Perşembe, Temmuz 3, 2025

1.75 milyon yaşlı, tek başına yaşıyor

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) 99. kuruluş yılı kapsamında İstanbul Ticaret Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi İstatistik Bölümü ile TÜİK İstanbul Bölge Müdürlüğü iş birliğinde Türkiye İstatistik Günü paneli düzenlendi. TÜİK Başkan Yardımcısı Doç. Dr. İbrahim Demir, panelde ‘İstatistiklerle Aile-2024’ çalışmasına ilişkin temel verileri de ilk kez paylaştı. Türkiye’de 65 yaş üstü nüfusun 9,1 milyon kişiyle toplam nüfusun yüzde 10,6’sını oluşturduğunu söyleyen Doç. Dr. Demir, bu grubun yüzde 19,2’si yani yaklaşık 1,75 milyonunun tek başına yaşadığını belirtti.


“İstatistik, bir yaşam becerisi”

Panelin açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Necip Şimşek, istatistik biliminin hem teknik hem de düşünsel bir araç olarak hayatın merkezinde yer aldığını vurguladı. İstatistiğin çoğu zaman sadece tablo, grafik, sayı ve formül gibi kavramlarla özdeşleştirildiğini söyleyen Prof. Dr. Şimşek, “Oysa bu alan, hayatın dili ve verinin hikâyesi. Bugün bir hastanede kullanılan tanı algoritmaları da, sosyal medyada bizi yönlendiren içerikler de istatistiksel modellerle belirleniyor. Bu nedenle istatistik sadece bir bilim değil; yaşadığımız çağda bir yaşam becerisi” dedi.


Doğurganlık hızı, 2023 yılında 1,51 oldu

TÜİK Başkan Yardımcısı Doç. Dr. İbrahim Demir ise, panelde önümüzdeki hafta kamuoyuna açıklanması beklenen ‘İstatistiklerle Aile-2024’ başlıklı verilerin bir bölümünü ilk kez İstanbul Ticaret Üniversitesi öğrenci ve akademisyenleriyle paylaştı. Doç. Dr. Demir, verilerin 14 Mayıs 2025 tarihinde resmi olarak yayımlanacağını belirterek, Türkiye’de aile yapısındaki değişimlere dikkat çekti. Doç. Dr. Demir’in aktardığı verilere göre, Türkiye’de doğurganlık hızı alarm veriyor. 2017 yılında 2,08 olan toplam doğurganlık hızı, 2023 yılında 1,51’e geriledi. Bu düşüş, demografik denge açısından kritik bir seviyeye işaret ediyor.

Doç. Dr. Demir’in sunduğu verilere göre ortalama hane halkı büyüklüğü de giderek küçülüyor. Buna göre 2008 yılında 4 kişi olan bu oran, 2024 itibarıyla 3,11’e düştü. Tek kişilik hane halkı oranı yüzde 20’ye ulaştı. Bu oran, özellikle Gümüşhane (yüzde 31,7), Tunceli (yüzde 29,8) ve Giresun (yüzde 29,7) gibi illerde dikkat çekici boyutlara ulaştı. En düşük oran ise Batman’da (yüzde 11,1) kaydedildi. Verilere göre yaşlı nüfusun önemli bir bölümü artık yalnız yaşıyor.


Yalnız yaşayan yaşlı nüfus en fazla Batı’da

Doç. Dr. Demir’in yaşlı nüfusa ilişkin açıkladığı bilgiler ise şöyle: Türkiye’de 65 yaş üstü nüfus 9,1 milyon kişiyle toplam nüfusun yüzde 10,6’sını oluştururken, bu grubun yüzde 19,2’si yani yaklaşık 1,75 milyonu tek başına yaşıyor. Balıkesir, Çanakkale ve Niğde, yaşlıların yalnız yaşama oranının en yüksek olduğu iller arasında yer aldı. 

Geniş aile yapısında da gözle görülür bir erime var. 2016 yılında hane halklarının yüzde 16,5’i geniş ailelerden oluşurken, bu oran 2024’te yüzde 13,3’e geriledi. 2024 yılında boşanan çift sayısı ise 187 bin 343’e çıktı. Bu boşanmalardan etkilenen çocuk sayısı 186 bin 536 olarak kaydedildi. Velayetlerin yüzde 74,4’ü anneye, yüzde 25,6’sı babaya verildi. Doç. Dr. Demir, 2025 yılının Aile Yılı olarak ilan edilmesinin önemine de dikkat çekerek “Aile, bizim kültürümüzde toplumsal yapının temeli. Bu nedenle aile odaklı sürdürülebilir kalkınma politikaları artık zorunluluk haline geldi” dedi.


“TÜİK, uluslararası normlara uygun bir kurum” 

TÜİK İstanbul Bölge Müdürü Ali İhsan Yücedağ da, kurumun kuruluş sürecinden bugüne kadar geçirdiği yapısal dönüşümleri ve resmi istatistik üretim yöntemlerini anlattı. Yücedağ, TÜİK’in 1926’dan bu yana kamuoyuna bilgi sunan, veri gizliliğini ve güvenilirliğini esas alan, uluslararası normlara uygun bir kurum olduğunu vurguladı. Kurumun 26 bölge müdürlüğü aracılığıyla ülke genelinde hizmet verdiğini belirten Yücedağ, “TÜİK’in ürettiği veriler sadece akademi ve kamu için değil, özel sektör, medya ve toplumun tamamı için referans niteliğinde. Bu nedenle kurum olarak görevimiz, tarafsız ve şeffaf veriyi en güvenilir yöntemlerle üretmek ve kamuoyuna sunmak” diye konuştu.


“Her ay 609 binin üzerinde fiyat verisi derleniyor”

TÜİK Uzmanı Canan Demirel, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) verilerinin nasıl hesaplandığına dair teknik ve saha sürecini içeren ayrıntılı bir sunum yaptı. Her ay yaklaşık 30 bin işyerinden 609 binin üzerinde fiyat verisinin derlendiğini belirten Demirel, TÜFE sepetinin çok dinamik olarak belirlendiğini, örneğin 2025 yılında TÜFE sepetine elektrikli otomobil, implant tedavisi, oyun konsolu, yüzey temizlik havlusu gibi yeni ürünlerin eklendiğini bunun yanında hazır pişmemiş köfte, şemsiye ve kadın pardösü ağırlığı azaldığı için 2025 yılında sepetten çıkarıldığını aktardı. 

Ayrıca internet üzerinden otomobil ve teknoloji ürünlerinin fiyatlarının ‘web scraping’ yöntemiyle alındığını; zincir marketlerin kasa verileri ile yapılan barkod analizlerinin ise toplam verilerin yüzde 43’ünü oluşturduğunu söyledi. Demirel, bir öğrencinin sorusu üzerine de bu istatistiklerin iddia edildiği gibi tek bir market zincirine ait olmadığını yerel zincirler de dahil olmak üzere tüm marketler zincirlerinin verilerinin baz alındığını kaydetti.

İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM