji sektörlerinin ön plana çıktığı görülüyor. Savunma sanayiinin merkezi konumunda bulunan Ankara’da girişimcilerin bu alana yoğunlaştığı da dikkat çekiyor.
Yatırım fonlarının net varlık değeri 126 milyar TL
Raporda, Sermaye Piyasası Kurulu’nun Girişim Sermayesi istatistiklerine de yer verildi. Buna göre, girişimci sermayesi yatırım fonlarının net varlık değerinin 126 milyar TL olduğu, Ankara’daki yeni girişimci ve start-up’ların aldığı rakamların net varlıklar içindeki payının düşük kaldığı değerlendirildi. Bilim ve teknolojiye dayalı yapısıyla küresel arenada da rekabet edebilir bir girişimcilik merkezi potansiyeli olan Ankara’da yatırımcıların ilgisini çekecek bir ekosistem yaratmanın önemli olduğu vurgulandı. Ankara’nın girişimcilik potansiyelini tam anlamıyla hayata geçirilebilmesi için start-up’ların ihtiyaç duyduğu sermaye, mentörlük ve ağlara erişim imkânlarının artırılması gerektiği belirtildi. Raporda, Ankara’daki girişimcilik faaliyetlerinin küresel düzeyde desteklenmesi hedefi doğrultusunda politika önerilerine de yer verildi.
“ASO raporu, Ankara’nın girişimcilik potansiyelini harekete geçirecek”
Girişimciliğin sadece yeni iş alanları yaratmakla kalmadığını, inovasyonun önünü açarak ülkenin küresel rekabet gücünü pekiştirdiğini belirten Ardıç, ASO’nun hazırladığı raporun, Ankara’nın sahip olduğu yüksek girişimcilik potansiyelini harekete geçirmesine ve uluslararası rekabet gücünü artıracak stratejik adımların atılmasına katkı sunacağını söyledi.
ASO’nun girişimcilik ekosisteminin gelişmesine yönelik çalışmalar yaptığına da dikkat çeken Ardıç, “Kuruluş çalışmalarına başladığımız ASO Ankara Teknoloji Üssü, start-up’ların sanayi işletmeleriyle daha yakın ilişki içinde olacağı bir ekosistem yaratacak. Piyasa odaklı, ihracat potansiyeli yüksek girişimlere yer verilecek. Ankara Teknoloji Üssü, sanayi ile teknoloji tabanlı girişimciliği bir araya getirecek” dedi.
Ardıç, start-up ve teknoloji tabanlı girişimcilerin gelişebilmesi için imalat sanayi ve ticaret sektörleriyle etkileşimlerinin artırılması gerektiğini vurgularken yenilikçiliğin finansman, organizasyon ve insan sermayesiyle birlikte düşünülmesi gerektiğini belirtti. Ancak, teknoloji tabanlı yenilik ve dönüşüm için reel sektörde mental dönüşümün de şart olduğunu, kamu politikalarının da etkin ve etkili bir şekilde formüle edileceği desteklerle sürece çok kritik katkı sağlayacağını dile getirdi.