Pazar, Kasım 24, 2024

DOĞU PERİNÇEK VE VEFA – AHDE VEFA NAMUS BORCUDUR

Sevgili okurlarım,

Bugün benim için çok anlamlı ve yine haklı olduğumu ortaya çıkaran bir konu üzerinde durarak gelişen olayları da sizlerin görüş ve takdirinize, aklıselime sunmak istiyorum. Ancak değerlendirmelerinizi yaparken muhakkak surette Doğu Perinçek ismini taşıyan siyaset ve ideoloji cambazının geçmişini ve bu gününü düşünerek zihninizde olayları ve beyanatları, canlandırmanızı rica ediyorum. Bu makalemde, bazı isimlere açıklıkla yer vereceğim ki, yazdığım konuların arkasında olduğumu her okuyanım bilmelidir. 

Makalemin başlığında kullandığım, ahde vefa kelime anlamı ile bakıldığında “sözünde durmak” hukuki terim olarak ele alındığında ise, “sözleşme hükümlerine uymak” olarak ifade edilebilir. Bu tanımlama içinde yer alan “vefa” duygusunun kişinin morali ve toplumun da etik anlayışı çerçevesinde çok önemli olduğu bilinmektedir. Bu kavramın, geniş halk kitleleri tarafından da eski dönemlerde genelde kabul gördüğü, ancak günümüzde ise, içinin yeterince doldurulamadığı izlenmektedir. 

16 Şubat 2024 tarihinde, yani birkaç gün önce, çok yakından tanıdığım Betül Mutlu, lenfoma hastalığı ile 5 yıldır mücadele etmiş ve nihayet İskenderun Özel Gelişim Hastanesi’nde hayata veda etmiştir. Vatan partililer hariç olmak üzere, birçok kişinin tanımadığı, emekli Akbank mensubu olan bu hanımefendiyi, iyi niyetli, samimi ve sevecen birisi olarak tanımıştım. Dünya görüşü ve ideolojik yaklaşımları doğrultusunda, ilk önce Doğu Perinçek’in kurmuş olduğu “işçi partisine” gönülden bağlanmış, daha sonra partinin adının değişip “vatan partisi” olması ile bu bağlantının daha da pekiştiğini görmek mümkündür. Öncelikle CHP kadın kollarında çok faal bir üye olmasına rağmen, işçi partisine kopmaz bağlarla yekvücut olması ise ilk eşi Sayın Ruhi Mutlu sayesinde olmuştur. Başarılı ve geniş bir bilgi birikimine sahip olan Ruhi Mutlu bir felsefe hocası ve aynı zamanda da işçi partisinin teorisyenlerinden birisiydi. İşçi Partisine ve onun kurucusu Doğu Perinçek’e o kadar bağlıydı ki, amerikan malı lüks arabasını, evini ve maaşının bir kısmını bu partiye bağışlamıştı. İşte Betül Mutlu böyle bir kişinin eşi olarak, Doğu Perinçek ve onun ideal, ideoloji olarak öne sürdüğü argümanlara her zaman hiç sorgulamadan bağlı kalmıştı. 

Kendisiyle yapmış olduğum samimi sohbetlerde her zaman Doğu Perinçek’i savunmaktan geri kalmamıştır. Oysa ben Doğu Beyi çok eskilerden daha dev – genç yönetiminde olup silah taşıdığı ve mitinglerde, istihbarat görevlilerine saldırdığı dönemlerden tanırım. İzmir Cumhuriyet Meydanında, İstanbul Beyazıt ve Taksim parklarında ve Ankara Tandoğan alanında yapılan mitinglerde en önde sol eller havada marşlar söylerken hatırlarım. İzmir’e geldiğinde, Türkiye Millî Talebe Federasyonu “TMTF“ başkanı Yalçın Dağgüden ile Basmane Meydanında yer alan, bugünkü Konak Belediyesi binasında – ki burası federasyona ait idi mitinglerin, üniversitelerdeki forumların ve köy işgallerinin planlaması yaptıklarını yakından bilen birisiyim. 

O dönemlerde, CHP il gençlik kolları başkanlığını da yapmış olan Aydın Erten, aynı zamanda yedek subaylık görevini de ifa etmekteydi. Kendisi Gültepe Belediye Başkanlığı döneminde, Söke Atalan, Kızılca Havlu ve Göllüce toprak işgallerine köylülerle beraber katılmış bu konuda Türkiye genelinde Fatsa belediye başkanı Fikri Sönmez gibi isim yapmış birisiydi. Aydın Erten’in Toros mahallesinde sosyal konut yapılması için belediyeye ait arsaları ücretsiz olarak halka dağıtması ise bir başka boyutu ortaya koymaktadır. İzmir’deki meşhur TARİŞ direnişinde destek verenler arasında bu lider kadroyu da görmek mümkündür. Aydın Erten ve Süleyman Genç ile Doğu Perinçek’in sıklıkla bir araya geldiği eylem konularında fikir teatisinde bulundukları basında yer almıştır. CHP gençlik kolları genel başkanlığını yapmış olan, Süleyman Genç ki daha sonra chp 15. Ve 16. Dönem İzmir Milletvekili olmuştur, beraberce birçok gençlik hareketlerini yönlendiren 68 kuşağının bireyleridir. Bu konuları yakından bilen istihbarat sorumluları Sabahattin Gönenç ve Ferdi Ö. gibi görevlilerin de yakından bildiğini biliyorum. İşte Doğu Perinçek bu eylemlerde sol hareketin önde gelen lider kadrosunda yer almaktaydı. 

Bu hatırlatmaları yaptıktan sonra yine Betül Mutlu’ya dönersek, yaşadığı sürede, vatan partisine her ay muntazaman maaşlarından yardım etmeyi adeta bir inanç haline getirmişti. Ben bu kadar koyu, keskin ve sorgulamadan inanan insan kitlelerini sol hareket içinde bile görmedim ancak, tarikat bünyelerinde biat kültürü kapsamında değerlendirilmesi mümkündür diye düşünüyorum. İyi niyetli olan Betül Mutlu, işçi partisi içinde çalışan genç kızları da nüfusuna geçirerek evlat edinmiş ve onlara hayatı boyunca yardım etmiş ve evlenmelerini de sağlamıştır. Bu kızlardan birisinin Behice Mutlu, diğerinin ise Ezgi adını kullanan Hatice C. oduğunu biliyorum ki bunlardan birisinin nikâh şahitliğini de ben Kuşadası Güzel Çamlı Köyünde varlıklı bir kişiyle yapmıştım. Orta halli bir memur ailesinden gelen Betül Mutlu, Akbank bünyesinde çalıştığı dönemde hem ailesine yardım etmiş hem de kendisinden 17 yaş küçük olan kardeşi Dr. Gamze G. Hacettepe üniversitesinde okutabilmiştir. Gamze hanımın ülkeye yararlı ve iyi bir hekim olması için gerekli maddi ve manevi katkıları yaptığını ise kardeşi hiçbir zaman inkâr etmemiş onun son saatlerine kadar yanında ve bakımında yer almıştır. 

Betül Mutlu ile gerek Güzel Çamlıdaki yazlığında gerekse İzmir’deki evlerinde yapmış olduğumuz konuşmalarda Doğu Perinçek ile ilgili önemli bilgileri söylememe rağmen her zaman onu müdafaa etmekten geri kalmamıştır. Ben de kendisini ve kardeşi Dr. Gamze hanımı kırmamak için sadece susmuştum. Ulusal televizyonun kurulması aşamasında da Betül hanımın önemli maddi katkıları olduğunu yakından biliyorum. Ancak bir gün bile bu televizyon kanalında kendisinden bahsetmemeyi tercih ettiklerini görmek beni şaşırtmamıştır. Neden çünkü Doğu Perinçek’i çok yakından bilen birisiyim. Betül hanımla yapmış olduğumuz sohbetlerde, Doğu Perinçek ve eşinin ikinci el hibe edilen çuvaldan giyindiklerini hep tekrar ederdi. Ancak bu doğru muydu? İşte burası belli değildir. Ben nereden alış veriş yaptıklarını söylediğim zaman şiddetle bana karşı koyduğunu hatırlıyorum. 

Doğu beyin oğlu Mehmet Rusya’da lisansüstü çalışması yaptığı bilinmektedir. Ancak kimlerin yardımı ile bu doktoranın yapıldığı ise açıklanmamaktadır. Bana iletilen iddialara göre eski KGB şimdiki FSB örgütünün bazı yetkililerinin katkıları olduğu söylenmiştir. Ben Betül Hanıma, Doğu Perinçek’in tamamen döndüğünü ve iktidarı hatta Mehmet Ağar’ı öveceğini olayların gelişiminden iki ay önce söylemiştim ki bu sohbete Dr. Gamze hanım da şahit idi. Ancak bana öyle bir karşı koymuştu ki ben buna anlam verememiştim. Oysa zaman ilerleyince daha önce Çiller özel örgütü diye yeri göğü inleten Mehmet Ağar’a çeşitli sıfatlar yükleyen Doğu Perinçek, hemen Mehmet Ağar’ın en büyük vatansever olduğunu ilan etmekten geri kalmamıştır. 

Sizler buna ne anlam vereceksiniz bilmiyorum. Aydınlık gazetesini çıkardığı dönemlerde “kontrgerilla” diye olmayan bir kuruluşu özel harp dairesini hedef gösteren bu siyasetçinin sözlerinin o dönemlerde sol kesim tarafından ciddi olarak algılandığını da unutmamak gereklidir. Tüm bunların yanı sıra, Genelkurmay Başkanlığı istihbarat başkanlığı yapmış olan İsmail Hakkı Pekinel gibi bilgi birikimi olan bir kişinin nasıl olup ta bu grubun içine girdiğini ise anlamakta zorluk çekiyorum. Sayın paşam, bu kadar elinizdeki olanaklara rağmen hiç mi tanıyamadınız Sayın Perinçek’i. Ben sizin o grupla beraber anılmanıza katlanamıyorum.

Nihayet gelelim son aşamaya, 16 şubat geldiğinde Betül Mutlu hanımefendiyi kaybettik. Ben de sohbet ettiğim bir dostu arayacağım. Ancak cenazesine ağır hasta olduğum için gidemedim. Fakat, elimdeki fotoğraflara bakınca esef ettiğim çok önemli detaylar olduğunu gördüm. Nerede Doğu Perinçek? Onun bir çelengi bile yok. Yine ikinci el çelenk bulamadığını mı ifade edecek, yoksa çiçeklerin çok pahalı olduğundan mı dem vuracaktır merak ediyorum. Nerede Behice Mutlu? Hiç mi sizlere maddi manevi yardımı olmadı? Nerede parti içinde Ezgi ismini verdikleri Hatice C.? Nerede yardım ettiği diğer kızlar? Gördüğüm kadarıyla yanında sadece kardeşi Dr. Gamze G. ve diğer bazı partililer yer almıştı. Sayın parti yöneticileri Betül hanımın tabutunun üzerine örteceğiniz bir parti bayrağınız da mı yoktu? Sizlere yazıklar olsun. Hele sen Doğu Perinçek, sarayın eteklerinin altına saklanmış sana muhalefet eden bir tek partili bile olmamasına herhalde sen de şaşırıyorsundur. Ancak unutma seni çok yakından tanıdığım için ben hiç şaşırmıyorum.

Güle güle iyi ve güzel insan Betül Mutlu, nur içinde yatmanı dilerim.

Tayfun Gözüm

Diğer Yazarlar