Çarşamba, Nisan 30, 2025

Manisa ekonomisi ‘Mesir festivali’ ile canlandı

ŞURA NUR SAVRANOĞLU

Ufuk Tanık, altı günlük festival sürecinde kent merkezinde gözle görülür bir ekonomik hareketlilik yaşandığını belirtti

Manisa’nın köklü geleneklerinden biri olan Uluslararası Mesir Macunu Festivali, bu yıl da şehre sosyal, kültürel ve ekonomik anlamda büyük katkılar sağladı. Yüzyılların şifasını taşıyan mesir macunun ortaya çıkışı tarihsel bir öyküye dayanıyor. Kanuni Sultan Süleyman’ın annesi Hafsa Sultan’ın hastalanması sonucu Sultan Cami Medresesi’nin başhekimi olan Merkez Efendi tarafından 41 çeşit baharat ve şifalı otunun karışımıyla yapıldığı söyleniyor. Hafsa Sultan’ı bu şifalı karışımın ardından iyileşmesiyle birlikte her sene mart veya nisan aylarında küçük kağıtlara sarılan mesir macunu Sultan Cami etrafında toplanan halka şenlikler eşliğinde dağıtılıyor. 

479 yıldır devam eden bu gelenek günümüzde uluslararası bir boyut kazanarak ‘festival’ kapsamında kente ve ülke ekonomisine katkı sağlamaya devam ediyor. Festival komitesinde yer alan Manisa’yı Mesiri Tanıtma ve Turizm Derneği Başkanı Ufuk Tanık, altı günlük festival sürecinde kent merkezinde gözle görülür bir ekonomik hareketlilik yaşandığını belirterek, mesir macununun yerel ekonomiye katkısının yanı sıra Türkiye’nin tanıtımına da hizmet ettiğini vurguladı. 


“8 ton mesir macununun saçımı için hazırlık yaptık”

Mesir Macunu Festivali’nin komite şeklinde organize edildiğini söz konusu komitede Valiliğin, Büyükşehir Belediyesinin, Şehzadeler ve Yunusemre Belediyesi’nin bulunduğunu ve Turizm Derneği olarak kendilerinin de bu süreçte aktif olarak yer aldıklarını belirten Tanık, “Yaklaşık dört aydır, bu festival programlarının hazırlanması için komitemiz ciddi bir şekilde çalışıyor. Özellikle 8 ton mesir macununun hazırlanması bizim derneğimiz açısından büyük bir emek istiyor. Bu üretim süreci yaklaşık üç ay sürüyor ve tamamen el emeğiyle gerçekleştiriliyor yani makineden çıkan bir ürün değil; geleneğe en yakın şekilde, kadın işçilerimizin ellerinde, kendi imalat yerlerimizde yoğun bir çalışma sonucu ortaya çıkıyor. Öte yandan, festival haftasında yapılacak tüm programların hazırlanmasında da kamu kurumları ve kuruluşlarıyla birlikte ortak bir çalışma yürütüyoruz. Herkes, kendi imkânları ölçüsünde elinden gelen katkıyı sağlıyor. Böylece festival, tüm paydaşların ortak emeğiyle şekilleniyor. Biz, Turizm Derneği olarak bu sene 8 ton mesir macununun saçımı için hazırlık yaptık. Yıllardır derneğimiz, macunun imalatını kendi bünyesinde gerçekleştiriyor” dedi. 

Tanık sözlerine “Bizim katkımız bu şekilde oluyor. Elbette bunun bir maddi değeri var; ancak bu bizim için önemli değil. Derneğimizin kuruluş amacı da tanıtıma destek vermek. Bunun dışında, festival haftasında gerçekleştirilen tüm sosyal, kültürel ve sportif etkinliklerin, örneğin halk konserlerinin organizasyonu Manisa Büyükşehir Belediyesi, ilçe belediyeleri ve Valilik tarafından yürütülüyor. Biz de bu komitenin içindeyiz. Festival için oluşturulan ortak bütçe havuzuna aktarılan ödeneklerle tüm harcamalar karşılanıyor. Bu rakam her yıl büyüyor. Bu yıl net bir rakam söylemek zor; ancak yaklaşık 30-35 milyon TL civarında bir ekonomik katma değer oluştuğunu söyleyebiliriz” şeklinde devam etti.


“Gelirimizi Manisa’ya ve festivale aktarıyoruz”

Derneklerinin 70 yıllık köklü bir geçmişe sahip olduğuna dikkat çeken Tanık, “Buradan elde ettiğimiz geliri tamamen festivale ve Manisa’ya aktarıyoruz. Elbette özel sektörde de mesir macunu üretimi yapanlar var. Ancak bizim onlarla ticari anlamda bir bağlantımız yok. Bizim derneğimiz, tamamen bu geleneği yaşatmak ve tanıtmak amacıyla kurulmuş bir yapı. Tüm çalışmalarımızı da bu doğrultuda yürütüyoruz. Bu nedenle, sadece ekonomik kazanç amacı güden özel sektör kuruluşlarından bu noktada bir adım önde ve farklı olduğumuzu düşünüyoruz” diye ifade etti.


“Festival döneminde dört katı üretimle talebi karşıladık”

Mesir Macunu Festivali’nin kente sağladığı ekonomik katkıya dair görüşlerini aktaran Tanık, dernek olarak festival döneminde kendi satışlarında da büyük bir artış yaşadıklarını dile getirdi. Tanık, “Tüm dünyada biliyorsunuz festivaller; şehre sosyal, ekonomik ve kültürel anlamda büyük bir katkı sağlıyor. Manisa Mesir Macunu Festivali’nde de kent içinde gördüğümüz ekonomik hareketlilik yadsınamaz. Ekonomiden sosyal hayata kadar şehrin birçok yerinde canlılık gördük. Manisa özelinde konuşsak da aslında tüm dünyada festivallerin en büyük anlamı; hem o ülkenin ya da şehrin kültürünü tanıtması hem de doğrudan ve dolaylı yoldan ekonomiye katkı sağlaması. Bu yönüyle Manisa’da bizlere önemli bir örnek teşkil ediyor” dedi.

Tanık, bu sene festivalin 22 Nisan Salı günü başladığını ve pazar gününe kadar devam ettiğini belirterek “Bu altı günde şehrin merkezinde özellikle ekonomik anlamda büyük bir canlılık oldu. Biz, mesir macununu yıl boyunca üreten ve satan bir derneğiz. Özellikle festival döneminde; şubat, mart, nisan ve mayıs aylarında satışlarımızda büyük bir artış yaşandı. Bu dört ayda, diğer aylara göre talepte ciddi oranda artış gördük. Bu sadece bizim için geçerli değil; şehirdeki diğer esnaflar için de aynı durum söz konusu çünkü bu dönemde birçok yabancı ve yerli ziyaretçi Manisa’ya geldi. Bu insanlar şehirden ayrılırken belli ölçülerde bir alışveriş yaptı. Kendilerine, eşine, dostuna, arkadaşlarına götürmek üzere ürünler aldılar. Bu da yerel ekonomide ciddi bir canlanma yarattı. Biz, festival döneminde normalde sattığımız miktarın 3-4 katı kadar mesir macunu üretmek ve satmak zorunda kalıyoruz; çünkü talebe yetişmek gerekiyor. Bu da festivalin ekonomik etkisini net biçimde gösteriyor” şeklinde konuştu.


“Yaklaşık 500’e yakın yabancı misafirimiz vardı”

Koronavirüs nedeniyle festivale üç yıl ara verilmek zorunda kalındığını ve geçen yıl da 6 Şubat depremleri nedeniyle festivalin yapılamadığını aktaran Tanık, dört yıllık bir aranın ardından bu yıl kalınan yerden güçlü bir şekilde festivale devam ettiklerini belirtti.

Tanık, “Programlar her zamankinden daha dolu doluydu. Sportif etkinlikler kapsamında tenis ve satranç müsabakaları ile basketbol turnuvaları düzenlendi. Ayrıca söyleşiler de festivalin önemli parçalarındandır. Örneğin İlber Ortaylı gibi alanında değerli isimler Manisa’ya geldi. Kapalı alanlarda yapılan bu etkinlikler normalde pek ilgi görmezken, bu yıl oldukça yoğun bir katılım oldu. Yaklaşık 500’e yakın yabancı misafirimiz vardı. Altı-yedi farklı ülkeden gelen bu misafirler, kendi geleneksel kıyafetleriyle ve özgün kültürel gösterileriyle hafta boyunca sahne aldılar. Bu da kültürel etkileşim açısından büyük katkı sağladı. Festival haftası, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı da kapsadığı için çocuklara yönelik birçok etkinlik düzenlendi. Halk konserleriyle birlikte her yaş grubuna hitap eden, adeta bayram havasında geçen, günün her saatine yayılan programlarla çok verimli bir hafta geçirdiğimizi düşünüyorum” diye anlattı.

“Kültürel mirasımızı tescillendirdik”

Global düzeyde gelecek dönemlerde Mesirin ve Manisa’nın adının daha fazla duyulacağına dikkat çeken Tanık, “Kasım ayında Avrupa Birliği Coğrafi İşaret Tescilini aldık. Bu gelişme, mesir macununun sadece bir şekerleme ürünü olmanın ötesine geçtiğini, köklü bir gelenek ve inanca dayanan kültürel mirasımızın artık uluslararası düzeyde tescillendiğini gösteriyor. Bu belge sayesinde ürünümüzün kültürel ve tarihi arka planı da resmî olarak tanınmış oldu. Avrupa Birliği Coğrafi İşaretini yeni aldık. Bu nedenle etkileri zamanla daha net görülecek ama şimdiden mesir macununun yurt dışında daha çok tanınacağına, dolayısıyla Manisa’nın ve Türkiye’nin tanıtımına ciddi katkılar sağlayacağına inanıyoruz. Birçok ülke, artık bu tür tescilli ürünleri sosyal medya içeriklerinde, yayınlarında, kültürel etkinlik takvimlerinde yer vermeye başladı. Mesir macunu, Türkiye’den Avrupa Birliği’nde coğrafi işaret almış 29. ürün oldu. Bu sayede, daha önce hiç haberi olmayan insanlar bile artık sosyal medyada ya da etkinlik platformlarında mesirle ilgili içeriklerle karşılaşabilecek. Mesir Marşı’nı dinleyecek, Manisa’daki bu geleneksel festivali tanıyacaklar. Bu da zamanla ülkemize daha fazla turistin gelmesini, kültürel değerlerimizin daha geniş kitlelerce tanınmasını sağlayacak” ifadelerinde bulundu.

İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM