Çarşamba, Nisan 16, 2025

Kestelli: Ödediğimiz faturanın kabarması olası

Işınsu Kestelli, İBB Başkanı’na yönelik yargılama sürecinde atılacak her adımın Türkiye’nin hukuk devleti olduğu gerçeğinden sapmadan atılmasının önemli olduğunu dile getirdi

İzmir Ticaret Borsası (İTB) mart ayı olağan meclis toplantısı İTB Meclis Başkanı Ömer Gökhan Tuncer idaresinde gerçekleştirildi. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı’na yönelik adli soruşturma ve yargılama sürecinde atılacak her adımın Türkiye’nin hukuk devleti olduğu gerçeğinden sapmadan atılmasının en büyük dilekleri olduğunu söyleyen İTB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, aksi takdirde Türkiye olarak ödenilen faturanın kabarması, son iki yıldır elde edilen kazanımların kaybedilmesinin olası olduğunu belirtti. 

Meclis toplantısında gündemle ilgili değerlendirmelerde bulunan Kestelli, “Ülke olarak bir kez daha diken üstündeyiz. Hep birlikte sürecin nasıl evrileceğini merak ediyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’na yönelik adli soruşturma ve yargılama sürecinin ekonomik hayattaki yansımaları hepimizi yakından ilgilendiriyor. Enflasyonla mücadelenin nasıl etkileneceği de gündemimizdeki bir diğer önemli konu. Bu süreçte önceliğimiz hiç kimseye bir zarar gelmeden tüm tarafların sağduyu ile hareket etmesi” diye konuştu. 


“Elde edilen kazanımların kaybedilmesi muhtemel”

Türkiye Cumhuriyeti Devleti anayasasının değiştirilemez ilk üç maddesinden olan ikinci maddesine konuşmasında yer veren Kestelli, “Atılacak her adımın, ülkemizin bir hukuk devleti olduğu gerçeğinden sapmadan, kamuoyunu doğru ve zamanında bilgilendirerek ve de tatmin ederek atılması en büyük dileğimiz. Aksi takdirde ülke olarak ödediğimiz faturanın kabarması, son iki yıldır büyük fedakarlıkla elde ettiğimiz kazanımların kaybedilmesi olası” ifadelerini kullandı. 

Kestelli, 2025 yılının ilk çeyreğini geride bırakırken Türkiye’nin fiyat istikrarı için şunları söyledi: “Öngörülebilirlik, düşük enflasyon, kalıcı düşük faiz, uzun vadeli finansman imkanı, yatırım ortamında iyileşme, sürdürülebilir büyüme ve toplumsal refah artışı şart. Büyük aşama kaydettiğimiz bütün bu hedeflere ancak kural hakimiyetiyle ulaşabiliriz.”


“Türkiye’nin tam üyeliği AB ekonomisini canlandırabilir”

Avrupa Birliği (AB) ekonomisinin çeşitli sebeplerle Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Çin gibi büyük ekonomilere kıyasla rekabet gücünü kaybetmiş olduğuna da değinen Kestelli, “AB’nin yeniden rekabetçi bir ekonomiye sahip olabilmesi için yeni ve radikal adımlara ihtiyacı var. Geniş pazarı, stratejik enerji koridorlarına sahip olması ve dinamik ekonomisi ile Türkiye’nin tam üyeliği, AB ekonomisini canlandırarak büyüme ve yenilikçilik açısından yeni fırsatlar sunabilir. Uzunca bir süredir askıya alınmış gibi görünen Türkiye’nin tam üyeliğinin tekrar gündeme alınması hem Avrupa Birliği hem de Türkiye açısından kazan kazan ilkesi ile de uyumlu olacak” diye konuştu.


“Doğru kararların alınmasını temenni ediyoruz”

Ömer Gökhan Tuncer ise Türkiye’nin gelişmiş ekonomilere paralel iyileşme gösterebilmesi için   yapılması gerekenleri sıralayarak, “Öncelikle dış ticaret hacminin korunması, borçların azaltılması ve iklim değişikliği ile mücadeleye hız verilmesi gerektiği kanaatindeyim. Bunun için de yatırım ve verimliliği artıracak, makro ekonomik istikrarı sağlayacak reformlara ihtiyacımız var. Gerek ülkemiz   içerisinde, gerekse dünya genelinde hassas günlerden geçiyoruz. Sağduyulu bir şekilde süreçleri izleyip doğru kararların alınmasını temenni ediyoruz” diye konuştu.

“Tarımda modern sulama sistemlerini zorunlu kılmalıyız”

Aydın Valiliği’nin Büyük Menderes Havzası’nda tarım arazilerinin yalnızca yarısına su verileceği açıklamasından bahseden Kestelli, “Bu durum imkânı olan üreticilerimizin yer altı su kullanımının artmasına neden olurken, elektrik maliyetlerini de ciddi şekilde yükseltecek. Son yıllarda yağış eksikliğinin neden olduğu su sorununun şiddeti durmadan artıyor ve önümüzdeki yıllarda da benzer şekilde devam ederse, 5-10 yıl içerisinde insan tüketimi için bile su kaynaklarımız yeterli olmayabilecek. Bu nedenle amasız ve fakatsız ciddi tedbirleri almak zorundayız. Ürün desenimizi yeniden ele almalı, kuraklığa dayanıklı çeşitlerin ekimini sağlamalı, çiftçimizin suyu bilinçli kullanması yönünde eğitmeli ve hatta tarımda modern sulama sistemlerine geçişi ciddi desteklerle zorunlu kılmalıyız” ifadelerini kullandı.

İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM