Çarşamba, Ekim 22, 2025

TÜRSAB, üç ana eksende şekillenecek

 Nezih Hacıalioğlu, TÜRSAB’ın yeniden şekillenmesi gerektiğini ve bu dönüşümün şeffaflık, dijitalleşme ve hesap verebilirlik ekseninde olacağını söyledi

Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) 26. Dönem Başkan Adayı M. Nezih Hacıalioğlu, 22-23 Kasım 2025 tarihlerinde gerçekleştirilecek Genel Kurul öncesi, İzmir’de basın mensupları ile buluştu. Toplantıda, ‘Öncü TÜRSAB, Büyük Türkiye’ vizyonunu ve ‘Turuncu Dönem’ hareketini anlatarak, yeni dönem planlarını paylaştı. Seçim kampanyasında turuncu rengini tercih eden Hacıalioğlu, bu rengi, yenilik, cesaret ve umut sembolü olarak tanımlayarak, “Turuncu; sahadan beslenen, yenilikten korkmayan ve insana dokunan bir anlayışın rengi. Bu ruhla yola çıktık” dedi. TÜRSAB’ın yeniden şekillenmesi gerektiğini ve bu dönüşümün şeffaflık, dijitalleşme ve hesap verebilirlik ekseninde olacağının altını çizen Hacıalioğlu, “Artık üyeye değer veren, aktif, sorun çözen, gelirleri açık, kararları katılımcı bir TÜRSAB zamanı. Şeffaflık, bizim en güçlü vaadimiz değil; en temel ilkemiz” ifadelerini kullandı.

Hacıalioğlu sözlerine şöyle devam etti: “İlk seyahat programımızı Ege Bölgesi’nden başlattık. Acentalarımızın derdi çok, onları dinledik ve yeni dönem projelerimizi anlattık. Önümüzdeki bir ay boyunca yetişebildiğimiz her bölgeye gideceğiz, kendimizi anlatacağız” dedi.


“TÜRSAB, yeni pazarlara odaklanacak”

Turuncu Dönüşüm Eylem Planı çerçevesinde öncelikli hedeflerini paylaşan Hacıalioğlu, “Tüm mali tablolar, sözleşmeler ve vakıf işlemleri dijital ortamda üyelerin erişimine açılacak. Genel kurullar canlı yayınlanacak, arşivler üyelerin izleyebilmesi için açık olacak. Aidatlar düşürülecek, plaka ve pul maliyetleri minimum seviyeye çekilecek. Yasal dayanağı olmayan hiçbir uygulamaya yer verilmeyecek. TÜRSAB’ın atıl durumdaki vakıf ve taşınmazlarını eğitim, tanıtım ve konaklama merkezlerine dönüştüreceğiz. Her bölgenin sesi merkeze ulaşacak ve bölge temsilcileri daha aktif karar alma süreçlerine katılacak” dedi.

İhtisas komisyonlarının daha aktif ve katılımcı hale geleceğini belirten Hacıalioğlu, “Üyelerimizle birlikte sektörümüzün geleceğini sağlayacak vizyoner projelerimizi gerçekleştireceğiz. Acentalarımızı ve sektörümüzü kalkındıracak çağa uygun, dijital dönüşüm sağlanacak. Üyelere ve ülkemiz turizmine yeni pazarlar kazandırmak için çalışmalar yapılacak. TÜRSAB yalnızca Avrupa ile sınırlı kalmayacak, Afrika, Latin Amerika ve Avustralya gibi yeni pazarlara odaklanacak. Ayrıca, kurulacak Dijital TÜRSAB Portalı ile üyeler, iş ağı, tedarikçi veri tabanı, eğitim ve paylaşım platformlarına tek tıkla erişebilecek. Sürdürülebilir turizm, dijitalleşme ve yasal uyum konularında sürekli eğitim programları başlatılacak” diye konuştu.


Kademeli ve adil uygulama

Üyelerin diğer meslek gruplarında olduğu gibi yeşil pasaport hakkına kavuşması için objektif kriterler belirleneceğini; incoming ve outgoing acentalar başta olmak üzere bu kriterlere göre kademeli ve adil bir uygulama hayata geçirileceğini ifade eden Hacıalioğlu, “Schengen ülkeleri başta olmak üzere vize süreçlerinde yaşanan zorlukların giderilmesi için ilgili bakanlıklar ve vize ofisleriyle iş birliği yapılarak standart bir başvuru ve itiraz mekanizması kurulacak. Kuşadası Kongre Merkezi, Çavdarhisar’daki otel, Kapadokya’daki arsa, Kaleiçi’inde metruk hale gelmiş bina ile diğer gayrimenkuller yeniden işlevsel hale getirilerek üyelerin hizmetine sunulacak. TÜRSAB tarafından vakfa aktarılan tüm kaynaklar, hisseler ve gayrimenkuller denetlenecek; üyelerin mülkiyet hakları iade edilecek ve bu süreçten sorumlu kişiler hukuki olarak hesap verecek. TÜRSAB’ın tüm iştiraklerinin bilançoları şeffaf biçimde açıklanacak; Birliğin ticari faaliyetlerden çekilerek asli mesleki görevlerine odaklanması sağlanacak” ifadelerinde bulundu. 

Hacialioğlu, bir dönem Türkiye’nin en büyük turizm yatırımlarından biri olarak hayata geçirilen ancak yıllardır atıl durumda kalan Kuşadası Kongre Merkezi’ni (KOMER) 6 ay içinde yeniden faaliyete geçireceklerini söyledi. TÜRSAB’ı güçlü, yenilikçi ve uluslararası standartlarda rekabet eden bir yapıya dönüştürerek, sağlık turizmini tekrar Türk acentelerinin eliyle büyüteceklerini belirten Hacıalioğlu, Türkiye’yi güven, kalite ve etik temelleri üzerinde yükselen küresel bir sağlık markası haline getireceklerini ifade etti.

İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM