İzmir Ticaret Odası (İZTO) Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener 30 Ekim 2020 yılında gerçekleşen depremin 4. yıl dönümünde 30 Ekim Depremi’nin yaralarının hep birlikte sarıldığını ve sarmaya devam edileceğini dile getirdi. Depremde 119 vatandaş hayatını kaybetti, bin 53 kişi ise yaralandı. Ege Denizi’nde gerçekleşen deprem 2020 yılında yeryüzünde meydana gelen depremler arasında en ölümcülü olarak kayıtlara geçti.
Yaşanan depremde özellikle İzmir’in Bayraklı ilçesinde büyük yıkımlar yaşandığını belirten Özgener, “Enkaz başlarındaki o uzun bekleyişler, küçücük bir umuda sıkı sıkı tutunduğumuz o anlar hala bugün gibi aklımızda. 30 Ekim Depremi’nin yaralarını hep birlikte sardık. Ancak unutmamalıyız ki deprem gerçeği her an yeniden karşımıza çıkabilir. Dokuz Eylül Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir son yaptığı açıklamada İzmir depremini üreten Sisam Fayı ile bağlantılı Tuzla Fayı’nın yakın bir gelecekte kırılmasının beklendiğini söyledi. Bu bilimsel tespiti göz ardı etmememiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Afet bilinci sorumluluğu sürdürülüyor
Deprem olmadan önlem almanın önemine vurgu yapan Özgener, “Üzerinde çalışmamız gereken konuları 6 başlık altında sıralayabiliriz; kapsamlı risk analizi ve kentsel dönüşüm, toplum bilinci ve eğitim programları, erken uyarı sistemleri ve altyapı güçlendirme, acil durum planlaması ve koordinasyon, gönüllülerin eğitimi, deprem sonrası psikososyal destek, toplanma alanları ve geçici barınma yerleri. Bu hususlarda yapılacak detaylı çalışmalar, İzmir’in deprem riskine karşı daha dirençli hale gelmesine ve afet sonrasında hızlı toparlanmasına katkı sağlayacaktır. Dayanıklılığımızı artırmak adına attığımız her adım, gelecekteki olası afetlere karşı daha güçlü ve hazırlıklı olmamız açısından önemli. İZTO olarak, güvenli yapılaşma, afet bilinci ve eğitim konularında farkındalık yaratma sorumluluğumuzu sürdürüyoruz. İş dünyası olarak, depreme hazırlık ve afet sonrası toparlanma çalışmalarında üzerimize düşeni yapmaya kararlıyız” diye konuştu.
“İzmir olası bir depreme karşı hazırlıklı olmalı”
Deprem bilincinin oluşturulmasının önemini dile getiren Özgener, “Kentimizde her zaman altını çizdiğimiz ortak akıl ile, merkezi yönetim, yerel yönetimler, STK’lar, arama kurtarma ekipleri ve gönüllüler arasında güçlü bir koordinasyon sağlayarak hızlı ve etkin müdahale kapasitesi oluşturabiliriz. Bu önlemler, İzmir’in olası bir depreme karşı hazırlıklı olmasını sağlayarak hem can hem de mal kaybını en aza indirebilir. Bu vesileyle başta 30 Ekim depremi olmak üzere, depremden, selden, yangından hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza başsağlığı diliyorum” dedi.
