Uçar, UZZK verilerine göre bu yıl 475 bin ton rekor zeytinyağı üretiminin beklendiğini söyledi
Zeytinyağının başkenti Ayvalık’ta, Ayvalık Ticaret Odası tarafından 1-3 Kasım tarihleri arasında düzenlenen ‘19. Ayvalık Uluslararası Zeytin, Hasat ve Turizm Festivali’ son buldu. 2 Kasım Cumartesi günü gerçekleşen hasatta, bin yıllık ağaçlardan toplanan zeytinler sıkıldı. Dünya zeytinyağı literatürüne girmiş 3 zeytinyağından biri olan Ayvalık’taki hasat, sezonun bereketli geçeceğinin sinyallerini de verdi.
Konuyla ilgili açıklama yapan Ayvalık Ticaret Odası Başkanı Ali Uçar, ‘19. Ayvalık Uluslararası Zeytin, Hasat ve Turizm Festivali’ kapsamında hasat etkinliği gerçekleşti. Bin yıllık zeytin ağaçlarından toplanan zeytinler sıkılırken Ayvalık Ticaret Odası Başkanı Ali Uçar, Ayvalık zeytinyağı, Avrupa Birliği (AB) tescil süreci devam eden sınıfında 3 üründen biri. Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi (UZZK) verilerine göre bu sene 475 bin ton rekor bir zeytinyağı üretimi bekleniyor. Yurt içi ambalajlı yağ satışlarında da yüzde 15-20 fiyatlarda gerileme mevcut. Zeytinyağı sektöründe kaliteyi bozan saklama koşullarının iyileştirilmesi, üreticinin, fabrikacının, tüccarın ve ihracatçının yıl boyunca ihtiyacını karşılayacak ve borsasını oluşturacak Zeytinyağında Lisanslı Depoculuk sisteminin bir an önce kurulması, gerekirse sektördeki kooperatifler ile de iş birliklerine gidilmesi önem arz etmektedir” dedi.
“Made’in Ayvalık markası için çalışıyoruz”
Sosyal medya ve e-ticaret sitelerinden yapılan satışlar konusunda tüm tüketicilerin dikkatli olmasını belirten Uçar, “Zeytinyağı olmayan bir şeye esans katarak, renklendiriciler katarak zeytinyağı haline getirmek büyük kötülük. Dökme ve varilli yağ ihracatına önce konan fon, sonra 10 aylık ihracat yasağı ve daha sonra da kotalı açılan ihracat dış piyasaya yüksek fiyatlı satışların kısıtlı kalmasına sebep oldu. Sektör ihracatta hedef koymuş olduğu 2022 ve 2023 yılları için 1 milyar doları yakalayamadı. Kota ihracat planlarımızı geri plana attı. İç piyasada kişi başına olan tüketim 1,8-2 kg civarında sabit bulunmakta ve arttırılması gerekiyor. Ayvalık, dünyanın ünlü 3 zeytinyağı üreticisinden biridir ve 6 bin ton gibi butik bir üretimimiz var ve bu niş zeytinyağının markalaşarak masa üstünde ‘Made in Türkiye, Made in Ayvalık’ olarak yer alması gerekiyor. Avrupa’da küresel iklim krizi sebebi ile kayba uğrayan rekoltenin, başta İspanya ve İtalya’da normal seviyesine dönmesi bekleniyor. Ülkemizde de zeytin üretiminde ‘var yılı’ mevcut. Toptan satışlarda ve ihracatta fiyatlar bu sebeplerden dolayı hızla geri gelmiş durumda” açıklamasında bulundu.
“Her mevsim Ayvalık”
Bu sene festivalin konseptinin ‘Turizmin Değeri, Zeytinyağının Başkenti’ oldu ve Ayvalık’ın turizmdeki değerlerine de dikkat çekildi. Ayvalık, irili ufaklı şirin koyları, doğal tarihsel ve kültürel değerleri ile yalnız Ege’nin değil, Türkiye’nin en güzel tatil merkezlerinden birisi olduğunu ifade eden Uçar, “İklimi, yeterli turistik alt yapısı, sayısız ve eşsiz güzellikteki koyları, berrak ve tertemiz suları ile su altı turizmi merkezi olabilecek ideal bir konumdadır. Dalış turizmine elverişli 23 adası, dünyanın sadece iki yerinde var olan kırmızı mercanları, turizmde markalaşmış Cunda Adası ve mübadele ile gelmiş olan özellikli bir mutfak kültürüyle gastronominin yıldızı, tarihi kent dokusu, tabiat parkları, eşsiz gün batımı ve birçok özelliğiyle Türkiye’nin nadide kentlerinden Ayvalık, her mevsim ziyaretçilerini ağırlamaktadır. Bu doğal zenginlik bize zeytinyağı dışında diğer bir gelir kaynağı turizmden faydalanmamamızı da sağlıyor” diye belirtti.
“Sürdürülebilir turizm konusunda daha iddialıyız”
Her sene Ayvalık’ta 400 bine yakın misafir ağırladıklarını vurgulayan Uçar, “Bayramlarda bu sayı 1 milyonun üzerine çıkıyor. 14 bin 500 yatağa sahip beş yıldızlı otelden butik otellere kadar herkesin istediğine sahip konaklama seçeneklerimiz mevcut. Misafirlerimizin yüzde 30’unu yerli turist, yüzde 70’ini ise yabancı turist oluşturuyor. Turizmi bu kadar hareketlendiren konulardan bir tanesi hem Osmangazi hem de Çanakkale köprüleriyle birlikte yeni İstanbul-İzmir otoyolu oldu. Böylece Bursa, İzmir, İstanbul gibi şehirlerle mesafelerimiz daha da azaldı. Bu sayede artık sürdürülebilir turizm konusunda daha iddialıyız. Öyle ki hafta sonları yüzde 100 doluluk rakamlarına ulaşabiliyoruz. Biz sadece deniz, kum, güneş lokasyonu değiliz. Aynı zamanda bir kültür-sanat gastronomi tatili sunuyoruz. Son rakamlar da bize gösteriyor ki, gastronomi nedeniyle konaklama yapanların oranı yüzde 70 ve gelen misafirler yedikleri tatları bir dahaki gelişlerinde başkalarına da tattırmak istiyorlar. Gastronomi nedeniyle tatile çıkanların oranı deniz kum güneş olarak tatile çıkanlara göre yüzde 30 arttı” dedi.