Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’ne göre, dünyada yaklaşık 1 milyar insan yeterli gıdaya erişemiyor. 2025 yılında dünya nüfusunun 9 milyara ulaşması beklendiğinden gıda güvenliği, küresel bir öncelik haline gelmiş durumda. Tarım sektörü, sürdürülebilir üretim ve gıda güvenliği hedefleri doğrultusunda büyük bir dönüşümden geçiyor. Özellikle gelişmiş ülkelerde uygulanan dijital tarım programları ve dijital ikiz teknolojileri sayesinde üreticiler, verimliliğini artırırken doğal kaynakları daha etkin kullanıyor ve geleceğin tarımı şekilleniyor. Hassas tarım uygulamaları sayesinde su tüketimi yüzde 50 oranında azaltılabiliyor, ürün verimi ise yüzde 16 oranında artırılabiliyor. Özellikle Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri’nde dijital dönüşümün itici gücü olan projeler, yapay zekâ, büyük veri analitiği, drone teknolojileri ve bulut bilişim gibi modern çözümleri tarım sektörüyle buluşturuyor. Bu dönüşüm, yalnızca üretim süreçlerini optimize etmekle kalmıyor, aynı zamanda çevresel sürdürülebilirliğe de katkı sağlıyor.
Hassas tarım teknolojileri üretim maliyetlerini düşürüyor
Dijitalleşme tarım sektöründe devrim yaratarak verimliliği artıran ve çevresel etkileri en aza indiren çözümler sunuyor. Tahmin modelleri, makine öğrenimi algoritmaları ve kapsamlı veri analiz sistemleri sayesinde üreticiler, toprak, hava ve su verilerini analiz ederek en iyi uygulamaları belirlerken, hassas tarım teknolojileri GPS tabanlı sistemler ve dijital sensörler aracılığıyla sulama, gübreleme ve ilaçlama işlemlerini optimize ederek üretim maliyetlerini düşürüyor ve kaynak kullanımını iyileştiriyor. Dijital çiftlik yönetim araçları ise çiftçilerin operasyonlarını daha etkin yönetmesine olanak tanıyor ve çevresel sürdürülebilirliği destekliyor.
Dijital ikiz teknolojisi, tarımsal üretimde artış potansiyeli sunuyor
Dijital ikiz teknolojisi, tarım sektöründe dijitalleşmenin en yenilikçi araçlarından biri olarak, tarımsal üretimde iki kat artış potansiyeli sunan çözümler sunuyor. Bu teknoloji, çiftliklerin sanal kopyalarını oluşturarak, tarımsal operasyonların gerçek zamanlı olarak izlenmesini, analiz edilmesini ve optimize edilmesini sağlıyor. Dijital ikizler, kaynak kullanımını optimize ederek karbon salınımını azaltan çevre dostu uygulamalara olanak tanıyor ve üreticilerin çevresel sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmalarına yardımcı oluyor. Bu işletmelerin hem ekonomik olarak daha kârlı hem de uzun vadede daha dayanıklı olmasını mümkün kılıyor. Dijital ikizlerin sağladığı bu yenilikler, tarımsal üretimde daha yüksek verimlilik, çevreyle uyumlu uygulamalar ve sürdürülebilir bir gelecek için hayati önem taşıyor.
“Dijital ikiz teknolojisi, krizlerin çözümünde devrimsel bir araç”
Dijital ikiz teknolojisinin bölgedeki en önemli uygulayıcılarından biri olan ve 44 yıldır bilişimin gücünü kullan SAMPAŞ Holding Yönetim Kurulu Başkanı Şekip Karakaya, “Küresel gıda üretim süreçleri, artan nüfus, iklim değişikliği ve kaynakların hızla tükenmesiyle eşi benzeri görülmemiş bir baskı altında. 2050 yılında dünya nüfusunun 10 milyara ulaşması beklenirken, gıda üretiminin bu talebi karşılayacak şekilde artırılması gerekiyor. Ancak, arazi, su ve enerji gibi sınırlı kaynaklar bu hedefi zorlaştırıyor. Gıda güvenliği, sadece insanların yaşam kalitesini artırmak için değil, aynı zamanda küresel istikrar ve sürdürülebilirlik için kritik bir öneme sahip. Dijital ikiz teknolojisi, bu krizlerin çözümünde devrimsel bir araç olarak karşımıza çıkıyor. Bu teknolojiyle, fiziksel bir sistemin dijital bir kopyasını oluşturarak tarımsal operasyonların ve gıda üretim süreçlerinin gerçek zamanlı olarak izlenmesini ve optimize edilmesini sağlıyor. Çiftliklerden fabrikalara, lojistik zincirinden tüketiciye kadar gıda üretiminin her aşamasında operasyonları daha öngörülebilir ve etkili hale getiriyor” diye konuştu.
“Tarımsal üretimden şehir yönetimine kadar sürdürülebilir çözümler geliştiriyoruz”
Dijital ikizler sayesinde toprak sağlığı, ürün verimi, su kullanımı ve enerji tüketimi gibi kritik verilerin gerçek zamanlı olarak analiz edilebildiğini aktaran Karakaya, “Çiftçiler, toprak neminden hava durumuna kadar birçok faktörü anında gözlemleyerek doğru zamanda doğru müdahalelerde bulunabiliyor. Bu, yalnızca kaynakların etkin kullanılmasını sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda karbon ayak izini de önemli ölçüde azaltıyor. İklim değişikliği, tarım sektörünü giderek daha fazla zorlayan bir gerçeklik haline gelirken, dijital ikiz teknolojisi gibi yenilikçi çözümler bu krizleri yönetmede güçlü bir araç sunuyor. Bu teknoloji, yalnızca kaynak kullanımını optimize etmekle kalmıyor, aynı zamanda çiftlikleri iklim değişikliğine uyumlu hale getirerek daha dirençli bir geleceğin kapılarını aralıyor. SAMPAŞ Holding olarak, dijital ikiz teknolojisinin Türkiye’deki en büyük uygulayıcısı olarak, tarımsal üretimden şehir yönetimine kadar sürdürülebilir çözümler geliştiriyoruz” ifadelerini kullandı.