Cumartesi, Kasım 23, 2024

Ardıç: Hedefimiz dünyanın en büyük 10 ekonomisi olmak

bakan kacır, aso başkanı ardıç

Ankara Sanayi Odası Kasım Ayı Olağan Meclis Toplantısı, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır’ın katılımıyla ASO Başkanı Seyit Ardıç’ın ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Toplantıya Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcıları Oruç Baba İnan ve Çetin Ali Dönmez, KOSGEB Başkanı Ahmet Serdar İbrahimcioğlu, TSE Başkanı Mahmut Sami Şahin, Sanayi Bölgeleri Genel Müdürü Abdurrahman Aydın, Teşvik Uygulama ve Yabancı Sermaye Genel Müdürü Hüseyin Cahit Büyükbaş, ASO Yönetim Kurulu Üyeleri, Meclis Üyelerinin katılımıyla yapıldı.

Kuruluşunun 60. yılında Ankara Sanayi Odası’ndan bulunmaktan memnuniyet duyduğunu belirten Kacır, ASO’ya, Türkiye’nin kalkınma yolculuğuna öncülük edeceği, üretimin de öncü şehirlerinden olan Ankara ve Türkiye ekonomisine katkılar sunacağı nice başarılı yıllar temenni etti.

Ardıç, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, sanayicilerin gündemindeki gelişmeleri değerlendirdi. Türkiye’nin Cumhuriyetin ikinci yüzyılı olan ‘Türkiye Yüzyılı’na dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olma hedefiyle girdiğini belirten Ardıç, “Bu hedefin lokomotifi üretim ve ihracattır” dedi. Son aylarda, en büyük ihracat pazarlarında devam eden durgunluğun ihracat artış potansiyelini sınırlandırdığına dikkat çeken Ardıç, “Bu durum finansmandaki sıkılaşma ile birleşince, sanayi üretiminde ve ihracatta son aylarda daralma yaşıyoruz” diye konuştu.


“Hedefimiz uluslararası düzeyde teknoloji üretmek”

Ardıç, yüksek teknoloji ürünlerinin ihracat içindeki payının yılın 9 ayında ortalama yüzde 3,6, Eylül’de yüzde 4,1 olduğuna dikkati çekerek, Türkiye’nin yüksek teknoloji ürünlerindeki ihracat payının düşük gelirli ülkeler ortalamasında olduğunu belirtti. Yüksek teknolojili ürünlerde ihracatın yarısından fazlasını savunma ve havacılık sanayisinin oluşturduğuna işaret eden Ardıç, şu değerlendirmede bulundu:

“Fakat baktığımızda bu sektördeki toplam ihracatımız, mobilya sektöründeki ihracatımız kadar. Meyve ihracatımıza düzey olarak yakın. Ülkemiz bir sanayi ülkesi, ihracatımızın çok önemli bir kısmı imalattan oluşuyor. Buna karşın ihracat gelirlerimizle katma değeri düşük sektörlerdeki ithalatımızı karşılamakta bile zorluk çekiyoruz. Önce sanayide teknoloji düzeyini ve verimliliği arttırmaya ihtiyacımız var. Bunu sağlamak için ekonomik faaliyette teknoloji kullanımına, AR-GE ile inovasyona önem vermek, yeşil dönüşümü ve dijital dönüşümü gerçekleştirmemiz gerekiyor. Bunların yanında markalaşmayla ilgili çalışmalarımızı yoğunlaştırmamız büyük önem taşıyor.”

Ankara’da üretimin katma değerinin diğer bölgelerden daha hızlı yükseldiğini ve yüksek teknolojili imalatta büyük bir potansiyele sahip olduğunu belirten Ardıç, “Ankara’da sanayinin gündemi artık tamamen değişimdir, yeniyi yakalamak, dönüşümden kaynaklanan yeni uluslararası standartları sağlamaktır. Asıl arzumuz ise uluslararası düzeyde teknolojiyi ve yenilikleri üretecek noktaya ulaşmaktır. Dünya ihracatındaki payımızı hedeflediğimiz seviyelere çıkarmak için bu sıçramayı yapmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı. 


“Yeşil dönüşümü ıskalama şansımız yok”

Ardıç, yeşil dönüşüm ve dijital dönüşümün sanayicilerin kurum kimliği haline gelmesini arzu ettiklerini belirterek, bu konuda Ankara Sanayi Odası’nda ve OSB’lerde firmalara yönelik kapsamlı faaliyetler yürüttüklerini söyledi. “Yeşil dönüşümü ıskalama şansımız yok” diyen Ardıç, şöyle devam etti:

İmalatın sürdürülebilirlik çerçevesindeki dönüşümü; yasal zemin, teknik ve mali destek gerektirmektedir. Türkiye’deki işletmelerin büyük bir çoğunluğunu KOBİ’ler oluşturuyor. Yeşil dönüşüm, büyük ölçüde KOBİ’lerin yeşil dönüşümüne bağlı. Bu nedenle özellikle KOBİ’lerin finansmana erişiminin kolaylaştırılması, yeşil üretim koşullarına uyum için tüm süreçlerinde yapacakları yatırımlar ve AR-GE harcamalarının desteklenmesi önemlidir. Üretimdeki dönüşüm sürecini fırsata çevirebilmek için biz sanayiciler yoğun çaba sarf ediyoruz. Fakat yeşil dönüşüm maliyetli ve zorlu bir süreç. Devletimizin dönüşümü hem felsefesiyle, mevzuatıyla hem de finansmanı ve teknik yardımlarıyla sahiplenmesi büyük önem arz ediyor.”


“AB emisyon ticaret sistemi ile uyumlu bir sistem gerek”

‘Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması’nı Türkiye için bir işaret fişeği olarak gördüklerini vurgulayan Ardıç, Türkiye’nin de karbon düzenlemelerine sahip olması gerektiğini bildirdi.

Avrupa Birliği’nin Emisyon Ticaret Sistemi ile uyumlu bir sistemin hayata geçirilmesini beklediklerini dile getiren Ardıç, “Hükümetimizde bu konuda çok güçlü bir irade bulunuyor. Devletimizin ve iş dünyasının katılımcı, güçlü bir iş birliğiyle bu sürecin üstesinden geleceğimize inanıyorum.” değerlendirmesinde bulundu.


“Üniversite mezunları ile firmaların ihtiyaçları örtüşmüyor”

Sanayide ‘işçisizlik’ ve iş gücü piyasalarında ‘mesleksizlik’ probleminin, iş gücü ve eğitim politikalarıyla acilen ele alınması gerektiğine dikkati çeken Ardıç, sadece Türkiye’de değil birçok ülkede önemli sorunlardan birinin, iş gücü piyasasındaki ‘beceri uyuşmazlığı’ olduğunu anlattı.

Ardıç, işverenlerin talep ettiği becerilerle iş gücü arz eden kişilerin sahip olduğu becerilerin eşleşmediğine işaret ederek, bu durumun üretim ve yatırım faaliyetleri için büyük bir engel teşkil ettiğini söyledi.

İstikrarlı bir büyüme trendine girmek ve işsizliği kalıcı olarak düşürebilmek için bu durumun ortadan kaldırılması gerektiğini vurgulayan Ardıç, “Gözlemlerimize ve tecrübelerimize göre, ülkemizde beceri uyuşmazlığı sorunu, üniversite mezunu gençlerimizin becerileri ile firmaların ihtiyaçlarının örtüşmemesinden kaynaklanıyor. Özellikle orta düzeyde beceri gerektiren iş gücünde önemli bir açık var” diye konuştu.

Ardıç, Türkiye’de mesleki eğitim sisteminin güçlendirilmesi gerektiğini belirterek, eğitim-öğretim programlarında, çıraklık veya staj gibi iş yerinde çalışma deneyimi de içeren bir müfredat sağladığında, beceri talebi ve arzı arasındaki dengesizliklerin giderileceği kanaatinde olduğunu sözlerine ekledi.


“ASO, Türkiye’nin kalkınma yolculuğuna öncülük ediyor”

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır da konuşmasına ASO’nun 60. yılını kutlayarak başladı. 60. yılında Ankara Sanayi Odası’ndan bulunmaktan memnuniyet duyduğunu belirten Kacır, ASO’ya, Türkiye’nin kalkınma yolculuğuna öncülük edeceği, üretimin de öncü şehirlerinden olan Ankara ve Türkiye ekonomisine katkılar sunacağı nice başarılı yıllar temenni etti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye’nin 21 yıldır muazzam bir üretim atılımı gerçekleştirdiğini söyleyen Kacır, Türkiye’nin bazı alanlarda bölgenin, bazı alanlarda ise dünyanın önemli üretim üslerinden biri haline geldiğini vurguladı.

Kacır, bunda kamu-özel iş birliği, sanayicilerle hükümetin aynı istikamette koşmasının büyük rolü olduğunu dile getirerek, OSB sayısını 192’den 355’e, istihdamı 415 binden 2,5 milyonun üzerine çıkardıklarını aktardı.

Son yıllarda başladıkları endüstri bölgesi uygulamasıyla Türkiye’nin yüksek teknoloji yatırımlarına ev sahipliği yapmasını sağladıklarını belirten Kacır, bu dönemi AR-GE ve inovasyon ekosisteminin neredeyse sıfırdan inşa edildiği dönem olarak değerlendirdiklerini vurguladı. Teknoparkların sayısını 2’den 101’e, teknoparklarda AR-GE firma sayısını 9 bin 800’e yükselttiklerini belirten Kacır, “Biz bu yolculuğa Türkiye’nin kritik teknolojilerde tam bağımsızlık iddiasını güçlendirmek, yüksek teknoloji alanlarında katma değerli üretiminin rekabetçi şekilde gerçekleşmesi ve ihracatta adım adım yüksek teknoloji payının artırılması için devam edeceğiz” diye konuştu.


“Kalkınma yolculuğuna devam edeceğiz”

Kacır, son dönemde hem bölgede hem küresel ölçekte pek çok sorunla mücadele etme çabası içerisinde olduklarını altını çizerek, Türkiye ekonomisinin, bu zorluklarla baş edecek güçte olduğunu ispat ettiğini söyledi.

Eylül itibarıyla geçen yılın aynı ayına göre sanayinin yüzde 4 büyüdüğünü belirten Kacır, “Buna yıllık yüzde 50,1 büyüyen yüksek teknoloji sektörleri öncülük etti. Bütün bunlar Cumhurbaşkanımızın önderliğinde kurduğumuz Ar-Ge ve inovasyon ekosisteminin sanayinin yüksek teknoloji dönüşümünde lokomotif rol üstlenmekte olduğunu gösteriyor. Rekabetçi ve katma değerli ürün üreten bir ülke olarak kalkınma yolculuğuna devam edeceğiz” değerlendirmesini yaptı.

Kacır, sel ve fırtınadan etkilenen KOBİ’ler için, KOSGEB Acil Destek Kredisi Programı kapsamında, 12 ay geri ödemesiz, 24 ay vadeli 1 milyon TL’ye kadar faizsiz destek sağlayacaklarını da açıkladı.

ASO Toplantı
KAYNAKASO
İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM