Uluslararası danışmanlık şirketi Kearney, 2025 Küresel Şehirler Raporu’nu açıkladı. Küresel Şehirler Endeksi genel sıralamasında İstanbul, geçen yıla göre bir basamak yükselerek 18’inci sıraya yerleşirken Ankara ise 102’nci sırada yer aldı. Raporda İstanbul, dünyanın en güçlü insan kaynağına sahip şehirleri arasında 8’inci sırada yer aldı. Küresel ölçekteki bu değerlendirmede İstanbul, ticari faaliyetler ve kültürel etkinlikler alanlarında da ikişer basamak birden yükselerek 12’ncilik konumuna ulaştı. Bu başarılar, kentin genel performansına da yansıdı. Buna göre İstanbul, Küresel Şehirler Endeksi genel sıralamasında geçen yıla göre bir basamak yükselerek 18’inci sıraya yerleşti. Rapora göre İstanbul bu yılda “bilgiye erişim” ve “siyasi katılım” kategorilerinde yine ilk 30 şehir arasına giremedi.
New York, listede birinci sırada
2008 yılından bu yana yayınlanan ve dünyanın önde gelen kuruluşlarınca da referans alınan rapor, küresel öneme sahip şehirleri belirlemeyi amaçlayan rapora temel oluşturan Kearney Küresel Şehirler Endeksi’ne göre ilk üç şehir bu yıl da değişmedi. New York listenin en üstünde yer alırken, Londra ikinci, Paris ise üçüncü sırada yer aldı. İlk 10 listesinde Hong Kong iki basamak yükselirken, Los Angeles 9. sıraya geriledi.

İstanbul, ticarette zirveye oynuyor
Rapora göre Ankara listeye 102’nci sıradan girerken, İstanbul son yıllarda devam eden listedeki hızlı yükselişini bu yıl da sürdürdü. 2020 yılındaki listede 34’üncü sırada yer alan İstanbul geçen yıl listeye 19. sıradan girmişti. Bu yıl da yükselişini sürdüren İstanbul küresel şehirler listesinde 18’inci oldu. İstanbul ticari faaliyetler sıralamasında ise bu yıl 2 basamak yükselerek 12’nci küresel ticaret merkezi oldu. İstanbul aynı zamanda Paris, Londra, Amsterdam ve Madrid’ten sonra Avrupa’da ticaret aktivitesinin en yüksek olduğu 5’inci şehir olarak listede yerini aldı.
Körfez, etkisini genişletti
Rapora göre küresel kentsel hiyerarşisi yeniden şekilleniyor. Taipei, Almatı ve Rio de Janeiro gibi gelişmekte olan merkezler; lojistik, altyapı ve hizmet sektörlerine yaptıkları hedefli yatırımlarla öne çıkarken, Körfez şehirleri olan Dubai, Abu Dabi ve Doha’da dönüşüm vizyonlarını somut küresel kazanımlara dönüştürerek etkilerini genişletti. Bu eğilim, küresel güç merkezlerinin artık yalnızca Batı’da yoğunlaşmadığını, çok kutuplu bir şehirler çağının başladığını ortaya koydu.
