Cuma, Temmuz 4, 2025

Rüzgar enerjisinde hedef; 10 yılda 35 milyar $ yatırım

Yatırımcılar, üreticiler ve sektör profesyonellerini bu kapsamda bir araya getiren Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) ‘Rüzgar Enerjisi Yatırımcı Buluşması’ yoğun katılım ile gerçekleştirildi. Toplantıda Türkiye’nin rüzgar enerjisindeki mevcut kapasitesi, yatırım stratejileri, küresel enerji dönüşümündeki konumu ve sektörün gelişim sürecine ilişkin güncel veriler kapsamlı şekilde değerlendirildi.

TÜREB Başkanı Dr. İbrahim Erden, “Rüzgar enerjisi sektörü önemli bir dönüşüm sürecinden geçiyor. Ortak hedefimiz; rüzgar enerjisinin ve yenilenebilir kaynakların daha da artması. Ülkemiz kurulu güç ve potansiyel açısından pek çok ülkenin önünde yer alıyor. Yeni kanun yakında mecliste görüşülecek ve yatırımların hızlanacak. Süreçlerin 2-3 yıla inmesini bekliyoruz. Enerji fiyatlarıyla ilgili de yakın zamanda düzenlemeler olacak. Ülkemizde 600’den fazla rüzgar ve güneş ön lisansı var; ilk lisanslar alınmaya başladı ve tesisler hızla hayata geçiyor. Önümüzde büyük bir finansman ihtiyacı bulunuyor. Önümüzdeki 10 yılda 35 milyar dolarlık yatırım planlanıyor ve bunun için yaklaşık 3 bin 500 megavat kapasite kurulması gerekiyor” ifadelerini kullandı.


“Yenilenebilir enerjinin payı önlenemez biçimde büyüyecek”

Kazancı Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Naci Ağbal ise “Yatırım süreçlerinin kısaltılması, sadeleştirilmesi ve yatırımcının önünün açılması uzun süredir gündemimizde olan konular. Rüzgâr kurulu gücümüz 2016’da yaklaşık bin MW seviyelerindeyken, bugün 14 bin MW sınırına ulaşmış durumda. Bu, ülkemiz adına önemli bir başarı. Artık çok daha hızlı ilerlememiz gereken bir dönemdeyiz. Çünkü sadece biz değil, dünya da bu alanda ilerliyor. Bu açıdan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın ortaya koyduğu 2035 hedeflerini iddialı ve gerekli buluyorum. Ancak bu hedeflere ulaşmak için yalnızca düzenleme yapmak yetmiyor; hayata geçirilmesi ve uygulamada etkili olması gerekiyor. Finansman tarafı ise en az bu hedefler kadar kritik. Uygun finansman koşullarının sağlanması, finansman maliyetlerinin aşağıya çekilmesi ve yatırımcının erişebileceği finansal enstrümanların çeşitlendirilmesi şart. Diğer yandan yatırım ortamının da iyileştirilmesi gerekiyor” dedi.

2000’li yıllarda başlayan teknolojik kırılmalar ve yeni güç dengelerinin ekonomik büyüme üzerinde etkili olduğunu vurgulayan Ağbal, “Süreç içerisinde yenilenebilir enerji yatırımları artacak. Yenilenebilir enerjinin payı önlenemez biçimde büyüyecek. Burada kritik olan, yenilenebilir enerji teknolojilerinin kimler tarafından elde tutulacağı ve üretileceği. Türkiye’nin de bu teknolojilerin üretimi ve yayılımında güçlü bir rol üstlenmesi gerekiyor. Türkiye ekonomisinde dengelenme süreci devam ediyor. Bu sürecin sonunda daha sağlıklı bir ekonomik yapıya ulaşacağımıza inanıyorum” ifadelerini kullandı. 

TÜREB Rüzgar Enerjisi Yatırımcı Buluşması’nda yatırımcıların görüş ve önerileri ele alınırken, sektörün sürdürülebilir büyümesi için kamu-özel sektör iş birliğinin önemi vurgulandı. Türkiye’nin temiz enerjiye geçiş sürecinde kritik rol oynayan yatırımcılar bir araya getirilerek bilgi paylaşımı ve stratejik iş birliklerinin geliştirilmesine katkı sağlandı.

İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM