Geçen yıl bir kilogram etin 200-250 TL olduğunu dile getiren sektör temsilcileri, “Bu yıl bir kilogram et 500 TL oldu. Bu durum da iftar menü fiyatlarına yansıdı” dedi
FİLİZ EROL
Ramazan ayının ortalarına gelinirken, iftarını dışarıda yapmak isteyen vatandaşlar için her yıl olduğu gibi bu sene de oteller, restoranlar ve lokantalar iftar menülerini hazırladı. Et fiyatlarına gelen zam ve birçok girdi maliyetinin pahalanması ise bu yıl iftar menülerinin fiyatlarında 2023’e göre yüzde 100 artışa yol açtı. Türkiye İstatistik Kurumu’na göre, şubatta en yüksek fiyat artışı yıllık yüzde 94,78 ile lokanta ve otellerde gerçekleşti. Çorba, salata, ana yemek, tatlı ve içecek menüsünden oluşan en düşük iftar menüsü kişi başı 500 TL’den başlıyor. İftar menülerinin geçen yıl 350-400 TL arasında olduğunu belirten sektör temsilcileri, bu yıl fiyatların 1000 TL’ye kadar çıktığını vurguladılar. Sektör temsilcileri en fazla artan girdi maliyetinin et fiyatında olduğunu dile getirdiler.
Çekirdek ailenin iftar yemeği en az 5-6 bin TL
Lokantalarda en düşük iftar menüsü fiyatının 600-700 TL arasında olduğunu vurgulayan İzmir Lokantacılar ve Gazinocular Esnaf Odası Başkanı Doğan Kılıç, “En uygun iftar menüsünün içinde çorba, et yemeği, pilav ve tatlı oluyor. İsteğe bağlı olarak daha çok çeşitli olan iftar menüleri de 750-1000 TL arasında değişiyor. 4 kişilik bir aile iftar yemeğine gelirse, en az 5-6 bin TL harcamak zorunda. Bu sadece bir akşam yemeğinde. Müşteriler de fiyatlardan memnun olmamakta haklı. Bu yüzden insanlar evinde yemeği tercih ediyor. Geçen yıl bu fiyatlar 350-400 TL arasındaydı. Fiyatlarının artış sebebi enflasyonun çok artması” dedi.
“Ürün rafta duruyor ama fiyatı durmuyor”
Geçen yıl bir kilogram etin 200-250 TL olduğunu dile getiren Kılıç, “Bu yıl bir kilogram et 500 TL oldu. Yağ, pirinç, fasulye, nohut, bakliyat, tüp, doğalgaz, elektrik giderlerinin yanında kiralarda da yüzde 100 artış var. Sebze fiyatlarında da aynı şekilde artış var. KDV oranları, kredi kartı komisyonları, hepsi birer maliyet. Vatandaşlar önceden yemek ödemesinde nakit para kullanırken şimdi herkes kredi kartı kullanıyor. Bir çalışanın sigorta maliyeti 7 bin TL” dedi. Sektörde asgari ücrete çalışan personelin bulunmadığını vurgulayan Kılıç, “İftar menüsündeki içeriklerde ikramlar da bol oluyor. Gider maliyetlerimiz düşerse fiyatlar da düşer. Bugün aldığımız ürünlerin fiyatı yarına artmış oluyor. Ürün rafta duruyor ama fiyatı durmuyor” ifadelerini kullandı.Ham madde fiyatları sabit kalmayınca mecburen lokantacıların da menüdeki fiyatları artırdığını belirten Kılıç, “Böyle olunca müşteri sayısı da düşüyor. Müşteri sayısı azalınca biz de azalıyoruz. İşletmeler fiyat artırmayı istemiyor ama ayakta kalmak için mecbur kalıyor. Rezervasyonlar çok yoğun değil. Önceki yıllarda yoğunluktan iftar saatinde masa bulunamazdı. Şu an 3-5 kişiyle günü atlatıyoruz” dedi.
“Girdi maliyetlerinde yüzde 100’ün üzerinde artış var”
Klasik bir iftar menüsünde çorba, ara sıcak yemek, tatlı ve ikramlıkların olduğunu belirten İzmir Ticaret Odası (İZTO) Restoran, Kafe ve Eğlence Yerleri Komite Başkanı Celaleddin Özlahlan, “En uygun iftar menünün fiyatı 500-750 TL arası değişiyor. Geçen yıl bu menünün fiyatı 400- 500 TL arasındaydı. Birçok girdi maliyetlerinde yüzde 100’ün üzerinde artış var. Ama en çok et fiyatlarının artması fiyatları etkiledi” diye konuştu. Güncel rezervasyonların orta seviyede ilerlediğini aktaran Özlahlan, “Ramazan Bayramı’na kadar rezervasyonlar daha da azalır diye düşünüyoruz. Çünkü fiyatlar çok arttı” dedi.
