Yaz sezonunun başlamasıyla hem iç turizmde hem de dış turizmde hareketlilik gözlemleniyor. Oteller ve tatil köylerinde erken rezervasyonlar doluluk oranlarını yükseltiyor
Kurban Bayramı ve okulların kapanmasına az bir zaman kala turizm sektöründe hareketlilik başlıyor. Özellikle aileler, okullar kapandıktan sonra tatil planlarını bayramla birleştirerek daha uzun süreli tatiller yapmayı tercih edebiliyor. Yaz sezonunun da başlamasıyla hem iç turizmde hem de dış turizmde hareketlilik gözlemleniyor. Oteller ve tatil köylerinde erken rezervasyonlar doluluk oranlarını yükseltiyor. Otellerde doluluk oranlarının artmaya başladığını belirten sektör temsilcileri, yaz sezonunun henüz başlangıcı olmasına rağmen turizmcinin umutlu olduğunu ifade etti. Sektördeki gelişmeleri yakından takip ettiklerini belirten sektör temsilcileri, otellerin fiyat politikalarını düzenlediğini ve yaza hazır olduklarını aktardı.
“Turizm artık global bir yansıma”
Mayıs ayının ortasının gelmesiyle yaz sezonuna hazırlandıklarını belirten Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği (POYD) Bodrum Temsilcisi Yiğit Girgin, “Bodrum’da yeni açılan oteller var. Sezon haziran döneminde hareketlendiği için okulların kapanmasıyla Bodrum, Çeşme, Kuşadası ve Didim gibi bölgelerde daha fazla hareketlilik oluyor. Ama İstanbul ve Antalya’da yıl boyunca etkinlikler ve takvim biraz daha yoğun. Kurdaki ve enflasyondaki hareketlilik ile siyasi dalgalanmalar turizme olumlu yansımıyor. Ancak yine de Bodrum özelinde turist talebi geçtiğimiz yılın üzerinde. Çünkü turizm artık sadece belli bölgelere veya ülkelere sıkışan bir olgudan ziyade daha çok global bir yansıma oluşturuyor” dedi.
Turizmci yaz sezonu için umutlu
Kurban Bayramı’na ve okulların kapanmasına az bir zaman kala rezervasyon taleplerinin gelmeye başladığını ifade eden Girgin, “Bu talepler doğrultusunda bölgelerde turistik olarak beklentimiz yüksek. Her zaman nasıl hazırlıklı olabileceğimize odaklandığımız bir bakış açımız var. O nedenle olumsuz bir bayram ve yaz dönemi beklemiyorum. Güncel emarelerle konuşacak olursak pozitif seyrinde devam ediyor. Bölgemiz, geçtiğimiz yıl rakamları doğrultusunda ve üzerine biraz daha koyarak devam ediyor. Ama sektör olarak gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Turizmcinin yaz sezonu için umutlu olduğunu söyleyebiliriz. 2025 sezonunda da gene bu şekilde bir beklenti, talep ve hedefle hareket ediyoruz. Tanıtım faaliyetlerimiz ve beklentilerimizin gerçekleşmesi için çalışmalarımız devam ediyor” diye konuştu.
Fiyatlar farklılık gösteriyor
Otellerin gecelik fiyatlarına ilişkin bilgi veren Girgin, “Haziran ayının ilk haftası için bakıldığında otel fiyatları gecelik bin 500-2 bin TL’den başlayıp oda-kahvaltı olarak değişiklik gösterebilirken daha lüks konseptlerde gecelik 15-20 bin TL’ye kadar çıkıyor. Kalite, hizmet unsurları her şey dahil oda kahvaltı konseptleri farklılık gösteriyor. Yani Bodrum’da herkese uygun bir tatil anlayışı var. Yerli turistin, başlangıç ve bitiş sezonlarını değerlendirmesini tavsiye ederim. Yerli turist, yaz tatili olarak düşündüğümüz tatil sürecini mayıs-haziran gibi veya sonbahar döneminde kullandığında da keyifli güzel bir Bodrum yaşayabilir” diye konuştu.

“Kasım ayına kadar aktif ve hareketli oluyor”
Bodrum’da yüksek sezon olarak gösterilen temmuz-ağustos döneminde yüzde 90-95 hatta yer yer yüzde 100 oranında otel dolulukları beklediklerini belirten Girgin, “Bodrum yerli ve yabancı turistin vazgeçilmez adreslerinden biri. Ama başlangıç sezonlarında da yüzde 60 doluluklar kabul edilebilir rakamlar olacak. Baştan sona yüzde 100 dolulukla geçen sezonlar çok eskide kaldı. Biraz daha bu sezonları uzatmaya, Bodrum’a yüksek sezonda gelemeyen misafirleri başlangıç ve çıkış sezonlarında ağırlamayı çok isteriz. Başlangıç sezonu dediğimiz Mayıs-Haziran dönemi ve 15 Eylül’den sonrasında da Bodrum’da gezilecek yerler var. Kasım ayına kadar aktif ve hareketli oluyor” dedi.
Bodrum’a turist talebinin en fazla olduğu ülkeleri aktaran Girgin, “Avrupa merkez olmak üzere İngiltere, Almanya, Fransa ve İtalya en fazla turistin geldiği ülkeler. Polonyalı misafirlerden ciddi talep söz konusu. Polonya pazarı kuvvetli bir pazar. Bununla beraber Ortadoğu ve Bağımsız Devletler Topluluğu’ndan da Türkiye’ye talebin yüksek olduğunu söyleyebiliriz” diye konuştu.
“Bodrum birkaç ürün fiyatından ibaret değil”
Her yerde olduğu gibi Bodrum’da da bazı fiyat farklılıkları olduğunu ifade eden Girgin, “Hem ekonomik hem de üst segmente hitap eden alternatif fazla. Ancak sanki Bodrum üst segmente hitap eden bir bölge gibi algı oluşturan magazinsel hareket söz konusu. Konu sadece buralardaki harcamalardan veya fiyatlardan ibaret değil. Birçok alternatif var. Malum yiyecek, içecek isimlerini sürekli tekrar edip Bodrum çok pahalı algısı yaratmanın ülke turizmine bir faydası yok. Bodrum sadece birkaç ürün fiyatından ibaret değil” diye konuştu.
Bodrum’da konaklamanın çok pahalı olduğuna dair bir izlenim olduğunu belirten Girgin, “En yüksek talebin olduğu yerde bir tatil bölgesine gitmek isterseniz fiyatlar yüksek olacak. Bodrum’da mayısın ortası itibariyle başlayan haziranı da içine alan ve akabinde sarı yaz dönemi dediğimiz eylül sonu ekim başı itibariyle başlayıp kasım sonuna kadar devam eden süreçlerde çok uygun fiyatlı oteller söz konusu” dedi.
Oteller fiyat politikalarını düzenliyor
Türkiye Küçük ve Butik Oteller Derneği (TÜRKODER) Başkanı Ertan Ustaoğlu ise dünyada yaşanan demokratik gelişmelerin daha iyiye gitmesiyle turizm sezonunun daha canlı olabileceğini ifade etti. Kurban Bayramı için bazı bölgelerde otellerde dolulukların başladığını belirten Ustaoğlu, “Bayram sonrasında okullar da tatil olacağı için planlar ona göre yapılıyor. Yeni yeni rezervasyon gelen otellerimiz var. Net doluluk oranları bir iki hafta sonra netlik kazanır. Şu an için yüzde 100 doluluk olduğunu söyleyemeyiz. Ama Kurban Bayramı’nda her yerin dolu olacağını düşünüyorum” dedi.
Bu sene için otellerin fiyat politikalarında düzenlemeler olacağına değinen Ustaoğlu, “Otellerde bu sene fiyat politikaları daha iyi planlanacak. O yüzden bu sene yabancı turist için Türkiye diğer ülkelere göre pahalı kalmayacaktır. Bu sene aslında turizmci umutlu diyebiliriz. Derneğe bağlı oteller de aynı şekilde daha umutlu gözüküyoruz. Yani fiyat politikamızda da daha iyi olacak. Otellerin doluluğu ve karı artacaktır. Otellerin ve restoranların çok pahalı olduğuna dair o algıyı kıracağız” diye konuştu.
Yangın felaketine karşı da otellerde her türlü tedbirin alındığını belirten Ustaoğlu, “Küçük oteller en fazla 2-3 katlı olduğu için çok büyük tehlike yaşamıyor ama yine de yangın tüpleri, duman detektörleri ve yangın hortumları olmak üzere tüm tedbirler alındı. Her şey hazır, misafirlere yine en iyi hizmeti verecek şekilde hazır vaziyetteyiz” dedi.