Pazartesi, Aralık 22, 2025

2026 bütçesi 16,8 trilyon TL

TBMM, 2026 yılı bütçesini 320 kabul oyuyla onayladı. Bütçe 16,8 trilyon TL olarak belirlenirken, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, 2026 büyüme tahmininin yüzde 3,8 olduğunu açıkladı

Plan ve Bütçe Komisyonu ve TBMM Genel Kurulu, 2026 yılı bütçesi için yoğun mesai harcadı. Buna göre, 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2024 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi, TBMM Genel Kurulu’nda yapılan oylamalar sonucunda kabul edildi. Bütçe teklifi, 249 ret oyuna karşı 320 kabul oyuyla geçerken, 2026 bütçesi 16 trilyon 82 milyar 32 milyon 487 bin TL olarak belirlendi.

2026 yılı bütçesine ilişkin açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “2026 yılında dış konjonktürün büyüme ve enflasyonla mücadele bakımından nispi olarak daha olumlu olmasını bekliyoruz. 2024 yılında yüzde 3,3 büyüyen ekonomimiz, 2025’in ilk dokuz ayında yıllıklandırılmış olarak yüzde 3,7’lik bir performans sergileyerek 21 çeyrektir süren kesintisiz büyüme başarısını korumuş ve üretim gücümüzün dayanıklılığını kanıtlamıştır. Bu çerçevede, Orta Vadeli Program hedeflerimizle uyumlu olarak, yıl sonunu da dezenflasyon sürecini destekleyecek şekilde yüzde 3,3 seviyelerinde tamamlamayı öngörüyoruz. 2026 yılında ise büyümemizi yüzde 3,8 olarak tahmin ediyoruz. Büyüme enflasyondan arındırılıyor” değerlendirmesinde bulundu.


“Yıllık olarak %6 daralma tahmin ediyoruz”

Dezenflasyon süreci devam ederken ekonomik büyümede dayanıklı bir görünümü koruduklarını ifade eden Yılmaz, “2025 yılının ilk dokuz ayındaki yüzde 3,7 oranındaki büyümeye, yatırım harcamaları 1,9 puan katkı verdi. Yıllıklandırılmış olarak toplam faktör verimliliğinin büyümeye katkısının 2,2 puan olması yani büyümeye yaklaşık yüzde 60 seviyesinde katkıda bulunması da sevindirici. Sanayi sektörü yatırımlarındaki artış, büyümenin daha sağlıklı bir yapıya kavuştuğunu gösteriyor. Tarım sektörümüz üçüncü çeyrekte yüzde 12,7 daralmakla birlikte, dördüncü çeyrekte daha olumlu bir görünüm sergilemekte olup, yıllık olarak yüzde 6 daralma tahmin ediyoruz” dedi.


2026’da enflasyon hedefi %20’nin altında

Yıllık tüketici enflasyonunun yüzde 31,1’e, mal grubu enflasyonunun ise yüzde 18,6 seviyesine gerilemesinin, uygulanan ekonomik politikaların etkilerini göstermeye başladığını belirten Yılmaz, “Aralık ayında da bu düşüş trendinin sürmesini ve 2025 yılını yüzde 30’un biraz üzerinde bir rakamla kapatacağımızı tahmin ediyoruz. Ocak enflasyonu ile birlikte oranın yüzde 30’un altını, yani 20’li rakamları görmesini bekliyoruz. Mevsim etkilerinden arındırılmış veriler ve çekirdek göstergelerdeki dengelenme, fiyat artış hızındaki yavaşlamanın geçici değil, yapısal bir iyileşme eğilimine girdiğine işaret ediyor. 2026 yılında enflasyonu yüzde 20’nin altına indirmeyi, 2027 itibarıyla ise yeniden tek haneli rakamlara ulaşmayı hedefliyoruz. Bu yolda para ve maliye politikalarımız tam bir ahenk içinde işlemeye devam edecek. Satın alma gücü paritesine göre, Avrupa Birliği ülkelerinin kişi başına gelirinin ortalamasıyla ülkemiz verileri kıyaslandığında, yakınsama oranımız 2002 yılında yüzde 38,3 iken 2024 yılı itibarıyla bu oran yaklaşık yüzde 70 olarak gerçekleşti. Bu rakamın 2025 yılında yüzde 71’i ve 2026 yılında ise yüzde 72’yi aşması öngörülüyor. 2025 yılında 1,5 trilyon doları aşan bir büyüklük ile nominal bazda dünyanın 16’ncı, satın alma gücü bazında ise dünyanın 11’inci ekonomisi olmayı bekliyoruz” diye konuştu.


“İhracat 270,6 milyar dolara ulaştı”

Ticarette talep daralması ve jeopolitik risklere rağmen, Türkiye’nin 2025 yılı kasım ayı itibarıyla yıllık ihracatının yüzde 3,6 artışla 270,6 milyar dolar seviyesine ulaştığını aktaran Yılmaz, “Yıllıklandırılmış cari işlemler açığı 22 milyar dolar olurken, hizmet ihracatımız yüzde 6,1 artışla 121,9 milyar dolara ulaşmış, toplam mal ve hizmet ihracatımız ise 392 milyar doları aştı. Orta Vadeli Program hedeflerimizle uyumlu olarak, 2025 yılında cari açığın milli gelire oranını yüzde 1,4 seviyesinde tutmayı öngörüyoruz. Mevsimsel etkiden arındırılmış istihdam, üçüncü çeyrekte 65 bin kişi artmış, işsizlik oranı yüzde 8,5 oldu. Bu olumlu eğilim ekim ayında da sürmüş; istihdam aylık bazda 185 bin kişi artarken işsizlik oranı 0,1 puan düştü. Bu görünüm ekonomimizin dayanıklılığının somut bir göstergesi. Merkez Bankamızın brüt rezervlerine baktığımızda, 12 Aralık 2025 tarihi itibarıyla, 190,8 milyar dolar seviyesinde gerçekleşen brüt rezervler, geçen yılın aynı dönemine göre 27,3 milyar dolarlık güçlü bir artış gösterdi. Geldiğimiz noktada 207 baz puan civarında seyreden kredi risk priminde Mayıs 2018’den bu yana en düşük seviyedeyiz” dedi.


Sosyal yardım bütçesi 917 milyar TL’ye çıkıyor

2026 yılında sosyal yardım bütçesinin 917 milyar TL’ye çıkarılacağını ve sosyal yardım ile desteklerin GSYH’ya oranının yüzde 1,2’ye yükseltilmesinin hedeflendiğini söyleyen Yılmaz, ayrıca vatandaşların elektrik ve doğal gaz kullanımını daha uygun maliyetle gerçekleştirebilmeleri için 2026 bütçesinde 373 milyar TL kaynak ayrıldığını ifade etti. Yılmaz, “Hâlihazırda meskenlerde kullanılan elektriğe ortalama yüzde 54, doğalgaza ise yüzde 45 destek veriliyor. 2026 yılında 1 trilyon 92 milyar TL vergi istisnası öngörüyoruz. Sosyal harcamalara ayrılan kaynaklar 2 trilyon 382 milyar TL’ye ulaştı. Bu tutarın bütçemize oranı yüzde 12,6 seviyesinde. 2026 yılında bütçemizden tarıma 938 milyar TL kaynak ayırıyoruz. Bu kapsamda 2026 yılında tarım sektörü yatırım ödeneğini 190 milyar TL’ye çıkartıyoruz. Bunun 122 milyar TL’sini tarımsal sulama yatırımları için ayırıyoruz. Reel kesim destekleri için bütçemizden (tarımsal krediler sübvansiyon desteği hariç) 493 milyar TL ödenek öngörüyoruz. Bu yıl emek yoğun sektörlere yaptığımız 2 bin 500 TL çalışan başına desteği gelecek yıl 3 bin 500 TL’ye çıkarmayı, KOBİ’lerin yanı sıra büyük ölçekli işletmeleri de kapsama almayı planlıyoruz. Savunma Sanayii Destekleme Fonu’na ayrılan kaynak da dâhil edildiğinde 2026 yılında 2 trilyon 155 milyar TL ödenek öngörüyoruz; tutar merkezi yönetim bütçe büyüklüğünün yüzde 11,4’üne karşılık geliyor” dedi.

Önceki İçerik
İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM