Cuma, Eylül 20, 2024

İZVAK toplantısından izlenimler -2

Dünden Devam


Statlardaki tahsis sorunu

Papatya’ya iki soru yönelttim ve açık sözlülükle genişçe yanıtladı. Şöyle ki:

1) Göztepe Gürsel Aksel ve Alsancak Stadı’nın futbol sahası, soyunma odaları, hakem odası ve basın toplantısı salonu dışındaki ünitelerinin kulüplerce kullanımı neden bir türlü gerçekleşmiyor?
2) Yazılarımda dile getirdiğim 1959-60 sezonu öncesi gibi yeniden bölgesel lige dönülmesi konusu TFF’de gündeme geldi mi?

Papatya, statların belirtilen ünitelerinin kullanımı konusunun gündemde olsa da geciktiğini fakat üzerinde çalışıldığını belirtti. Tabii bendeniz de tek parti hükümetinde çok kolay çözülebilecek bir konunun çözümünün adeta yılan hikayesine dönüştüğü vurgusunu yapmadan duramadım. Keşke toplantıda bir de bakanlık temsilcisi olsaydı da duysaydı. Belki bu yazıdan sitemimi fark ederler. Ki, bu sitem büyük camiaların sitemi, sadece benim değil. Nedir, engel nedir, en azından bunu bilsek!

Papatya, bölgesel lig meselesinin TFF’nin gündemine gelmediğini ama önceki yıllarda Kulüpler Birliği Vakfı toplantısında nüktedan bir şekilde de olsa konunun kendisi tarafından dile getirildiğini ifade etti. Tabii, bu konuyu gündeme getirmemin nedeni, İstanbul’un sekiz takımla temsil edildiği bir Süper Lig’in söz konusu olması, üstelik bu takımlardan beşinin maçlarını birkaç yüz taraftara oynamasıydı.
Papatya, bu bağlamda Süper Lig’de yer alacak takımlar için bazı kıstaslar konulabileceğini belirtti.

1) Stat yeterliliği,
2) Altyapı,
3) Belli bir seyirci ortalaması.

Buna göre, örneğin, bu gibi kıstasları yerine getiremeyen takımlar alt ligden Süper Lig’e çıkamayacak.


Kulüplere destekte İzmir Büyükşehir modeli

Toplantıda bir de öneride bulundum İZVAK’a Ayhan Dündar’ın serzenişinden yola çıkarak. Önerim şuydu: Nasıl İzmir Büyükşehir Belediyesi, İZVAK üzerinden bütün profesyonel kulüplere maddi destek veriyor yer aldıkları lige göre; aynı şekilde İZVAK, EBSO VE İZTO gibi kurumlardan da aynı modelleme ile destek isteyebilir. Yani, “ona veriyoruz ama bu da ister, şu da ister” gibi bahaneler ortadan kalkmış olur. Hem de o kurumların tek tek üyelerine ağır gelebilecek tutarlar kolektif destek olunca çok hafifler. Tabii İZVAK’a yaptığım bu öneriyi EBSO ve İZTO’ya yapmış olayım.

Umarım TFF başkanlığı da yapmış olan ve İZVAK’a toplantı salonunu iki yıldır açan Mahmut Özgener de çabucak ilgilenir öneriyle. Ender Yorgancıların da EBSO’yu devreye alacağını ummak istiyorum. Bu desteklerin karşılığında destekçi firmaların reklamları statlarda dönebilir, antrenman tesislerinde kullanılabilir veya başka araçlarla devreye alınabilir. Tıpkı İzmir Büyükşehir’in yaptığı gibi.

✗ ✗ ✗

Yazıyı İZVAK toplantısının dışına çıkarak bitireceğim. Güzide bir kulübün adını kullanarak kurulan ve kıymeti harbiyesi olmayan kendinden menkul bir dernek anlaşılıyor ki geçen hafta İzmir Emniyeti’nin dikkatinden kaçan bir işe imza atmış ve İzmir’in bazı ana artellerdeki bazı üst geçitlerinden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile ilgili pankartlar sallandırmış.

Soyer, İzmirlilerin yüzde 58’inin oyu ile seçilen; resmi törenlerde şehrin valisi ve garnizon komutanı ile halkı selamlayan ve protokolde ön sırada yeri olan bir şahsiyet. Koskoca İzmir Emniyeti o kadar pankart ana artellerde asılırken nasıl oldu da fark etmedi? Ki, kamera sistemi ile bütün şehir emniyetin merceğinde… Umarım Emniyet Müdürünün haklı bir gerekçesi vardır.

Bu arada malum dernek örneğin, o güzide kulübümüzün yelken tesisleri içindeki kupalarla birlikte Urla’daki kayyum tarafından yerle bir edilirken neredeydi? Gören de sanır ki, kayyum için pankart asmadığı yer kalmamış! Tabii bu işlerin içinde hangi iktidar partisi simaları var, yerel seçim atmosferine girilmişken ne yapmak istiyorlar, kamuoyunun malumu…

Ne var ki yemezler bayım, yemezler!

Muzaffer Ayhan Kara

Diğer Yazarlar