Çarşamba, Kasım 27, 2024

“İzmir’in her alanda potansiyeli güçlendirilmeli”

Kestelli, “Ekonomi yönetiminden, finansmana erişimin çok zorlaştığı bu geçiş sürecinde Türkiye’nin üretim gücünü azaltmayacak önlemler alınmasını bekliyoruz” dedi


İzmir Ticaret Borsası (İTB) Mart ayı olağan meclis toplantısı İzmir Ticaret Odası (İZTO) Meclis Salonu’nda gerçekleştirildi. Meclis Başkanı Ömer Gökhan Tuncer yönetiminde gerçekleşen toplantıda İzmir’in tarımda, sanayide ve turizmde potansiyelinin artırılması gerektiği vurgulandı. Toplantıda konuşan Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, “Geleceğin İzmir’ini konuşmalıyız. Bazı şeyler planlama açısından zaman istiyor olabilir ama artık kaybedecek vaktimiz yok. İzmir’in tarımda çok güçlü, organik tarımda ise lider kent olması gerekiyor. Hollanda’nın laleleri değil Karaburun’un nergisleri konuşulmalı dünyada. Gıda ve gıdaya dayalı sanayide markalarımızla öne çıkmalıyız” dedi.


“Tüm enerjimizi, yenilenebilir kaynaklardan sağlamalıyız”

İzmir’in Akdeniz çanağının en büyük üç liman kentinden biri haline gelmesi gerektiğini vurgulayan Kestelli, “Yeşil turizm, gastronomi turizmi, kültür turizmi, kruvaziyer turizmi, sağlık turizmi alanında hızla büyümeliyiz. Türkiye’nin karbon ayak izini sıfırlayan ilk kenti unvanını hedeflemeliyiz. Tüm enerjimizi, yenilenebilir kaynaklardan sağlamalıyız. Yüksek teknoloji üretim ve tasarımında merkez olmalıyız. Her yıl Avrupa Kupalarında takımlarımız olmalı. Uluslararası organizasyonların çekim merkezi haline gelmeliyiz. Kentsel dönüşüm yapacaksak da bina yıkıp yerine bina dikerek değil, yollarını, parklarını, sosyal donatılarını da düşünerek mahalle mahalle planlayıp yapmalıyız” diye konuştu.


“Türkiye’nin üretim gücünü azaltmayacak önlemler alınmalı”

Ekonomide küresel risklerin giderek tırmandığı, normale dönüş maliyetinin daha da yükseldiği bir dönemden geçtiklerini aktaran Kestelli, “Rusya’nın 11 Eylül’ü denilen son terör saldırısı, bölgedeki güvenlik riskini daha da yayacak çok vahşi bir eylem olarak insanlığın utanç tarihindeki yerini aldı. Kuzeyde Rusya-Ukrayna savaşı, güneyde İsrail’in Filistin’e insanlık dışı saldırısı, şartları giderek zorlaştırıyor. Çok dirençli bir enflasyonla karşı karşıyayız. Merkez Bankası’nın beş puanlık faiz artırımıyla artık yeni bir evreye geçtik. Popülizme sapmadan, doğru mali ve finansal adımlarla yılın ikinci yarısından itibaren enflasyonda yönün aşağıya ivmelenmesi, güçlü bir olasılık. Ekonomi yönetiminden, finansmana erişimin çok zorlaştığı bu geçiş sürecinde Türkiye’nin üretim gücünü azaltmayacak önlemler almasını beklediğimizi bir kez daha vurgulamak isterim” ifadelerini kullandı.


“Son günlerde buğday fiyatları savaş öncesi seviyelerine geriledi”

Rusya-Ukrayna savaşının başlamasıyla buğday fiyatlarının tüm zamanların en yüksek seviyesine çıktığını dile getiren Kestelli, “Ancak son günlerde buğday fiyatları savaş öncesi seviyelerine gerilemiş durumda. Medya yapılan haberlerde; Ukrayna’nın savaş süresince buğday ihracatına yönelik ciddi çabaları olduğu belirtiliyor. Küresel buğday fiyatlarının, buğdayda en büyük ihracatçı durumunda bulunan Rusya’nın yüksek miktardaki arzı nedeniyle aylardır baskı altında olduğu, Geçtiğimiz ay Rusya’nın buğday sevkiyatının rekor hacimlere ulaştığı vurgulanıyor. Ayrıca, buğdaydaki ihracat fiyatının 1 şubattan bu yana yaklaşık yüzde 16 düştüğü de belirtiliyor” sözlerine yer verdi.


“Akıllı tarımın geniş kitlelerce benimsenmesi sağlanmalı”

Bazı konuları netleştirmeleri gerektiğini belirten Kestelli, “Üretim maliyetleri düşürülmeli. Tarımda kullanılan hammadde üretimi yerlileştirmeli. Akıllı tarımın geniş kitlelerce benimsenmesi sağlanmalı. Lojistik sektörü güçlendirilmeli ve satış kanalları genişletilmeli. Arz talep dengesi sağlanmalı. Sürdürülebilirliği ve izlenebilirliği temin etmek gerekiyor. Tarım ve gıda sektörüne yönelik yurt dışı lobi faaliyetlerimizi güçlendirmeliyiz ve belirsizlikleri ortan kaldırmalıyız” dedi.


Dana eti fiyatları %5,3 arttı

Kurban Bayramı öncesi kırmızı et fiyatları hakkında değerlendirmede bulunan Tuncer ise “Ulusal kırmızı et konseyinin kombinalar ve kesimhanelerden derlediği fiyatlara baktığımızda; geçtiğimiz aya göre dana eti fiyatlarının yüzde 5,3, kuzu eti fiyatlarının ise yüzde 17 arttığını görüyoruz. Geçen yıla göre söz konusu fiyat değişimleri dana etinde yüzde 82,1 ve kuzu etinde yüzde 151,2 olarak gerçekleşti. Tarım işletmeleri genel müdürlüğünün besilik materyal yeni doğmuş erkek buzağı fiyatları, 2022 yılı aralık ayı sonunda 5 bin 500 TL’yken, 2023 yılı aralıkta yüzde 245 artarak 19 bin TL seviyesine yükseldi. Başta kaba yem ve besi materyali olmak üzere, girdi fiyatlarının artmasıyla oluşan maliyet enflasyonu, et fiyatlarına doğrudan yansıyor. Mevcut piyasa koşullarında besilik erkek materyalin canlı kilogramının 200-280 TL olduğu bir piyasada et fiyatlarının düşmesini beklemek zor görünüyor. Fiyatların yerinde seyretmesi için, tüm girdi maliyetlerinin yönetilmesi ve optimize edilmesi gerekiyor. Bunun için atılacak en doğru adım, her zaman ifade ettiğim gibi uzun vadeli tarım politikaları geliştirmek ve özellikle besiciliğe yönelik desteklemeleri arttırmak” ifadelerini kullandı.

KAYNAKİTB
İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM