Cumartesi, Nisan 27, 2024

Türkiye 31 Mart’ta yerel seçimler için bir kez daha sandığa gidecek…

“Kendimi bir nokta olarak gördüğümde, bir bakmışım ki anlamlı bir cümlenin sonundayım…” Yunus Emre

Şüphesiz sonucu tüm yurtta en çok merak edilen il İstanbul olsa da, özellikle Hatay’da nasıl bir sonuç çıkacağı dikkatli gözlerin ilgi duyduğu bir gerçek…

Hatay’da CHP’den Lütfü Savaş için yapılan yoğun eleştiriye, tepkiye ve “istenmeyen Adam” ilan edilmesine rağmen; Süreğen Ana Muhalefet Kanadında “Aday bulamadık” gibi bir bahane ile yeniden aday gösterildi…

Lütfü Savaş’a en çok tepki gösteren isimlerin arasında gelen Gökhan Zan, TİP’ten Hatay İçin aday olmuşdu…

Gökhan Zan adaylığı sırasında yaptığı açıklamada; “Eğer Savaş’ın ismi çekilir ve uygun bir aday olursa, o adayı destekleyeceğini beyan etmişti…”

Ama öyle olmadı. Savaş’ın adaylığı kesinleşti…

Kimilerinin oy vermeye hazır olduğu Gökhan Zan’a ait ortaya atılan iddialar ve konuşulanlar ile konuşulmayanlara rağmen, seçime bir hafta kala adaylığı sürpriz şekilde geri çekilmiştir…

Gökhan Zan konusu ciddi bir sorun olup, burada partiden ve Zan’dan önce, Hatay halkına yapılan bir saygısızlık olduğu bence kesin…

Gökhan Zan’ın bahse konu iddiaları zaten ağır yaralar alan Hatay halkı için atılan son yumruk olmuştur…

Depremde yaşananlar, Can Atalay meselesi, en son da Gökhan Zan olayı; Atatürk’ün “Şahsi meselem” dediği canımız Hatay’ın bugün maalesef ne hale getirildiğini varın siz düşünün!..

Hatay’da olanları irdeleyecek olursak; zoraki isimleri, dayatma adaylarını ön plana getirerek, halkı zorunlu olarak bu adayları destek kılmaya itmiştir…

Burada TİP’in hakkını yemezsek; ortaya bir karakter, bir duruş koyarak, kâr-zarar düşünmeden, biçimini tartışsak da, ilkelerinden ödün vermediğini görürüz…

Bu ülke siyasetinde özlediğimiz veya beklediğimiz bir görüntü olarak bu durum bizleri karşılarken, Hatay için depremde onca mücadele veren, insanların yardımına koşan Gökhan Zan için ortaya atılanlar; iddia dahi olsa, kendisi için zarar verici diyebiliriz…

Umarız bunlar iddia düzeyinde kalır…

Gökhan Zan’ın adaylığlının geri çekilmesiyle, Lütfü Savaş’ın kim bilir belki de istese bile olamayacak kadar önünün açılmış olduğun vurgulayalım…

Ama Lütfü Bey bu şekilde seçimi Kazanda bile; acaba mutlu olacak mı? Onu biz bilemeyiz…

Gerçi bağımsız adaylıktan partisine gelip, parmak gösteren bir aday olduğunu da unutmuş değiliz…

Kendisinin hizmet etmeyi mi, koltuğu mu çok sevdiğini de şimdiden bilemeyiz…

Unutmamalı ki, bugün orada binlerce insan yaşamını kaybettiyse; bana göre kendisi de üzerine düşen sorumluluğu sonuna kadar alıp, görevini bırakmalıydı dersek çok mu abartmış oluruz?…

Hadi diyelim onu yapmadı, yukarıda belirttiğim yaklaşımın içinde de asla olmamalıydı…

Atatürk’ün şahsi meselesi artık birilerinin şahsiyet meselesine dönerken, olan Hatay’ın tertemiz insanlarına oluyor…

Şu Karşı Ki Dağda Kar Var Duman Yok…

Bizlerin Sevdiklerinin Kendisi Var, İlkeleri Yok…

Sözlerimi güzel bir Hatay türküsü ile bitirelim de, boynumuz bükülmesin!…

Emel Akçay, Halide Alkan ve büyük Ustamız Muzaffer Sarısözen hocamıza; ezgimizi bu günlere taşıdıkları İçin ne kadar teşekkür etsek azdır…

“Şu Karşı Ki Dağda Kar Var Duman Yok

Benim Sevdiceğim De Din Var İman Yok

Vardım Baktım Nazlı Yarim Evde Yok

Ver Benim Sazım Efendim Ben Gider Oldum

Süremedim Lavantayı Konsola Koydum

Şu Karşı Ki Dağda Titirer Dallar

Benim Gönlüm Arzu Çeker Tomurcuk Güller

Kader Kısmet Bövlevimiş Ne Yapsın Eller

Ver Benim Sazım Efendim Ben Gider Oldum

Süremedim Lavantayı Konsola Koydum “

Sevgilerimle…

Önceki İçerik
Sonraki İçerik

Dr. Mustafa Torun

Diğer Yazarlar