TeklifimGelsin bünyesindeki araştırma şirketi Dorinsight, kasım indirimlerine özel “Kasım İndirimleri Araştırması”nı yayınladı. Tüketici alışkanlıklarında köklü bir değişimi ortaya koyan araştırmada tüketicilerin yüzde 68’i kendini “planlı düşünen” olarak tanımlarken, indirim gören her dört kişiden biri ürünü sepete atmak yerine önce “fiyat geçmişini” sorguluyor.
Araştırmaya göre Türkiye’deki tüketiciler artık reklamların büyüsüne kapılıp anlık kararlar vermek yerine, birer “fiyat dedektifi” gibi davranıyor. Verilere göre tüketicilerin yüzde 95’i indirim döneminden haberdar ve yüzde 70’i bu dönemde kesinlikle alışveriş yapmayı planlıyor. Alışveriş listelerinde Giyim, Kişisel Bakım ve Teknoloji öne çıkarken, katılımcıların yüzde 40’ı bu dönemde 3 bin ila 10 bin TL arasında harcama yapmayı öngörüyor. Ödemelerde kredi kartı ve taksit seçeneği belirleyici olurken, tüketicilerin yüzde 66’sı indirimleri “ihtiyaçlarını karşılama” fırsatı olarak değerlendiriyor.
Katılımcıların %87’si fiyat geçmişini kontrolde
Araştırma sonuçlarına göre katılımcıların sadece yüzde 13’ü indirim gördüğünde “kaçmaz bu fırsat” diyerek anında satın alma refleksi gösteriyor. Katılımcıların yüzde 87’si ise ya fiyat geçmişini kontrol ediyor ya favorilere ekleyip bekliyor ya da çevresine danışıyor. Tüketicilerin yüzde 25’i bu dönemde kendini ne heyecanlı ne de stresli, sadece “düşünceli ve analitik” hissediyor. Katılımcıların yüzde 39’u ise yeni ürün keşfetmek veya “alışveriş terapisi” yapmak için değil, “planladıkları ürünler uygun fiyata almak ” için alışveriş yapıyor. Genel tablo planlı alışverişi işaret etse de 18-24 yaş arası, düşük gelirli erkekler bu tablonun istisnası olarak öne çıkıyor. Bu grubun yüzde 36,6’sı banka kampanyalarından “çok etkilendiğini” belirtiyor. İndirim gördüğünde “direkt satın alırım” diyenlerin oranı bu grupta yüzde 29,3 ile genel ortalamanın iki katına çıkıyor. Markalar için “dürtüsel satışın” hâlâ canlı olduğu grup olarak görülüyor.
İkna edilmesi en zor kitle kadınlar ve AB grubu
Araştırmaya göre 25-34 yaş arası, AB grubu- üst gelir kadın tüketiciler, markalar için en zorlu sınavı oluşturuyor. Bu kitlede kendini “planlı” olarak tanımlayanların oranı yüksek olsa da markaların sunduğu kampanyaları “yetersiz” bulma oranları da zirvede yer alıyor. Bu grup, “sadece ihtiyacım varsa alırım” diyerek promosyon tuzağına en az düşen grup olarak öne çıkıyor.

“İndirimler tüketicide karşılık bulmuyor”
Araştırma sonucunu yorumlayan Dorinsight Kıdemli Proje Müdürü Çağdaş Mert, indirimlerin artık tüketicide karşılık bulmadığını söyledi. Tüketicinin şeffaflık, gerçek fiyat takibi ve kişiselleştirilmiş finansal çözümler beklediğini dile getiren Mert, “Markaların ve bankaların, sepet saklayan olarak adlandırılan ve karar vermekte zorlanan kitleyi harekete geçirmek için aciliyet hissi yaratmak yerine güven vermesi gereken bir döneme girildi. Bu araştırma, kasım indirimleri döneminin tüketiciler nezdinde artık duygusal bir alışveriş şöleni olmaktan çıkıp, tamamen rasyonel bir ihtiyaç yönetimi sürecine evrildiğini gösteriyor” dedi.
Markalar artık yönlendiremiyor
İndirim çılgınlığı kavramının yerini fiyat geçmişini sorgulayan, kampanyaları titizlikle matematiksel süzgeçten geçiren ve dürtüsel kararlar yerine planlı hareket eden son derece bilinçli bir tüketici profili gösterdiğini söyleyen Mert, “Ortaya çıkan bu tablo, kasım döneminin artık markaların yönlendirdiği bir kampanya sezonu olmaktan ziyade, tüketicilerin kendi ekonomik gerçeklikleri ve dijital yetkinlikleriyle yönettikleri stratejik bir satın alma takvimi olarak konumlandığını kanıtlıyor” ifadelerini kullandı.
