İklim değişikliği, hızlı nüfus artışı, sanayileşme ve su yönetiminde yapılan hatalar nedeniyle dünya genelindeki su kaynakları hızla tükeniyor. Kişi başına düşen kullanılabilir yıllık su miktarı 1.313 m3 olan Türkiye’de de durum farksız. Su kaynaklarının korunması ve verimli kullanılmasına yönelik tedbirler alınmadığı takdirde 2030 yılından itibaren ülkede su sıkıntısı yaşanması bekleniyor. 4 Aralık Su Kayıpları Günü kapsamında açıklamalarda bulunan Masdaf Genel Müdürü Erhan Özdemir, içme suyu temin ve dağıtım sistemlerinde yaşanan su kayıplarına dikkat çekerek, belediyeler tarafından alınması gereken önlemleri paylaştı.
Türkiye’de suyun yüzde 33’ü evlere ulaşmadan içme suyu temin ve dağıtım sistemlerinde kaybolduğuna dikkat çeken Özdemir, “Belediyelerin sorumluluğunda olan su dağıtım şebekelerindeki kayıpların nedenlerini; eski ve bakımsız altyapı yani boru ve boru bağlantıları, hatalı pompa seçimi ve ömrünü tamamlayan sistemler şeklinde sıralayabiliriz. Belediyelerin bu durumla mücadele edebilmek için içme suyu temin ve dağıtım sistemlerindeki su kayıplarını tespit edip, kritik noktalarda sürekli basınç ölçmesi, gerekli yerlerde basınç düzenleyici vana ve bağlantı hatları kurması, eski boru ve boru bağlantıları ile kullanım ömrü 10 yılı aşan pompa sistemlerini yenilemeleri gerekiyor” ifadesinde bulundu.
Su kayıplarının 2033’e kadar yüzde 25’e düşürülmesi hedefleniyor
Özdemir, “Tarım ve Orman Bakanlığı’nın İçme Suyu Temin ve Dağıtım Sistemlerindeki Su Kayıplarının Kontrolü Yönetmeliği de belediyeleri, su kayıpları ile mücadele konusunda teşvik ediyor. Buna göre, belediyelerin alacakları önlemlerle içme suyu kayıplarını 2028 yılına kadar yüzde 30, 2033’e kadar ise yüzde 25 seviyelerine düşürmeleri bekleniyor. Masdaf olarak, içme suyu temin ve dağıtım sistemlerinin suyunu güvenli ve yüksek verimli bir şekilde basınçlandıran akıllı pompa teknolojilerimiz ile su kayıplarını önleyip, belediyelerin 2028 ve 2033 yılı hedeflerini destekliyoruz” dedi.
