Uğur Dündar Sözcü TV’de CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile söyleşi yaptı. Kıbrıs Barış harekatının 50. yılında Kıbrıs’taki törenlere katılmasından, Erdoğan, Bahçeli görüşmesi, Metin Feyzioğlu’nun ana muhalefet partisi liderini yok saymasına dek birçok konu hakkında Özel’in yaklaşımlarını dinledik.
Vikipedi notu: Metin Feyzioğlu, Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı görevini 2013-2021 yılları arasında sürdürdü, 18 Temmuz 2012 tarihinde Bilim Yönetim ve Kültür Platformu kontenjanından CHP Parti Meclisi üyesi oldu. CHP Parti Meclisi üyeliğinden 2019 yılında istifa etti. 30 Ekim 2022 tarihinde Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçiliğine atandı.
20 Temmuz günü de büyükelçilik görevini yerine getirmedi, protokole uymadı ve CHP genel başkanı, eski CHP genel başkanlarına ve Barış Harekâtına imza atan dönemin bakanlarına saygısızlık yaptı. 20 Temmuz resepsiyonunda Erdoğan’a yağ çekmenin peşinde koşarken, sözünü ettiğimiz kişilerle göz göze bile gelmedi. Dileğim, en kısa zamanda Feyzioğlu’nun görevden alınmasıdır.
Uğur Dündar’ın Özgür Özel ile söyleşisinde erken seçim konusuna da değinildi. Özel Erdoğan için diyor ki, bu seçim döneminin ortasında erken seçime gidelim. Sen 2 buçuk yıl önceden karar verirsen, 2 buçuk yıl vermiş olursun. Kazanırsan ben de sana 2 buçuk yıl vermiş oluyorum, beş yıl daha cumhurbaşkanı olursun. Kararını ver.
Erken seçimde kazanacağına inanan bir Özgür Özel var. Emekliye şunu vereceğim, asgari ücreti böyle yapacağım diyor. Benzer “vaatleri” Kemal Kılıçdaroğlu da Cumhurbaşkanlığı seçiminde söylemişti. Sonuçta biraz da “sahtekârlıkla” seçim kaybedildi.
İki buçuk sene sonra seçim vaatleri kitleleri ne kadar ikna eder? Her seçim öncesi iktidarın vaatleri ve hemen şunu yapacağım, bunu vereceğim sözleri seçmende karşılık buldu. Putin doğal gazın parasını erteleyerek doğal gaz verdi, AKP bu gazı Karadeniz’den biz çıkardık, bedava veriyoruz diye propaganda yaptı. Üç ayda bir asgari ücreti enflasyona göre güncelleyeceğiz dedi. 2024 yılında temmuz ara düzenlemesini bile kaldırdı.
Daha onlarca örnek vermek olası. Peki, 2 buçuk yıl sonra, veya 4 yıl sonra seçime gidilince ne olacak?
Petrol sondaj gemisi geçen ay Somali’ye gönderildi. Seçim yaklaşırken bu gemi petrol bulacak ve akaryakıt fiyatları düşecek. Mazot çiftçiye neredeyse yarı fiyatına verilecek. Doğal gaz için yine bedava uygulaması ile TÜİK enflasyonu yine çok düşük gösterecek. Memur maaşları asgari ücretin neredeyse yarısına düşebilecek. Maaşlara yapılacak aşırı zam emeklileri etkileyecek.
Ortada üretim yok, sanayi ve tarım üretimi halkı perişan edecek.
Hal böyle olunca, Özgür Özel hangi sloganlarla kitleleri oy vermeye ikna edebilecek acaba? Seçim sloganlarını merakla bekliyoruz. Çiftçi için, sanayici için herhâlde bazı görüşler oluşturuluyor.
Gölge kabine üyeleri kendilerini geleceği bakanı gibi görebilirler, ancak çözümlerini de anlatsalar ve kamuoyu ile tartışsalar çok yararlı olacak.
Ben kazandım demekle kazanmak olsaydı, Binali İstanbul’da İmamoğlu karşısında seçimi kazanırdı. Ortaya sandık konduğunda, her oy için mücadele vermek gerek.
Kazanan partinin “şimdi bana ne görev düşecek” diye bekleyen örgüt üyeleri nasıl harekete geçirilir, bilen var mı? Hareket ediyor gibi yapanların bilgi birikimi nasıl kitlelere aktarılacak?
Bu soruların yanıtını bulmak için parti her mitinge, toplantıya ilçelerden yani örgütten otobüs kaldırıyor. Böylece çözüm için veri toplamış oluyor. Halkın, çalışanın, çiftçinin eylemsel bakışı ve çözüm beklentisi hakkında ne yapılacağını da kısa zamanda görmemiz gerekiyor.
