Mildiyö hastalığından dolayı üzüm rekoltesinde %43’lük bir düşüş yaşandığını belirten Zincircioğlu, üzüm fiyatlarının 110 TL’ye çıktığını aktardı
BERFİN DURMAZ
Manisa’nın birçok bölgesinde geçtiğimiz yıl yaşanan mildiyö (pornos) hastalığı nedeniyle bu yıl da çekirdeksiz sultani üzümde verim düşüşleri tespit edildi. Geçen sene haziran ayında çok fazla yağmur yağdığını ve arkasından aşırı sıcaklar meydana geldiğini vurgulayan Zincircioğlu, bağlarda bir pornos hastalığa neden olduğunu belirtti. Epidemik düzeyinde bir hastalık olduğunu ifade eden İzmir Ticaret Borsası (İTB) Yönetim Kurulu Sayman Üyesi İlhan Zincircioğlu, “Geçen sene 350 bin ton bir mahsul beklerken 2023 yılı mahsulü 200 bin ton olarak gerçekleşti. Üretimde yüzde 43’lük bir düşüş yaşandı” dedi. Yılbaşından sonra üzüm fiyatlarının arttığını ve tahmin edilenden de daha az üzüm üretiminin olduğunu söyleyen Zincircioğlu, “Geçen sene 60-65 TL bandında satılan üzümler şu anda 100-110 TL bandına çıktı” ifadelerine yer verdi.
“Yaş üzüm üretimi 8 milyon ton”
Türkiye’de yaş üzüm üretiminin 8 milyon ton civarında olduğunu vurgulayan Zincircioğlu, “Yaş üzümün yüzde 25’inden yani 2-2,5 milyon tonundan üzüm kurutuluyor ve ihracat için hazırlanıyor. Dolayısıyla 2 milyon ton yaş üzüm kuruduktan sonra 5’e 1 civarında kuru elde edilir. Türkiye’nin 350 bin ton civarında kuru üzüm ihracata dönük bir mahsulü var. Türkiye’de ihracat için her sene 300 ile 350 bin ton arasında kurutulmuş çekirdeksiz kuru üzüm elde edilir. Geriye kalan yaş üzüm sofralık veya şaraplık olarak kullanılır. Ayrıca üzümden pestil, şıra ve pekmez de yapılır” diye konuştu.
“Mahsul artık net açıklanmıyor”
Üzüm rekolte tespitini son altı yıldır Ticaret Bakanlığı’nın ve Tarım Bakanlığı’nın yaptığını söyleyen Zincircioğlu, “Geçen sene bakanlık mahsulü açıklamadı. Mahsulün ne olduğu net olarak maalesef belli değil. Dört yıl önce Türkiye’de çekirdeksiz kuru üzüm ihracatına taraf olan kurumlarla ve Ziraat Fakültesi’nden yetkili arkadaşlarla her sene biz yaklaşık 50 yıldan beri üzüm rekolte tespitine çıkıyorduk. Buna Tariş Üzüm Tarım Satış Kooperatifi Birliği de katılıyordu. Son birkaç sene onlar katılmadılar bizim ortak rekolte tespit çalışmalarına ve o rekolte tespit çalışmalarını biz gerçeğe çok yakın bir şekilde tespit ediyorduk. Dünyaya hem ulusal olarak tüm Türkiye’ye bunu bildiriyorduk. En azından Türkiye’nin ne kadar üzüm ihraç edebileceğini ve kapasitesinin ne olduğunu biliyorduk. Ama son 3-4 seneden beri bunu Bakanlık yapıyor ve son senelerde Bakanlık bunu artık ilan etmedi” dedi.
Kuru üzümün önündeki engel ‘pestisit kalıntısı’
Türkiye’de üretilen kuru üzümün pestisit kalıntılarının minimuma indirilmesi için daha çok çaba harcamamız gerektiğini ifade eden Zincircioğlu, “Tabiat olaylarını önlemek için çok fazla yapabileceğimiz bir şey yok. Ama üretici, kurumlar ve firmalar olarak el ele verip gereken çalışmaları birlikte yapabiliriz. İzmir Ticaret Borsası (İTB) olarak Ege Bölgesi’ndeki ticaret ve borsalarla beraber ortak çalışmalarımız var. Bu ortak çalışmalarımız 10 yıldan beri devam ediyor ve oradaki üreticiyi bilinçlendirip eğitip daha az ilaç ve pestisit kullanmayı öneriyoruz. Bununla ilgili çalışmalar ve eğitimler veriyoruz. Türk kuru üzümünün önündeki en büyük engel pestisit kalıntısı. Avrupa Birliği bizim en büyük pazarımız. Avrupa Birliği bu pestisit kalıntısından dolayı maalesef satışlarını ve kontratlarını zaman içinde azaltıyor ve iptal ediyor. Pestisit kalıntısını önlemek için daha çok çalışmalı ve üretici daha bilinçli olmalı. Daha sağlıklı, yenebilir ürünler üretmemiz lazım” dedi.
“İklim şartlarını önleyemiyoruz”
Bazı tabiat olaylarının önlenemediğini belirten Zincircioğlu,“Aşırı sıcak, aşırı soğuk, aşırı yağış havalar hep tarım ürünlerini etkileyen nedenler. Bireysel olarak belki önlem alabiliriz. Ama koca bir ovada 1,5 milyon dönümlük bir arazide komple bir tedbir almak zor. Açıkçası bir don olayı olduğu takdirde bireysel olarak çiftçi belki bağına gidip orada birtakım önlemler alabilir. Ama üzüm kurutulurken aşırı bir yağış olduğu zaman maalesef bunun alınabilecek bir önlemi yok. Bunun en önemli ve en belirgin örneği işte geçen sene yaşadık. Hava şartlarından dolayı bağlar pornoz hastalığa tabi oldu ve dolayısıyla mahsul orada heba oldu gitti” diye ifadelerine yer verdi.
“Çekirdeksiz kuru üzüm Türkiye’nin önemli bir tarım ihraç kalemi”
İhracatçı firmaların kontratlarını yerine getiremedikleri için mağdur durumda olduklarını dile getiren Zincircioğlu, “Türkiye’de kendi pazarını maalesef bundan dolayı kaybediyor. Diğer farklı orijindeki üreticiler Türkiye’nin pazarından pay almaya başladılar. Çünkü bizim yeteri kadar malımız olmadığı için o pazarlarımıza istediğimiz kontratları yükleyemiyoruz” sözlerine yer verdi. Üretiminin yüzde 85’inin ihracata ayırıldığını söyleyen Zincircioğlu, çekirdeksiz kuru üzümünün Türkiye’nin önemli bir tarım ihraç kalemi olduğunu ifade etti.