Cuma, Ekim 18, 2024

Elektrikli araç bakımında ‘deşarj’ vurgusu

TÜSED, elektrikli araçlarda yüksek voltaja ve bataryada ortaya çıkabilecek kimyasal tepkimelere karşı alınması gereken önlemlerden bahsetti


Türkiye otomobil pazarındaki payı her geçen gün artan elektrikli araçların hasar sonrası süreçleriyle ilgili kapsamlı bilgiler veren Türkiye Sigorta Eksperleri Derneği (TÜSED), özellikle yüksek voltaja ve bataryada ortaya çıkabilecek kimyasal tepkimelere karşı alınması gereken önlemlerle ilgili detaylı açıklamalarda bulundu. Her aracın acil durum müdahale talimatlarının farklı olabileceğine dikkat çeken TÜSED Yönetim Kurulu, “İlk ve en önemli husus yüksek voltaj sisteminin kesilmiş olması. Yüksek voltaj kesilmiş olsa dahi aracın sistemleri üzerindeki elektrik yükü aracın modeli ve teknolojisine göre 30 dakikaya kadar bir deşarj bekleme süresi gerektirebiliyor” açıklamasını yaptı.

İlk üretilen elektrikli araçlarda riskin daha yüksek olabildiği belirtilen TÜSED açıklamasında, “İkinci önemli husus ise bataryaların hasar alıp almadığı. Batarya kontrol edilerek kimyasal bir tepkimeye girip girmediğinin tespit edilmesi, batarya ısısının düzenli aralıklar ile kontrol edilmesi gerekiyor. Genelde titanyum malzemeden üretilen batarya dış gövdeleri deformasyona uğramasa da iç yapısında bir bozulma sonucunda kimyasal olarak tepkime başlamış olma riski var. Bu risk 15 güne kadar devam edebiliyor. Özellikle li-ion bataryaların iç yapılarına su teması halinde kimyasal tepkime ile polimer iyonların hava ile buluşması zehirli gazların ortaya çıkmasına sebebiyet veriyor. Bu durum zehirlenmelere, cilt yanıklarına ve özellikle gözlere ciddi zararlar verebilecek potansiyele sahip” denildi.


“Ortamın havalandırma yeterliliğine dikkat edilmeli”

Hasar tespit aşamasının basit hasarlarda, akaryakıt ile çalışan motora sahip diğer araçlardan çok da farklı olmadığını belirten TÜSED, orta ve büyük ölçekli hasarlarda sürecin farklılaştığını ifade etti. Uygun tamirhanelerin önemine de dikkat çekilen açıklamada, “Diğer araçlardan farklı olarak söz konusu fiziksel şartları sağlamış ve gerekli yetkinliklere sahip yetkili servisler bu araçlar üzerinde çalışırken ayrı bir alanda işlem yapıp etrafını bantla çevirerek işlem yapıyorlar. Büyük ve mekanik hasarların tespitinde özel silikon eldivenler kullanmak, maske ve koruyucu gözlük takmak, tedbiri elden bırakmamak, yüksek gerilimden dolayı temas edilebilecek nokta ve kablolara çok dikkat etmek gerekli. Yine ortamın havalandırma yeterliliği dikkat edilmesi gereken diğer bir husus” ifadeleri yer aldı.


Eğitimsiz teknisyen araca zarar verebiliyor

Elektrikli araçları normal araçlardan ayıran bir diğer özelliğin ise ağırlıklarının fazla olması ile kaza halinde ivme etkisi ile araçlarda daha fazla hasar meydana geldiğini belirten TÜSED Yönetim Kurulu, “Onarım teknikleri ise henüz sınırlı. Alternatif onarım teknikleri yok denecek kadar az. Batarya başta olmak üzere bazı parçaların onarımları mümkün değil. Ülkemizde satılan birçok elektrikli aracın yetkili servisi bulunmakta. Ancak maalesef tüketici tercihine ve diğer faktörlere bağlı olarak özel servislerinde bu araçları onardığına şahit olmaktayız. Henüz az sayıda özel onarım servisi bu konuda çeşitli eğitimler alarak yetkinlik seviyesini geliştirmiş durumda” dedi.

Yasal olarak elektrikli araç teknisyenlerinin almak zorunda olduğu eğitimler olduğunu ve bunların sorgulanması gerektiğini belirten TÜSED, “Yedek parça temin ve tedarik süreci uzun sürebilmekte, henüz bu araçlarda yeterince uzmanlaşma olmadığı için, hasar ve arıza tespitleri daha uzun, eğitimli teknisyen sayısı ise az. Basit bir karoser onarımda dahi bilgisiz bir teknisyen aracın komple elektronik sistemine zarar verebilir. Bu tarz yaşadığımız örnekler mevcuttur. Ayrıca araçların bir yerden bir yere taşınması gerektiğinde de bu onarım aşaması olsun, kaza sonrası olsun mutlak suret yerden bağlantısının kesilmesi gerekmektedir. Özellikle de rejeneratif frenleme sistemine sahip araçlarda bu durum önem arz ediyor. Ayrıca onarım sonrası araçların yeniden aktif hale getirilmesi için birtakım prosedürler ve sistemlerin sırası ile yeniden devreye alınması süreçlerinde yeni sorunlar ortaya çıkabiliyor” açıklamasında bulundu.

KAYNAKTÜSED
İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM