Dış Ticarete Yön Verenler Derneği (DIŞYÖNDER) ve İstanbul Kültür Üniversitesi iş birliğinde düzenlenen Dış Ticaret Zirvesi’nin ikincisi İstanbul’da başladı. ‘Sürdürülebilir Dış Ticaret Fazlası Veren Türkiye Vizyonu’ temasıyla düzenlenen zirvenin açılışında konuşan Ticaret Bakanı Yardımcısı Sezai Uçarmak Türkiye’nin önemli bir üretim ve ihracat kapasitesine sahip olduğunu söyledi. Azerbaycan ile Ermenistan geriliminin Türkiye’yi komşu olarak etkilediğini ve olan sorunların halledildiğini dile getirdi. Bakan Yardımcısı Uçarmak, “Hem Zengezur Koridoru hem de Ermenistan ile olan kapıların açılması bizim kapalı olan pencerelerimizi de açmış olacak” dedi. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Vekili Çetin Tecdelioğlu ise konuşmasında ihracatta katma değeri yükseltmek ve pazar çeşitliliğini artırmak için yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi verdi. ‘Made in Türkiye’ markasını dünyaya tanıtmak ve daha yüksek katma değerli ürünleri satmak konusunda çaba sarf edildiğini belirtti. DIŞYÖNDER Başkanı Dr. Hakan Çınar, ihracat için üretim yapmak isterken ithalatın artırıldığını dile getirdi. Bu döngüyü kırmak için stratejik ara malı üretim programı geliştirilmesi gerektiğini söyleyen Çınar, Güney Kore modelinde olduğu gibi ulusal tedarikçi geliştirme programının hızlıca devreye alınması gerektiğini dile getirdi.
“Dış ticaret fazlası veren Türkiye hayal değil”
Dış ticaret açığı verilmesine etki eden sorunların başında enerji bağımlılığının geldiğini dile getiren DIŞYÖNDER Başkanı Dr. Hakan Çınar, Türkiye’nin toplam enerji ihtiyacının yüzde 68’ini yurt dışından karşılarken enerjinin yanı sıra hammadde ve ara mal konusunda da dışarıya bağımlı olduğunu söyledi. Çınar, “Dış ticaret fazlası veren Türkiye hedefi bir hayal değil. Hedefe ulaşma yolunda ümit var, çünkü ümidin bir anlamı var. İhracat için üretim yapmak isterken ithalatı artırıyoruz” diye konuştu.
Dış ticaret açığının kapanması için öneriler
Önerilerini sıralayan Çınar, önerilere uyulması halinde Türkiye’nin dış ticaretinin 3 yılın sonunda dengeye gelebileceğini ve 5 yılın sonunda ise sürdürülebilir dış ticaret fazlası veren cari açık sorununun çözüleceğini dile getirdi. Çınar, Türkiye’nin yapabileceği çözümleri sunarken, “Bu döngüyü kırmak için stratejik ara malı üretim programı geliştirmeliyiz. Güney Kore modelinde olduğu gibi ulusal tedarikçi geliştirme programını hızla devreye almalıyız. Agresif teşvik modelleri ile yenilenebilir enerji yatırımlarını hızlandırmalıyız. Yüksek teknolojili ürünlerin ihracattaki payını artırmak için hedef bazlı teşvik sağlamalıyız. Firmaların uygun maliyetle ve uzun vadeli krediye erişimini sağlayacak finansman modelleri geliştirmeliyiz. İhracatçılarımız için son yıllarda ilave bir engele dönüşen vize sorununu diplomasinin imkânlarını kullanarak çözmeliyiz. Yurt içinde yeni demiryolu hatları inşa ederken aynı zamanda Türkiye-Avrupa hızlı koridorunu kurmalıyız. Global marka fonu oluşturarak hedef pazarlarda Türk markaları için tanıtım desteklerini arttırmalıyız. Spesifik ithalat konularını yerli üretime yönlendirmeliyiz” ifadelerini kullandı.

Ermenistan için olumlu gelişme sinyali
Ticaret Bakan Yardımcısı Sezai Uçarmak Türkiye’nin önemli bir üretim ve ihracat kapasitesine sahip olduğunu söyledi. Kaliteli üretim kadar ürünler dünya pazarlarına hızlı ve güvenli bir şekilde ulaştırmanın da önemli olduğunu vurgulayan Uçarmak, Türkiye’nin darboğazdan yavaş yavaş çıktığını dile getirdi. Bunun sebebinin de güney komşusu Suriye’nin Türkiye ile iş birliğinden kaçmaya çalıştığı zamanların eskiden kaldığını söyleyen Uçarmak, “Doğumuzda bizi ticaret yolları bakımından dar boğaza sokan Ermenistan konusunda inanıyorum ki önümüzdeki günlerde olumlu gelişmeler olacak. Azerbaycan ile olan sorunlarını hallediyorlar. Hem Zengezur Koridoru hem de Ermenistan ile olan kapıların açılması bizim kapalı olan pencerelerimizi de açmış olacak. Çünkü özellikle Doğu’ya ulaşmada darboğazlarımız vardı” dedi.
“Dünyadaki gelişmeleri takip ediyoruz”
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Vekili Çetin Tecdelioğlu ise konuşmasında ihracatta katma değeri yükseltmek ve pazar çeşitliliğini artırmak için çalışmalar yaptıklarını dile getirdi. Dünyadaki gelişmeleri ve fırsatları yakından takip ettiklerini belirten Tecdeliğolu, geçen yıl 400’e yakın ticaret heyeti ve fuar organize ettiklerini belirtti. Yılın her günü farklı ülkelerde heyetlerin programları olduğunu dile getiren Tecdelioğlu, 11 ülkede ihracatçıların fırsatları yakalamaya çalıştığını söylerken, “Her gün her yerde Made in Türkiye markasını dünyaya tanıtmak ve daha yüksek katma değerli ürünleri satmak konusunda çaba sarf ediyoruz” ifadelerini kullandı.
