Cumartesi, Temmuz 27, 2024

Işıkhan: Çalışanlarımızı enflasyona karşı koruma ilkesini sürdüreceğiz

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile bağlı kurumların 2024 yılı bütçesi üzerine TBMM Genel Kurulunda konuşma yapan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Prof. Dr. Vedat Işıkhan, asgari ücretle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Işıkhan, “2002 yılında 184 TL olan net asgari ücreti, 2023 yılında 11 bin 402 TL’ye  yükselterek, reel olarak 3 katına çıkardık. 2024 yılı asgari ücretini tespit etmek üzere Asgari Ücret Tespit Komisyonumuz 11 Aralık’ta çalışmalarına başladı. Komisyondan çıkacak kararın herkesin mutabık kaldığı bir ücret seviyesi olmasını ümit ediyoruz” dedi. 

Asgari ücretle ilgili konuşmasının devamında işyerlerine verilen desteklerden bahseden Işkhan, “Bildiğiniz üzere, tüm ücretlilerin asgari ücret düzeyine kadar olan gelirlerinin, vergi dışında bırakılmasını sağlamıştık. 2016 yılında başlattığımız Asgari Ücret Desteğini 2023 yılı Temmuz ayı itibarıyla sigortalı başına aylık 500 TL’ye yükselttik. 2023 yılının ilk dokuz ayı için 1,7 milyon işyerinde yaklaşık 24,8 milyar TL asgari ücret desteği verdik” diye konuştu. 


“Memur maaşındaki artış oranı ise % 129 olmuştur”

“Bu yükseltme ile tüm brüt ücretlere 2023 yılı ilk altı ayı için refah payı dahil olmak üzere yüzde 45 oranında zam yapılmış ve diğer kalemlerde iyileştirmeler gerçekleştirilmiştir. Kamu çalışanlarımızın mali ve sosyal haklarını düzenleyen 7. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri 2023 yılı Ağustos ayında gerçekleştirilmiştir. Büyük oranda uzlaşma ile neticelenen toplu sözleşme sonucunda Toplu Sözleşmenin geneline ilişkin oransal zam dışında; 11 hizmet kolunun tamamında sendikalarla mutabakat sağlanmıştır. Geçtiğimiz Temmuz ayında yapılan zamlarla, en düşük devlet memuru aylığı 22 bin TL’ye yükseltilmiştir. Böylece 2023 yılında en düşük memur maaşındaki artış oranı yüzde 142; ortalama memur maaşındaki artış oranı ise yüzde 129 olmuştur. Çalışanlarımızı enflasyona karşı koruma ilkemizi, önümüzdeki dönemlerde de aynı kararlılıkla sürdüreceğiz. 15 Ocak 2023 tarihi itibarıyla yürürlüğe giren ‘3600 Ek Gösterge Düzenlemesi’ ile çalışan ve emekli 5,3 milyon kamu personeli ve bunların hak sahiplerinin ek göstergelerinin yeniden düzenlenmesini sağladık. Bununla beraber, birinci dereceye yükselen devlet memurlarımız için 3600 ek gösterge düzenlemesini de hükümet olarak en kısa sürede hayata geçireceğimizi kamuoyuyla paylaşmak isterim. Ayrıca, bu yılın başında kamuda sözleşmeli olarak görev yapan 460 bin personelimizi de kadroya geçirdik”

Bakan Işıkhan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının önemli çalışma alanlarından birinin insana yakışır işler oluşturmak, çalışma şartlarını iyileştirerek iş sağlığı ve güvenliğini sağlamak olduğunun altını çizerek, “İş sağlığı ve güvenliğinde sürdürülebilir iyileşme sağlayabilmek için en önemli olgu; koruyucu ve önleyici yaklaşım ile çalışma koşullarını güvenli hale getirmek ve toplumda 7’den 70’e kadar iş sağlığı ve güvenliği kültürünü oluşturabilmektir. Bu kapsamda yapılan çalışmalarla, 2002 yılında yüz binde 13,3 olan İş Kazası Ölüm Oranı, 2022 yılında yüz binde 6,6’ya düşmüştür” bilgilerini paylaştı.


“Deprem bölgesini yeniden ayaklandıracağız”

11 ili bir gecede yerle bir eden 6 Şubat depremlerini anımsatan Bakan Işıkhan, “Asrın afetinde binlerce insanımızı kaybettik. Bu tür afetlerin bir daha yaşanmamasını yüce Rabbimden niyaz ediyorum. Depremde kaybettiğimiz vatandaşlarımıza Allahtan rahmet diliyorum. Binlerce ton beton yığınının altında kalan kardeşlerimizi kurtarmak için binaları büyük bir ustalık ve incelikle kazıyan tüm madenci kardeşlerime teşekkür ediyorum. Kahraman madencilerimizin başarılarını hep birlikte izledik. Ellerindeki kömür karasıyla; ülkemizin, milletimizin, evlatlarının ve evlatlarımızın geleceğini aydınlatan fedakar emekçilerimizden Allah razı olsun” diye konuştu.

6 Şubat depremlerinin işgücü piyasaları üzerinde ciddi anlamda olumsuz etkilere sebep olduğunu belirten Işıkhan, şunları kaydetti:

“Bu olumsuz etkilerin en aza indirilmesi amacıyla; hızlı bir şekilde çalışma hayatı ve sosyal güvenlik alanında aldığımız tedbirler ile yaraları hızla sararak normalleşme çalışmalarına başladık. OHAL ilan edilen illerde işçilerimizin işten çıkarılmaları sınırlandırıldı. İşveren ve işçilerin yükümlülükleri ileri tarihlere ertelendi. Sosyal Güvenlik Kurumunca sağlanan gelir ve aylıklar erken ödendi. Sosyal güvenlik kapsamında yer alan birçok kalemden katılım payı alınmaması sağlandı. Kısa çalışma ödeneği kapsamında deprem bölgesinde yer alan yaklaşık 111 bin vatandaşımıza toplamda 1 milyar lira ödeme gerçekleştirildi. Ayrıca, 82 bin vatandaşımıza yaklaşık 697 milyon lira nakdi ücret desteği ödemesi yapıldı. Deprem bölgesinde, Toplum Yararına Programlar uygulanmaya başlandı. Bu kapsamda; toplamda 57 bin kişilik program ile yaklaşık 7 milyar lira ödenek tahsis edildi. TYP uygulamalarında esneklik getirildi. Deprem bölgesi için mücbir sebep halinin 30 Nisan 2024 tarihine kadar uzatılmasıyla vatandaşlarımızın bazı yükümlülüklerini erteledik ve yapılandırma başvurularını düzenledik. 2024 yılı içinde de deprem bölgesini ayağa kaldırmak için, işbaşı eğitim programlarımız başta olmak üzere çalışmalarımıza ve desteklerimize devam edeceğiz.”


“Emekli maaşlarının iyileştirmesine yönelik çalışmaları sürdüreceğiz”

EYT düzenlemesinin hayata geçirildiğini kaydeden Bakan Işıkhan, “Düzenleme ile 8 Eylül 1999 tarihi ve öncesi sigortalılar için emeklilikte yaş şartını kaldırdık. Vatandaşlarımızın talep ettikleri bu beklentilerini karşıladık. EYT kapsamında düzenlemeden faydalanan kişi sayısı bugün itibarı ile yaklaşık 2 milyondur. Emeklilerimizin Ramazan ve Kurban Bayramı ikramiyelerini 2 bin TL’ye  yükselttik. En son bildiğiniz gibi çalışmayan emeklilerimize bir defaya mahsus olmak üzere 5 bin TL ödeme yaptık. Çalışan emeklilerimiz için de kanun teklifi mecliste kabul edilip Resmî Gazetede yayımlandıktan sonra ödemeleri iki gün içinde yapacak şekilde hazırlıklarımızı tamamladık. Yeni yılda bütçemiz doğrultusunda emekli maaşlarının iyileştirilmesine yönelik çalışmalarımızı sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.


“Emekli maaşlarının iyileştirmesine yönelik çalışmaları sürdüreceğiz”

Bakan Işıkhan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın, küresel koşulları analiz ederek ve Türkiye’nin yapısal dinamiklerini dikkate alarak, Türkiye Yüzyılı vizyonu ile daha güçlü, daha kapsayıcı ve sürdürülebilir bir sosyo-ekonomik kalkınmayı teşvik etmeye yönelik politikaları uygulamaya devam ettiğini aktararak, “Nihai hedefimiz bu yüzyılı; emeğin, yatırımın, üretimin, istihdamın, büyümenin, kalkınmanın ve refahın yüzyılı yapmaktır; Herkesin sosyal güvenlik şemsiyesi altına alındığı, adil ve kapsayıcı bir Türkiye Yüzyılına ulaşmaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olarak 12. Kalkınma Planı ile Orta Vadeli Programı da dikkate alarak bazı alanlara odaklanmış bulunuyoruz. Bu doğrultuda, çalışma hayatının gündemine ilişkin önemli adımlar atmayı hedefliyoruz. Bu politika tedbirleri ile ulaşmakta kararlı olduğumuz ana hedefler bulunmaktadır; istihdamı artırmak, işgücü piyasasını güçlendirmek ve geleceğin ihtiyaçlarına uyum sağlamaktır” değerlendirmelerinde bulundu.


“İşsizlik oranını % 7,5’e gerilemesini hedeflemekteyiz” 

Bakan Işıkhan, küresel ve bölgesel düzeyde yaşanan jeopolitik gerilimlerin ve ekonomik dalgalanmaların yanı sıra salgın hastalıkların, doğal afetlerin, su, gıda ve enerji krizlerinin, yeni risk ve belirsizlikleri ortaya çıkardığı bir ortamda Türkiye’nin, istihdamda ve işgücüne katılımda görülen artış eğilimini sürdürmeyi başardığına vurgu yaparak, “Bu kapsamda, 2028 yılı sonuna kadar 5 milyon ilave istihdam sağlayarak işsizlik oranımızın yüzde 7,5’e gerilemesini hedeflemekteyiz. İstihdam ve çalışma hayatı alanında, başta özel politika gerektiren gruplar olmak üzere toplumun tüm kesimlerine; yeterli bir gelirle; kayıtlı, iş sağlığı ve güvenliğinin sağlandığı koşullarda iş imkânlarının sunulması temel amacımızdır” ifadelerini kullandı.


“İlaç ve tedavi harcamalarını rasyonelleştirecek tedbirler alacağız”

Alın terleri ile Türkiye’nin gelişmesine önemli katkıları olan, emeklilerin ekonomik refahlarının artırılmasıyla ilgili çalışmaların yanında sosyal refahlarının artırılmasına yönelik hazırlanan projelere yakın zamanda ivedilikle başlayacakları bilgisini paylaşan Bakan Işıkhan, şunları kaydetti:

“Önümüzdeki dönemlerde ev kadınlarına isteğe bağlı sigortalılık kapsamında prim teşviki vermeyi ve küçük esnafın emeklilik prim gün sayısı şartını ise 7 bin 200 güne düşürmeyi planlıyoruz. 2000’li yıllarda bedeli ödenen ilaç sayısı 3 bin 986 iken, bugün itibarıyla 8 bin 847 ilaç geri ödeme kapsamındadır. Bunların dışında önümüzdeki dönemde akılcı ilaç kullanımını teşvik edecek; ilaç ve tedavi harcamalarını rasyonelleştirecek tedbirler alacağız. Sağlık hizmet basamaklarının uygun kullanımının sağlanması amacıyla teşvik edici mekanizmalar geliştireceğiz. Sağlık hizmetlerinin geri ödemesinde risk analizini ve hizmet sunucularının davranışlarını dikkate alan denetim modelleri geliştireceğiz.”

Işıkhan, çalışma hayatında; hakkaniyeti, çalışma barışını, güvenli ve sağlıklı ortamları sağlamak, vatandaşlarımıza çalıştıkları ve emekli oldukları dönemde müreffeh bir hayat sunmak amacıyla 2002 yılından bu yana devrim niteliğinde icraatlar yaptıklarına vurgu yaparak, “Sendikalaşmanın önündeki engelleri kaldırdık, örgütlenmeyi ve sendikalara üye olmayı kolaylaştırdık. 1 Mayıs’ı ‘Emek ve Dayanışma Günü’ olarak resmî tatil ilan ettik. Kadınlara ve gençlere çalışma hayatında öncü teşvikler ve destekler sağladık. Kamuda başörtüsü yasağını kaldırdık. Birçok ülkeye rol model olan bir Mesleki Yeterlilik Sistemi kurduk. Tehlikeli işlerde Mesleki Yeterlilik Belgesi zorunluluğu getirdik. SGK’yı tek çatı altına topladık, iflastan kurtararak sürdürülebilir olmasını sağladık. Genel Sağlık Sigortası’nı hayata geçirerek, tüm vatandaşlarımızı Sosyal Güvenlik Çatısı altında topladık. Geri ödeme kapsamındaki ilaç sayısını 3 katına çıkardık. Her alanda, anlatmaya saatlerin yetmeyeceği kadar çok icraat yaptık” diye konuştu.


“İstihdam artışı bekliyoruz”

Daha çok yatırım yaparak, üreterek, ihraç ederek, büyüyerek istihdamı artırmaya devam edeceklerinin altını çizen Bakan Işıkhan, “Biz sadece iş değil insanımızın hayat standardını geliştirmek için gece gündüz çalışıyoruz.  Ekonomideki bu genel toparlanma ve yeniden büyüme sürecinin etkisiyle önümüzdeki yıl çok daha sevindirici bir istihdam artışı bekliyoruz. İnşallah bu yüzyılda her alanda güçlü bir Türkiye’den söz edeceğiz. Özetle; yaptıklarımız; yapacaklarımızın teminatı niteliğindedir. Türkiye Yüzyılı’nda kendi medeniyetimizden ve değerlerimizden hareketle yeni reformlar tasarlayacak ve inşallah da bunları hayata geçireceğiz. Cumhurbaşkanımız, Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, insan merkezli politikalarımızla, adalet ve kapsayıcılığı ön planda tutarak, sosyal güvenliğin herkesi kucakladığı bir Türkiye Yüzyılına adım atmış olacağız” değerlendirmesinde bulundu.

İLGİLİ HABERLER

GÜNDEM